Durmak yok, okul açmaya devam...

Hepimiz hayatımız boyunca sık sık geriye döner, geçmişimizde yaşadıklarımızın muhasebesini yapar, artısı ve eksisiyle geleceğimizi bu hesap üzerinden şekillendirmeye çalışırız. Gülben Ergen hayatını gözler önünde yaşayan biri. Onun yaptıklarına yakından bakarsanız el attığı her işte başarılı olduğunu görürsünüz. Çocuklar Gülsün Diye Derneği ile başlattığı eğitim seferberliği bunların arasında geçmişine altın harflerle yazılacak bir proje.

Onu uzun zamandır tanırım; okul açılışlarının dördünde bulundum, birlikte yolculuk yaptık... Birçok konserini izledim, birçok röportajının fotoğraflarını çektim, dinledim, yazdım. Ama okul açılışlarındaki Gülben Ergen’i tek geçerim. O açılışlar sırasında sabahın olmasını bekleyen en güzel kıyafetlerini giymiş bayram çocuğu gibidir; fıkır fıkır koşturan, sevinçten uçmaya hazır anaç bir kuş...

Kurucusu ve başkanı olduğu Çocuklar Gülsün Diye Derneği ile 2010 yılında okul öncesi eğitim için seferberlik başlatan sanatçı, 23’üncü okulunu 301 madencimizin yaşamını yitirdiği Manisa’nın Soma ilçesinde açtı. Biz de ona Soma yolculuğunda eşlik ettik. Bu arada siz bu satırları okurken o, 24’üncü okulu Gaziantep’te açmış olacak.

Soma’daki açılış sırasında duygusal bir patlama yaşamanız an meselesiydi. Sizi duygulandıran neydi?

Daha önce Çanakkale’deki okul açılışında böyle duygusallaşmıştım, bir de Soma açılışı sırasında. Bugün buradaki öğrencilerimiz arasında babaları göçük altında can veren minik yetimlerimiz vardı. Suskun, durgun, çekingen duruşları içimi dağladı benim. Bir anne yanıma gelerek, “Oğlum ilk kez bu sabah sevinçle uyandı, eline balonunu aldı. Sanki aylardır gülmek ayıptı bize” dedi.

“Çocuklarıma yatırımım sevgi, edep ve inanç”

Açılışlarda neler değişti?

İlk açılışımız için Tokat’ın Reşadiye ilçesine gitmiştim. Tek başımaydım,
o gün yapılan eleştiriler çok ağırdı; gülen de vardı, küçümseyen de, hakaret edip yazan da... Uçakla Sivas’a oradan karayoluyla Tokat’a geçmiştik. Benim için zor bir yolculuktu. O açılış bu yola baş koyduğum gündü.

Çocuklar Gülsün Diye projesine başladığınızda “Başkalarının parasıyla şov yapıyor, yakında pes eder” diyenler için bir sözünüz var mı?

Gölge bile olamadılar yoluma... Sinirlenmedim bile onlara.

Dikkat ettim, yolculuk sırasında sürekli çocuklarınıza fotoğraf gönderiyorsunuz. Çocuklarınız yaptığınız işin farkında mı? Şimdiye kadar hiç açılışa katıldılar mı?

Elbette farkındalar, yüreklerine yerleştirme çabasındayım çocuklar gülsün diye ne yaptığımı. Büyük oğlum sosyal sorumluluk projesi olarak bu sene derneğimizi paylaşacak okulunda. Her okul açılışından eve geldiğimde elimde o kırmızı kurdeleden bir parça getiririm. Öyle içselleştirmişler ki Antalya açılışında kurdeleyi birlikte kestik, kesilen kurdeleyi ceplerine koydular. Hiçbir çocuk diğerinden farklı değildir, fırsat eşitsizlikleri vardır. Benim çocuklarıma en önemli yatırımım sevgi, edep ve inanç.

“Laik ve inançlı bir cumhuriyet kadınıyım”

Seyahatler sırasında “Mutlaka yanımda olmalı” dediğiniz ne var?

