Pazar “İngiltere’de ev almak isteyen 40 ünlü Türk müşterimize hayallerindeki evi yarattık”

“İngiltere’de ev almak isteyen 40 ünlü Türk müşterimize hayallerindeki evi yarattık”

03.03.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:

Erol Sevimlisoy ve oğlu Emrah Sevimlisoy, mimariye âşık bir baba-oğul. Tanınmış müşterilerine sadece Türkiye’de değil Londra’da da hizmet veriyorlar. Erol Sevimlisoy, mimariye olan ilgisinin, özellikle de yalılara olan sevgisinin Kabataş Lisesi’nde kaldığı yatakhanede başladığını söylüyor

“İngiltere’de ev almak isteyen 40 ünlü Türk müşterimize hayallerindeki evi yarattık”

Mimar Erol Sevimlisoy, kısmen yıkılmış ya da tamamen kaybolmuş yapıları hayata döndürmek için, Başbakanlık Devlet Arşivleri Kayıtları, gravürler, resimler, hava haritaları, itfaiye kayıtları ve eski fotoğraflar arasında iz süren bir “yalı dedektifi”. Önümüzdeki iki yıl içinde Ortaköy, Kuruçeşme ve Tarabya’da açılacak olan beş projesiyle, dünyadaki lüks otel zincirlerinin yerleşeceği tarihi İstanbul yapılarına yeni bir kimlik kazandıracak ekibiyle birlikte.
Şimdi de İstanbul İl Özel İdaresi’nden kiralanan ve iki yıl içinde Boğaziçi hattında açılacak olan Turkish Do&Co ve Türk Hava Yolları ortaklı otel projesinin mimarlığını ekibiyle birlikte üstleniyor. Fehime ve Hatice Sultan Yalıları’nın özgün dönemlerine uygun olarak yeniden restore edileceği proje için Sevimlisoy, “Şehir dışında büyük bir depo kiralanarak, 10 yıl önce biri yanmış olan bu iki yalıdan geriye kalanları yerli-yabancı 28 mimar ve restoratörden oluşan 110 kişilik teknik ekiple çalışıyoruz” diyor.
Sevimlisoy’un oğlu Emrah Bey de mimar. Sevimli Mimarlık’ta birlikte çalışıyorlar ama Emrah Sevimlisoy genellikle Londra’da. Knightsbridge’te Designembassy isimli bir mimari ve iç mimari şirketi var. Orada yaşayan Türkler, İngilizler, Ruslar, Fransızlar için lüks otel, ofis, ev ve rezidans işleri yapıyor.
Baba-oğul Sevimlisoylar, ünlü Türk müşterilerinden ve projelerinden bahsetti.
Söz önce baba Erol Sevimlisoy’da.

Haberin Devamı

“İngiltere’de ev almak isteyen 40 ünlü Türk müşterimize hayallerindeki evi yarattık”

Ulus’un en güzel evlerinden Taş Ev Sevimlisoyların imzasını taşıyor.

“İngiltere’de ev almak isteyen 40 ünlü Türk müşterimize hayallerindeki evi yarattık”

Emrah Sevimlisoy’un mimarı olduğu Londra Knightsbridge’teki Cadogan binası (üstte).

“İngiltere’de ev almak isteyen 40 ünlü Türk müşterimize hayallerindeki evi yarattık”

Sevimlisoyların İstanbul’da dekore ettiği şık villalardan biri.

İstanbul’un yalılarıyla olan aşkınız nasıl başladı?

Kabataş Lisesi‘nde okurken, kaldığım yatakhanedeki yalı yaşantısıyla başladı aşkım. İş hayatına atıldıktan sonra kendime aldığım yalıyla da pekişti. Tüm hayatım, gecem, gündüzüm,
özel hayatım ve hobilerim “yalıları yeniden yapılandırma” aşkımın hep gerisinde kaldı. Ailem hariç demek isterim ama maalesef çalışmaktan, onları da iki-üç ayda bir görebiliyorum. Yorgun yalılara baktığımda, geçirdiği dönemleri, perişan durumlarını düşünerek kendimi onun yerine koyarım ve “Bir gün yenilenmek için bana gelecek” diye düşünürüm.

