‘Arkadaşımızı kaybettikten sonra görüşmeler hızlanmıştı’

Hangi yılda açlık grevine başladınız? Açlık grevindeyken kaç yaşındaydınız?

Açlık grevine kaç defa girdiğimi unuttum. Ama en uzun süren açlık grevi 1988 yılında Diyarbakır’da olmuştu. Açlık grevine gittiğimde 28 yaşındaydım.

Hangi sebeplerden dolayı açlık grevine başladınız? Cezaevinde nasıl örgütlendiniz?

Açlık grevine gitmek için sebeplerimiz çoktu. En önemlileri; mahkemeye gidiş gelişler ve aramalardaki uygulamalar, beslenme, tek tip elbise uygulamasıydı. Cezaevinde temsilciler vardı. Ben de temsilciydim. Biz diğer koğuşlarla görüşebiliyorduk. Temsilciler diğer koğuşlarda kalan herkesin düşüncesini aldı ve ortak bir kararla açlık grevine başladık.

Açlık grevi kaç gün sürdü? Grev süresince neyle besleniyordunuz?

Açlık grevimiz 36 gün sürmüştü. Açlık grevi süresince şekerli su ve tuz alırdık. Ama bir süre
sonra vücudunuz tuz ve şekeri kaldıramaz hale geliyordu. Şekerden midemiz bulanırdı.

“Tek eğlencemiz kitap okumaktı onu dahi yapamaz hale geldik”

Açlık grevi sürecinde karşılaştığınız sağlık sorunları neler oldu?

Bir süre sonra halsizlik başlıyor. Kendinizi yorgun ve bitkin hissediyorsunuz. Sinir sisteminiz çökmeye başladığı için son derece alıngan ve agresif olabiliyor insan. Bu durumları aşmaya çalışıyorduk ama otuzuncu günden sonra iyice kötüleşmiştik. Son dönemlerde kitap dahi okuyamaz hale gelmiştik. Zamanımızı yatarak geçiriyorduk.

Grev sonrası sağlık sorunları yaşadınız mı?

Açlık grevi sonrası sağlık problemleri çok yaşanır. Uzun zamandır devam eden bir açlıktan sonra çok fazla şey yediğinizde mideniz sanki vücudunuzu yaracak şekilde şişer. Biz açlık grevinden sonra özellikle patates püresi ve sütle beslendik. Hem mideyi rahatlatıyordu hem de uzun süre tok tutuyordu.

Grev sırasında ölümler oldu mu?

Evet oldu. Grevin otuzuncu gününde bir arkadaşımızı kaybettik. Ölüm sonrası cezaevi idaresiyle görüşmeler hızlandı. Açlık grevi devam ederken bir grup da ölüm orucuna başladı.

Grev süresince ve sonrasında doktorlar müdahale etmeye çalıştılar mı?

Açlık grevi süresince doktor müdahalesi kabul edilmiyordu. Açlık grevi bitince bir çok kişiye serum takılmıştı.

Devam etmekte olan açlık grevi hakkında ne düşünüyorsunuz?

Bugün devam etmekte olan açlık greviyle geçmiş günleri tekrar yaşıyorum. Gittikçe kopuşa doğru giden ayrılık duygusu derinleşirşe, atılacak adımlarda gecikilecektir. Seyretmekle bu işin çözülemeyeceği ortada. Konuşmak, çözüm aramak barışa giden yolda önemli bir adım olacaktır. Şunu belirtmek isterim ki, açlık grevine giden kimse yemek yemez. Aynı sözü açlık grevine gittiğimiz yıllarda Adalet Bakanı Mehmet Topaç da söylemişti. İnsan haklarının evrensel taleplerine uygun çözümler bulunmalıdır. Anadilinde savunma yapamadığı için ölecek olan insanların tüm insani ve vicdani sorumluluğu herkesin hanesine yazılacaktır. Çözüm barışta
ve kardeşlikte.