Pazar “Ben Paprika gezegeni vatandaşıyım”

“Ben Paprika gezegeni vatandaşıyım”

15.11.2009 - 01:00 | Son Güncellenme:

“Disco Partizani” parçasıyla ünlenen, Fatih Akın’ın “Yaşamın Kıyısında” ve Sasha Baron Cohen’in “Borat” filmleri için şarkılar besteleyen Alman müzisyen Shantel: “Büyükannem paprikayı hayata tat katan baharat anlamında kullanırdı. Ben de Paprika gezegeninde yaşıyorum”

“Ben Paprika gezegeni vatandaşıyım”

Alman prodüktör ve DJ Stefan Hantel nam-ı diğer Shantel bu haftasonu daha önce defalarca olduğu gibi yine İstanbul’daydı. İki yıl önce “Disco Partizani” şarkısıyla tanınan sanatçı üç gün boyunca Taksim Babylon’da konserler verdi. Hem yeni albümü Planet Paprika’nın tanıtımını yaptı hem de “Dünyada bir eşi daha yok” dediği Türk dinleyicisiyle hasret giderdi. “Babylon sahnesinde olmak kendi oturma odamda arkadaşlarıma konser vermek gibi” diyen Shantel
ile Tünel’de buluşup sohbet ettik.


Almansınız. Balkan müziği yapıyorsunuz. Bir röportajınızda “Müziğin memleketi olmaz” demişsiniz. Siz kendinizi nereli hissediyorsunuz?
Ben dünya vatandaşıyım ama Almanya pasaportum var. Ailemin kökleri Romanya’daki Bucovina kasabasına dayanıyor. Esasını istersen tüm bunların hiçbir anlamı yok çünkü ben vatandaşlık müessesesinden uzun süre önce istifa ettim. Yaptığım müziğin Balkan müziği olduğunu düşünmüyorum. Müziğin milliyeti olmaz. Parçalarımda İtalyan operalarından,Yunan ve Türk ezgilerine kadar birçok unsur var. Almanya doğumlu olduğum için Alman kültüründen de çok şey barındırıyorum. Gerçi onlar beni kabul etmiyor ve fazla egzotik buluyorlar.

Türkiye’ye çok sık geliyorsunuz. Burada ev satın aldığınızı duyduk...
Almadım ama alabilirim. Türkiye’de yaşama fikri bana hiç uzak değil. Londra, New York ve Paris ile kıyasladığımda kesinlikle bu şehri tercih ederim. Türk dinleyicisi beni evlat edindi.

Siz birçok ülkede konser veriyorsunuz. Nedir Türk dinleyicisini bu kadar farklı kılan?
Türklerde gereksiz burnu büyüklük ve ukalalık yok. Sizi hem bir sanatçı hem de bir insan olarak sevip kabulleniyorlar. Başka yerlerde popüler bir figür
olduğum için beni dinlemeye gelirler. Burada ise bir arkadaşlarını ziyaret ediyormuş gibi geliyorlar.

Türk hamamı ve berber

Herhalde İstanbul’u artık avucunuzun içi gibi biliyorsunuzdur?
Semtlerini sırasıyla sayamasam da İstanbul’la ilgili bayıldığım başka bir sürü nokta var. Mesela yemekleriniz. Ben boğazına düşkün bir adamım. Bir de berber ve hamamlarınız.

Müdavimi olduğunuz bir berber ve hamam var mı?
Özel bir yer yok. Türk berberlerinde geçmişe ait, nostaljik bir şey var. Koltuğa oturduğunuz anda kendinizi bir bilim adamının ellerine bırakmış gibi hissediyorsunuz. O her şeyinizle ilgileniyor. Çok samimi ve duygusal bir toplumsunuz. Özellikle de erkekleriniz.

Türk erkekleri maço olarak ün salmıştır. Siz duygusal olduklarını söylüyorsunuz. Hatta Türkçe’de “Erkek adam ağlamaz” diye bir söz bile vardır...
Tam aksini düşünüyorum bence ağlıyorlardır çünkü gayet duygusallar. Türk kadınları ise çok güçlü. Bence sizin toplumun gizli liderleri de onlar. İş alanında genellikle kadınlarla çalışıyorum. Her şeye hakim ve sert bir tavırları var. Erkekler ise Avrupa’dakinden çok farklılar. Bir kere iyi dans ediyorlar.

Bizim erkeklerimiz dans etmekten çok hoşlanmaz diye bilirim ben...
O senin önyargın. Türk erkeklerindeki bu farkın nedeni de bence Türk anneleri. Anne sizin toplumunuzda çok önemli bir figür. Özellikle de erkek çocuklar için. Bu Avrupa’nın herhangi bir ülkesinde rastlanması imkansız bir şey. Burada erkekler arkadaşlarıyla kol kola rahatça yürüyebiliyor mesela. Avrupa’da direkt homoseksüel olarak damga yersiniz.


“Albümde Ciguli’nin ‘Binnaz’ı ile ‘Ada Sahillerinde Bekliyorum’un sample’ları var”
Yeni albümünüzün adı Planet Paprika ne anlama geliyor?
Paprika büyükannemin kullandığı bir laftı. Hayata at gözlüğü ile bakan, tutucu ve dolayısıyla da sıkıcı insanlar için “Yeterince paprikası yok” derdi. Bu lafı ruhunda yeterince yaşam baharatı, aroması yok anlamında kullanırdı. Ben de Paprika gezegeni (Planet Paprika) doğumlu olduğumu söylüyorum. Böylece büyükannemin benzetmesi yeni albümümün de ismi oldu.

Albümde Ciguli’nin “Binnaz” şarkısı var. Ayrıca “Ada Sahillerinde Bekliyorum”un sample’ları da kullanılmış. Şarkıları nasıl buldunuz?
Ciguli’yi tanımıyorum, “Binnaz”ın bir dönem ülkenizde çok popüler bir şarkı olduğunu biliyorum. Bence de çok güzel bir parça. Dinleyince keşke daha geniş kitleler tarafından da tanınsa diye düşündüm. “Ada Sahillerinde Bekliyorum”un öyküsü ise daha farklı. Şarkıyı duyduğum an çok beğendim ve kime ait olduğunu bulmaya çalıştım.
Bir Arap, bir de Yunan versiyonu var.
Ne kadar uğraşsam da melodinin ilk sahibine ulaşamadım. Ne de olsa
müzik evrenseldir, birine ya da bir millete ait olamaz.