Haberin Devamı

Müşterileriniz arasında hangi tanınmış isimler var?

Vuslat-Ali Sabancı, Emine-Erhan Kamışlı, Belgin-Ali Yıldırım, Meral-Hasan Kosif, Gülseren-Nihat Ozdemir, Lütfiye-Hasan Aslanoba ve Revna-Yıldırım Demirören’i sayabilirim.

“İstanbul’da en çok yalıya Sabancı Ailesi sahip”

Boğaz şeridinde en beğendiğiniz yalılar hangileri?

En başta Amcazade Yalısı geliyor. Burası, Boğaz’ın ilk ahşap yalısıdır. Şimdiki sahibi Ali Ağaoğlu, burayı dört yıl içinde bir otele dönüştürecek. Ayrıca, Kıbrıslı, Muhayyeş ve Sadullah Paşa yalılarını çok beğenirim.

İstanbul’da en çok yalıya kim sahip?

Sabancı Ailesi. Tüm bireylerin yalılarıyla beraber rakam 20’ye yakın.

Projeleriniz İstanbul-Londra hattında devam ediyor. Türkler için Londra popüler bir adres mi?

Cemiyet hayatı ve iş dünyasından tanınmış Türk müşterilerimiz var. Bu isimler, Türkiye’de bulamadıkları huzuru Londra’da arıyorlar çünkü Londra kozmopolit bir şehir. Sokakta rahatça yürüyebiliyorlar. Genellikle tercihleri apartman daireleri oluyor. Çoğu zaman bizden kendilerine uygun bir ev bulmamızı, içini yapmamızı ve kendilerine sadece anahtar teslim etmemizi istiyorlar. İngiltere’de ev almak isteyen 40 ünlü Türk müşterimizin hayalindeki evi bulduk. Geçtiğimiz yılla kıyaslarsak Londra emlak piyasası yüzde 60’lık bir artış gösterdi. Ancak bu, Türk müşterilerimizin hızını kesmedi.

Haberin Devamı

Sizi etkileyen mimari yapılar hangileri?

New York’ta Guggenheim Müzesi ve Chrysler binası, Londra’da Sir John Soane’s Müzesi ve Battersea Power Station, İstanbul’da Balyan Ailesi’nin, İtalyan mimar D’Aronco’nun ve Sedat Hakkı Eldem’in yaptığı binaları ve Hovsep Aznavur Bulgar Kilisesi’ni sayabilirim. Kuala Lumpur’daki Petronas Twin Towers da çok etkileyicidir.

Yeni kuşak mimarlardan kimlerin çalışmalarını beğeniyorsunuz?

Emre Arolat, Murat Tabanlıoğlu, Çağlayan Tuğal, Dara Kırmızıtoprak ve Osman Güner yeni kuşak beğendiğim isimlerden.

Bir de Marilyn Monroe hayranlığınız varmış...

Geniş bir koleksiyonum var; film, afiş, kitap, fotoğraf, çanta, oyun kağıdı, şapka, değerli kutular, makyaj malzemeleri, siyah-beyaz orijinal fotoğrafları, kol düğmeleri... Bunların hepsi Monroe’nun kendine ait eşyaları.

EROL SEVİMLİSOY’UN FAVORİ YALILARI

Haberin Devamı

Sevinç ve Erdal İnönü’nün yaşadığı Komodor Remzi Yalısı, Tahir Paşa Yalısı ve Asaf Paşa Yalısı Erol Sevimlisoy’un yeniden yapılandırdığı yalılardan bazıları.

“İngiltere’de ev almak isteyen 40 ünlü Türk müşterimize hayallerindeki evi yarattık”

Emrah Sevimlisoy
“Londra’daki dairelerde lüks ve rahatlatıcı öğeler kullanıyoruz”

An itibariyle üçüncü yüksek lisans programınızı yaptığınız doğru mu?