Yaka kartım boynumda olacak, madalyam sanki. Bana lazım olan tek şey inancım ve bitmeyecekmiş gibi görünen bir deli kuvveti. Bilirsin, mesleğimi çok severim, bazen stüdyo çıkışı yorulmuş olabilirim ya da başım ağrıyor olabilir; saate bakarım, biraz dolanırım, sonra ayağımı uzatır biraz dinlenirim. Fakat açılış yollarında bunlardan eser yok.

Açılışlarda nelere dikkat edersiniz?

Atatürk büstü logomuzun yakınına kondu mu? Yangın söndürme cihazı kontrol edilip takıldı mı? Atanan öğretmenlerimiz yeni mi başladı, o köyde daha önce çalışıyorlar mıydı? Lavabolar kontrol edildi mi? Ecza dolabı asıldı mı? İçinde gerekli şeyler var mı? Civar köylerden gelenler oldu mu? Açılışta benim şarkım çalınmasın! Ay daha neler neler, deli dersin bana.

Açılışlar sırasında halkın ilgisine ve sizin tepkilerinize bakınca sanki gelecekte siyasete girecekmişsiniz gibi bir görüntü ortaya çıkıyor. Ufukta böyle bir düşünce var mı?

Yaşamda ve mesleğimde durduğum yerden yeterli siyaseti ve felsefeyi yaptığımı düşünüyorum. Laik ve inançlı bir cumhuriyet kadınıyım ben... Annemin kızı, oğullarımın anası, derneğimin sevdalısı, şarkıcı, televizyoncu ve popüler biriyim,
bu da yeter.

Türk kadını bir annelik ve güvenilirlik araştırmasında sizi birinci seçmiş. Dünyada Angelina Jolie, Türkiye’de siz...

Angelina Jolie’yi çok seviyorum, araştırma sonucu benim adıma gurur verici. Ama ben bilirim ki Anadolu anasının tırnağı olamam.

Kampanyada son durum
Bugünün koşullarında iki derslikli bir anaokulunun maliyeti yaklaşık 195 bin lira.
Gülben Ergen okul açılışları için toplam 32 bin 511 kilometre yol katetti. 23 okulda eğitim gören öğrenci sayısı 2 bin 318, görev yapan öğretmen sayısı 79. Ayrıca çocuklara 128 bin 350 adet eğitim malzemesi desteği verildi.

İki derslikten oluşan Soma’daki anaokulunda Gülben Ergen boyama yapan çocuklarla tek tek ilgilendi, fotoğraflar çektirdi.

11.30’da Atatürk Havalimanı’ndan İzmir uçağına biniyoruz. Çocuklar Gülsün Diye Derneği Başkan Yardımcısı Elvan Oktar, Gülben Ergen’in sağ kolu. Hemen bir selfie çekiliyor. Ergen, uçak yolculuğu sırasında yanından ayırmadığı tabletinde oyun oynuyor.

Soma’daki çocukların anneleri Gülben Ergen’i bekliyor. Otobüsü görür görmez ona dokunmak ve onunla birlikte fotoğraf çektirmek için yarışıyorlar. O da bu sevgiyi karşılıksız bırakmıyor.

Gülben Ergen açılış sırasında duygusal anlar yaşadı. Uzun bir aradan sonra Soma’da müzik ve dans vardı.

Nihal Acar madenci babasını ve onun tepe ışığı ile aydınlanan ailesini mutfakta çalışırken resimledi. Gazetelerde de çıkan bu resmi Ergen, Soma’daki okulun duvarına asmak istedi. Nihal Acar ailesi ile Soma’ya
gelerek hem açılışa katıldı hem de resmini astırdı.

Hayranları onu konserlerde olduğu gibi açılışlarda da yalnız bırakmıyor. Ceplerinden para ödeyerek uçak biletlerini alıp sanatçının peşinden yollara düşüyorlar.