Pazar Hayvanlar hâlâ 'hak'sız

Hayvanlar hâlâ 'hak'sız

28.05.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:

Hayvanseverler hayvan haklarıyla ilgili yeni yönetmeliğe tepki gösteriyor. Eleştirilerin odak noktası, uygulama konusunda pek çok belirsizliğin olması

Hayvanlar hâlâ haksız

Yeni yönetmelikle ilgili eksikleri, yenilikleri hayvanseverlere ve dernek başkanlarına sorduk. Yakındıkları ortak nokta yönetmeliğin içinin boş olması; yönetmeliği kimin, nasıl uygulayacağının belirsizliği... Hayvan haklarına ilişkin yeni yönetmelik geçtiğimiz günlerde yürürlüğe girdi. Hayvan sahiplerine yönelik düzenlemeler içeren yönetmelik pek çok kural getiriyor: Hayvanlar kayıt altına alınacak, sahipli hayvanlar kısırlaştırılacak ve terk edilemeyecek, sahipsiz hayvanları hiçbir gerekçe göstermeden öldürenlere hayvan başına 500 YTL para cezası kesilecek... "Bir yandan yasa var, diğer yandan itlaf serbest" 3285 sayılı hayvan sağlığı ve zabıta yasasının 36'ncı maddesi kalkmadığı sürece belediyeler, zabıta müdürleri ve veterinerler ufak bir şüphe halinde bölgelerindeki hayvanları zehirlemeyi sürdürecek. Yeni yönetmelik de buna üstü kapalı olarak izin veriyor. Yani bir yandan hayvanları koruma yasası var, diğer yandan da itlaf serbest. En büyük çelişki burada. Tarım İl Müdürlükleri denetim mekanizmalarını çalıştıramıyor. Pet shop'larla yurda giren kaçak hayvan sayısı kontrolsüz. Hayvanların üremelerinden elde edilen gelire izin var. Bir yandan da ölümlerinin katliam boyutunda olması için çalışılıyor. "Yönetmeliğin en zayıf noktası denetim" Yasanın ve yönetmeliğin temel eksiklikleri var. Sahipsiz hayvanların en büyük sorunu belediyelerin toplu hayvan katliamı yapması. Bu devam ediyor. Ortada bunu engelleyecek hiçbir madde yok. Aksine bunu daha da güçlendirecek maddeler var. Kanun, yönetmelik belediyelerin toplu hayvan katliamı yapabilmesi için zabıta yasasında mevcut olan maddeleri saklı tutmuş. Yani "Ben bu yönetmeliği çıkarıyorum ama sen kendi kanununa göre istediğin gibi öldürebilirsin" diyor. Yönetmeliğin en zayıf noktası denetim. Kim uygulayacak, kim denetleyecek? Çelişki dolu. "Köpek öldürenler 'Üstü sende kalsın' diyebilir" Biz çocuklara hayvanları sevdirmeye çalışırken 16 yaşından küçüklerin ev hayvanı sahibi olmasının yasaklanması doğru değil. Yönetmeliğe sorumluluk ailede olmalı diye bir madde koyabilirlerdi. Kedi ve köpek sahiplerinin hayvanlarını belediyeye kayıt ettirilmesi isteniyor. İnsanlar kendi ikametgahlarıyla uğraşmazken evcil hayvanlarını nasıl kayıt ettirecek? Hayvan edinmeyi kolaylaştıracaklarına caydırmaya çalışıyorlar. Hayvan haklarını korumaya yönelik bir yönetmelik değil bu. Para cezaları çok düşük. Köpek öldürenler "Üstü sende kalsın" diyebilir. Çoğu maddenin içi boş. "Hayvanları öldüren belediyeye köpeğimi kaydettirmem" Yönetmelikler yaptırım getirmiyor. Herhangi bir belediye başkanı hayvanları zehirlediğinde veya barınak kurmadığında hiçbir yaptırıma maruz kalmıyor. Bütün kanunlarımız gibi insanları kandırıyor. Boş bir kanunun boş yönetmeliği bu. Müeyyidesi yok, yapanın yanına kâr kalacak. Kimin neyi uygulayacağı belli değil. Tam da AKP zihniyetini vurguluyan bir kanun ve yönetmelik bu. Bir şey yapmış gibi gözüküp aslında hiçbir şey yapmamak. Belediyeler sahipli hayvanları bile öldürüyor. Bu zihniyetteki bir belediyeye gidip benim köpeğim yavruladı diye kaydettirmek komik olmaz mı? "Sahipsiz hayvanlar aşılatılarak geri bırakılacak" Bu kanun ve yönetmeliğin sistematiğinde yer alan