Doğrudur. Middlesex Üniversitesi’nde İç Mimarlık bölümünü takiben yüksek lisans için Milano Domus Academy’ye gidip ürün dizaynı bölümünde ünlü mobilya tasarımcısı Antonio Cittero ile çalıştım. Sonrasında, dünyanın tek yüksek lisans sanat üniversitesi “İngiliz Kraliyet Akademisi’nde (Royal College of Art) mimarlık ve iç mimarlıktan mezun oldum. Buradaki eğitimim süresince de dünyaca ünlü mimarlar Nigel Coates ve Will Alsop’la çalıştım. Üçüncü yüksek lisansımı da şu
anda Architectural Association’da yapıyorum.

Sevimlisoy Mimarlık dışında sizin bir de Designembassy isimli şirketiniz var...

Designembassy mimari ve iç mimari şirketimi 10 yıl önce kurdum. Merkezimiz Londra’da, Knightsbridge’te. Projelerimiz sadece Londra’nın Chelsea, Belgravia, Knightsbridge, Kensington gibi şık bölgelerinde yer alıyor. Müşterilerimizin arasında Türk, İngiliz, Mısırlı, Rus, Arap ve Fransızlar var. Londra da Designembassy olarak 50 ayrıcalıklı daire projesine imza attık. Knightsbridge’in en göz alıcı binalarından “The Knightsbridge” binası da bunlardan biri. Lüks otel, ofis ve rezidans işleri de yapıyoruz.

Haberin Devamı

Aileninizin İngiltere’yle olan bağı nasıl kuruldu?

Üniversiteyi okumak için İngiltere’ye gittiğimde annem Aliye Sevimlisoy dayanamayıp “Emrah’ı yalnız bırakmayalım, biz de burada bir ev alalım” dedi ve okulumun tam karşısındaki evi satın aldılar. Her şey böyle başladı! Yıllardır Türkiye-İngiltere arasında sürdürdüğümüz bir hayatımız var. Babam daha sık aralıklarla Londra’ya geliyor. O dönemlerde klasik İngiliz mimarisine hayran kaldık. Satın alıp her şeyiyle dekore ettiğimiz ilk evimize bir müşteri çıkınca bunun devamı geldi ve biz de bu işi geliştirerek büyüttük.

“New York’ta ‘micro-lofts’ akımı yükselişte”

Mimari ve tasarım dünyasında esen yeni trend rüzgarları neler?

Dünya nüfusu arttıkça, kişi başına düşen metrekare azalıyor. Dolayısıyla New York ve Tokyo gibi tam anlamıyla kozmopolit şehirlerde “kübik yaşam şekli” ve “sürdürülebilir tasarım” gibi eğilimler öne çıktı. New York’ta gün geçtikçe popülerlik kazanan bir “micro-lofts” akımı var mesela. Bu akımın felsefesinde yapılan evler küçük ama evin her alanından faydalanılacak şekilde tasarlanıyor. Diğer bir akım da “yenilikçi kişiselleştirme” akımı.
Bu akımın temel sebebi de global ısınma sonucu termik stresin artması ve insanların evlerini en rahat olacakları şekilde dekore etmek istemesi. Londra’daki dairelerin iç dekorasyonlarında hem lüks hem de rahatlatıcı öğeler kullanıyoruz.

Londra’daki vazgeçilmez yerleriniz nereler?

Hyde Park’taki Serpentine Gallery’yi çok seviyorum. Burada her yıl yeni ve iyi bir mimar tarafından bahçe düzenlemesi yapılır. Borough Market, bütün şeflerin gittiği tam anlamıyla eski ve yeninin iç içe olduğu bir pazardır. Victoria&Albert Müzesi heyecan verici bir yerdir. Her cuma değişik konseptli partiler düzenlenir. İçki ve müzik eşliğinde bütün müzeyi gecenin geç saatlerine kadar gezebilirsiniz.

“İngiltere’de ev almak isteyen 40 ünlü Türk müşterimize hayallerindeki evi yarattık”

Sevimlisoylar, şirketleri Sevimli Mimarlık’ta kalabalık bir ekiple çalışıyorlar.

Yazarlar