Pazar Arjantin, İran ve Tayland mutfakları bu caddede

Arjantin, İran ve Tayland mutfakları bu caddede

17.03.2002 - 00:00 | Son Güncellenme:

Beyoğlu’ndaki Meşrutiyet Caddesi ev sahipliği yaptığı İran, Arjantin ve Tayland lokantalarıyla İstanbullulara farklı alternatifler sunuyor

Arjantin, İran ve Tayland mutfakları bu caddede

Arjantin, İran ve Tayland mutfakları bu caddede

Beyoğlu’ndaki Meşrutiyet Caddesi ev sahipliği yaptığı İran, Arjantin ve Tayland lokantalarıyla İstanbullulara farklı alternatifler sunuyor

MEHMET KENAN KAYA

Meşrutiyet Caddesi; yüz yıl öncesinin çizgilerini taşıyan mimarisi, Pera Palas, Amerikan Konsolosluğu gibi yapıları, gece kulüpleri ve Beyoğlu’na özgü insan manzarasıyla İstanbul’un renkli caddelerinden biri... Ama hepi topu birkaç yüz metrelik bu caddenin lezzet meraklıları için bir başka anlamı da var: Zira, kaldırımlarında yürürken İran pilavından gelen tereyağı kokusunun Arjantin bifteğine karıştığı, Taylandlılarla Amerikalıların aynı mekanda yemek yedikleri bu cadde, dünya yemeklerinin İstanbul’daki Babil Kulesi.
Meşrutiyet Caddesi’nde şu an hepsi kendi coğrafyasının ilginç yemeklerini servis eden üç önemli lokanta var. İran lokantası Pars, Tayland yemekleriyle ünlü Pera Tai ve caddeye bu yıl başında katılan Arjantin lokantası Buenos Aires. Hepsinin ortak özelliği farklı mutfak özelliklerine sahip olmalarına rağmen Türk damak tadını hiç zorlamıyor olmaları. Öyküleri ise Beyoğlu’nun
çok renkliliğine, çok sesliliğine yakışır cinsten. "Kültürler ayrılır, Beyoğlu birleştirir" sözünün
yeni versiyonu yani...

ARJANTİN / Buenos Aires

Hem Arjantin lokantası hem tango salonu
Sıradan bir köfteciden şık bir Arjantin lokantasına dönüştürülen Buenos Aires, Meşrutiyet Caddesi’nin son konuğu... Bu yıl başında, Firuzan Gürbüz ve Ferhan Güneştutar adlı iki kız kardeş tarafından açılan restoran, müşterilerini Arjantin mutfağının yemekleriyle ağırlıyor. Ama tek özelliği bu değil.
Çünkü geniş bir tango pistine sahip olan Buenos
Aires’te tango eğitmenleri eşliğinde haftada iki gün
tango pratikleri yapılıyor, çarşamba ve cumartesi geceleri tango geceleri düzenliyor.
Marmaris’te sakin bir hayat sürerken bir festival sırasında tangoyla tanışan Ferhan Güneştutar, restoranı da o festival gecesinin etkisiyle açtığını söylüyor: "O gece tangodan çok etkilendim. Ardından Pera Sanat Merkezi’nde tango dersleri aldım ve o kültürü yaşamak için Arjantin’e gittim. Dönünce de kardeşimle birlikte bu restoranı açtık. Ama amacımız burayı bir kültür merkezine dönüştürmek."
Arjantin Büyükelçisi’nin yardımlarıyla dekore edilen Buenos Aires, ahşap, yüksek tavanlı geniş bir mekana sahip. Mönüsü ise et yemekleriyle öne çıkan Arjantin mutfağının bütün özelliklerini taşıyor. Etlerin hüneri kesimi ve terbiyesinde... Kalın olmalarına rağmen çok yumuşak olan etler içinde Soğan Püresinde Dana Antrikot ve Dana Pirzola çok lezzetli... Ama Rita Aytaş danışmanlığında hazırlanan mönünün bir başka kozu daha var. Bu da Arjantinlilerin "Empenada" olarak adlandırdıkları börekler... Özellikle de tavuklu ve yumurtalı olanı... Tabii yanında şarap ve tango klasikleriyle beraber...

TAYLAND / Pera Thai

Bua Khao’nun Tayland yemekleri
C addenin Uzakdoğu lokantası Pera Thai, adından da anlaşılabileceği gibi Tayland mutfağının yemekleriyle ağırlıyor müşterilerini. Yüzyıllık bir binanın giriş katında yer alan restoranın diğer Uzakdoğu restoranlarından en önemli farkı, sade bir mekan tasarımına sahip olması. Yani süse, duvara, heykele bakacağım derken, içiniz daralmıyor.
Pera Thai, aslında Tayland yemeklerinin Mısır’daki ünlü temsilcisi Bua Khao restoranlar zincirinin İstanbul’daki halkalarından biri. Bu yüzden de Pera Thai’ye birçok malzeme Tayland yerine -çoğu Kahire’de ve büyük otellerin içinde bulunan- Bua Khao’nun Mısır’daki şubelerinden geliyor. Restoranın danışmanlığını da bu zincirin sahibi olan Yuphadee Sawamiwast yapıyor.
Emre Gürçay, Neval Gürçay ve Lale Kıyak’ın işlettiği Pera Thai’ın mutfağı baharatları , bir çeşit Thai mantısı olan Dim Sum ve karidesleriyle (Tom Yam Gung) ünlü. Yemeğin ardından gelen çay ve kahvelerin lezzetine diyecek yok ama Pera Thai’dan taze kavun ve karpuz sularını denemeden çıkmayın.

İRAN / Pars

Santur eşliğinde safranlı pilav
Adını, İran coğrafyasında doğup büyüyen Pers İmparatorluğu’ndan alan Pars Cafe Restaurant, İstanbul’un özgün lokantalarından biri. 1997 yılı sonunda İranlı Şahin Ameli tarafından açılan lokanta İran mutfağının bütün özelliklerini yansıtıyor ama, kaçınılmaz olarak pilavlarıyla ünlü. Kaçınılmaz olarak diyorum çünkü İran’da neredeyse her yemek pilavla birlikte servis ediliyor. En meşhuru da lokantanın İranlı ahçısı Cihan Cabiryan’ın "Zefranla daha yahşi olur" dediği Safranlı Pilav.
Bizimkilere göre daha az baharatlı ve yağsız olan İran yemeklerinin Pars’ta en çok rağbet göreni ise yine pilavla birlikte servis edilen Kebap Sultani... Kokusuz bir tür İran sarmısağı, dövülmüş ceviz, gül yaprağı, üzümle yapılan İran cacığı Mast Khiar’ı ise sakın kaçırmayın.
Unutmadan... Pars’ta Azeri ve Fars müziğinden hoşlananlar için Edibi Cemşid’in santuruyla her gece canlı müzik de var.




PAZAR