belediyeler, gönüllü kuruluşlar, bakanlığımız ve mahallin en büyük mülki amirlikleri kanunun işleyişinde ortak çalışacaklardır. İleride bir mevzuat ve yetki karmaşasına imkan vermeyecek şekilde uygulamaya konulmasını sağlayacaklardır. Hayvanları Koruma Kanunu ve bu kapsamda hazırlanan yönetmelikte toplu kıyım niteliğindeki itlafın önlenebilmesi için alınan önemli tedbirler var. Buna göre gerek kanun ve gerekse uygulama yönetmeliği hayvanların kısırlaştırılması, aşılanması, sahiplendirilmesi gibi yollarla kontrol altına alınmasını öngörmektedir. Bu kapsamda belediyelere önemli sorumluluklar verilmektedir. Belediyelerde sahipsiz ve güçten düşmüş hayvanlarının toplatılabilmesi için ihtiyacı karşılayacak ve sorumlu veteriner hekim tarafından eğitilecek toplama ekipleri kurulacaktır. Bu hayvanlar geçici bakımevlerinde kısırlaştırılıp, aşılatılarak geri bırakılacaktır. Sahipsiz hayvanlarla ilgili faaliyetlerde yerel hayvan koruma görevlileri ve gönüllü kuruluşlarla, belediye veteriner hekimleri koordinasyon içinde çalışmalarını sürdürecektir. "Ceza var ama cezayı kim kesecek?" Kanun 2004'te yayımlandı. Bu yönetmeliğin çıkması iki yıldan beri bekleniyordu. Uygulama alanında zorlanacağımız kesin. Cezalar var ama cezayı kim kesecek, kim denetleyecek? Pek çok madde açık değil, detay yok. Mesela evcil hayvanınız sokağa tuvaletini yaptığında temizlemezseniz cezası var. Ama bunu kim kontrol edecek? Hükümleri uygulayabilmek ve hayvanların yasadan yararlanmasını sağlamak yıllar alacak. Bazı köpek cinslerinin üretilmesi zaten yasaktı. Ama bu köpeklerin oranı son aylarda daha da arttı. Birtakım yanlışlar hâlâ önlenebilmiş değil. Belediyelerimizin bu yönetmeliği yürütecek teşkilatı, donanımı yok. "Uygulanma şansını yüksek görmüyorum" Batılı normlar göz önüne alınarak hazırlanmış bir yönetmelik ama uygulanma şansını çok yüksek görmüyorum. Türkiye'deki hayvan haklarıyla ilgili en büyük sorun sokaklarda yaşayan hayvanların durumu. Yeni yönetmelik neredeyse onlarla ilgili hiç bir soruya yanıt vermiyor. Bunu kimin uygulayacağı konusu da açık değil. Polis mi yoksa zabıta mı? Diyelim ki belediyeler bu işten sorumlu. Peki belediyelerin parası var mı? İstanbul'da birtakım belediyeler zengin olabilir ama Anadolu belediyeleri memurlarına maaş ödeyemiyor. Bu yüzden zamanının ötesinde bir yönetmelik olduğunu düşünüyorum. "Tecavüz edene hapis cezası verilmeli" Yeni yönetmelik 2004'te çıkan yasanın süslenmişi. Para cezaları çok düşük. Hayvana tecavüz edene, işkence yapana hapis cezası verilmeli. Üretim çiftliklerinin çok sıkı denetlenmesi lazım. Hayvanlara kötü davranılan üretim çiftlikleri kapatılmalı. Pet shop'ların çoğunda hastalıklı hayvan var. Kaçak hayvan girişleri kesinlikle yasaklanmalı. Cins köpekler sokak köpeği oldu. Çok kolay hayvan sahibi oluyor, sıkılınca da sokağa atıyorlar. Bu konu denetim altına alınmalı. Pitbull köpeklerinin üretimi iki yıldır yasak ama yasağı uygulayan kurum yok. "Uzmanlarca bazı maddelerin içi doldurulmalı" Sahiplenilen hayvanlar terk edilmeyecek dense de belediyeler bazı semtlerde kafasına göre kapıya gelip ev hayvanlarını alıyor. Bu nasıl bir çelişki? Hayvan itlafı hâlâ sürüyor. Kaçak ithalatın ve ihracatın önlenmesi lazım. Kanun, yönetmelik bunları engelleyebilecek mi şüpheli. Uzmanlarca bazı maddelerin içinin doldurulması gerekiyor. Bilerek ve isteyerek hayvan öldürmenin cezası var. Aynı statüye hiçbir ayrım yapmaksızın belediye başkanları ve belediyelerin veteriner müdürleri de girmeli.