İşler dizilerdeki gibi değil

Geçtiğimiz sene aralarında olay yeri incelemeyle suç önleme ve analizinin de bulunduğu sekiz farklı yüksek lisans programı açmıştı Üsküdar Üniversitesi. Geçtiğimiz ay itibarıyla ise Adli Bilimler lisans bölümünün ilk öğrencileri eğitimlerine başladı. Bağımlılık ve Adli Bilimler Enstitüsü Müdürü Atasoy’la konuşmak üzere gittiğimiz okulda bölüm öğrencilerine neden bu alanı seçtiklerini sordum ilk olarak. Konuştuğum pek çok genç “Kanıt”, “CSI” gibi dizileri çok severek izlediğini; özellikle Atasoy’un kitaplarını okuduğunu söyledi. Birinci sınıf öğrencilerinden Ecem Ulussever “Motivasyon sebebimiz Sevil Hoca gibi olmak. Yurtdışında yüksek lisans ve doktora yapmak istiyorum. Suçluları yakalamak aynı zamanda suçsuzluğu ispat etmek çok önemli” derken, Umut Kendüz “Sevil hocanın bütün kitaplarını okudum. Sınıfın ortak kahramanı, bizim idolümüz oldu. Ben bilirkişilik yapmak istiyorum. Yerli bir Sherlock Holmes gibi çalışmak istiyorum” sözleriyle anlattı planlarını. Prof. Atasoy’la ise açılan yeni bölümü ve içeriğini konuştuk...

Adli Bilimler yüksek lisans bölümlerinden mezun olanları nasıl bir kariyer bekliyor?

Burada suçla mücadele kapsamında birçok eğitim faaliyeti yürütüyoruz. Bunlardan ilki Bağımlılık ve Adli Bilimler Enstitüsü bünyesinde açtığımız ve 2016/2017 güz döneminden bu yana, her meslek mensubunu uygun olanına yerleştirdiğimiz sekiz farklı yüksek lisans programı. Bunlar Adli Kimya, Adli Genetik, Adli Biyoloji, Adli Bilişim ve Dijital Deliller, Olay Yeri İnceleme/Kriminalistik, Suç Önleme/Analizi, Adli Hemşirelik/Ebelik ile Adli Toksikoloji. Öğrencilerimiz arasında yer alan güvenlik teşkilatı mensupları, alanlarındaki yeni teknik ve yöntemler konusunda bilgilendiriliyor. Diğerleri, örneğin psikologlar, kimyacılar, bilgisayar mühendisleri bilirkişilik yapabilecek bilgilerle donatılıyor.Çalıştıkları kurumda suç önleme faaliyetinde bulunacak olanları da yetiştiriyoruz. Çok önem verdiğimiz Adli Hemşirelik/Ebelik programına kayıtlı ebe ve hemşirelerimiz ise cinsel saldırı soruşturmalarının yürütülmesine gelişmiş ülkelerdeki örneklere eşdeğer kalitede katkıda bulunacaklar.

Üniversitede adli bilimler birimi hangi amaçlarla hayata geçti?

Otuz yılı aşkın süredir adli bilimler alanında çalışıyorum. İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü’nün kurucuları arasında yer aldım. Bilgi birikimimi aktarmak istediğimden Üsküdar Üniversitesi’nde önce Bağımlılık ve Adli Bilimler Enstitüsü’nü kurduk. Ardından Türkiye’de ilk ve tek Adli Bilimler lisans eğitimini başlattık. Otopsi Yardımcılığı programını açtık.

“CSI Etkisi: Hayali işlemlerin yol açtığı sorunlar”Bağımlılık ve Adli Bilimler Enstitüsü Müdürü olarak sizin bu programlar için hedefleriniz neler?

Hak arama bilincini geliştirmek, adalet kalitesini yükseltmek, haksız mahkûmiyetlerin önüne geçmek adli bilimler alanında bilgili profesyonellerin varlığı ile mümkündür.

“CSI” dizilerinde gördüğümüz o teknolojilere ne kadar yakınız?

Dizilerde görülen zaten gerçeği yansıtmıyor. Dört kişinin olay yerine gidip, hemen en önemli delili bulup, aynı kişilerin laboratuvarda dakikalar içinde DNA sonucunu alıp, bir bilgisayar ekranında sahibinin ehliyetini ve coğrafi konumunu hemen görüp, şüpheliyi sorguya aldığı bir dünya yok. Dizilerdeki veri tabanları arasında sadece parmak izi ve varsa DNA bilgilerine ulaşmak mümkün. Henüz DNA’dan robot resim çizilemiyor. Bu ve buna benzer hayali işlemlerin yol açtığı sorunlar var ve bunları “CSI Etkisi” olarak adlandırıyoruz. Olay yeri araştırması zahmetli bir iş. Bununla birlikte ülkemizin kriminal laboratuvarlarının alt yapısı gelişmiş ülkelerle eşit düzeydedir. Sorun, delilleri tanımak ve usulüne uygun olarak toplamaktadır.

Eskiye nazaran suç çözümünde daha başarılıyız diyebilir miyiz?

Elbette on yıl öncesine göre daha iyiyiz, ancak bu yetmiyor. Ülkenin her noktasında aynı kalitede iş yapabilmek gerekir.

Olay yeri dekoru var

Hocaların odasında bizim dizilerde görmeye alışkın olduğumuz olay yerine ait dekorlar yer alıyor...

Adli Bilimler, sadece gerçeğin peşinde olan insanların büyük bir özveriyle çalıştığı ve adalete hizmet ettiği bir alandır. Sadece yaptıkları işi düşünmeleri gerekir. Bu nedenle yaşam çevrelerinin de mesleği destekleyici yanı bulunur.

“Dijital deliller çok önemli”

Hayatımıza son yıllarda dahil olan kavramlar da ders programınızda yer alıyor. Örneğin dijital deliller, siber psikoloji...

Sosyal medya (Twitter, Facebook vb.) yeni olay yerleri. Gerek mağdur, gerekse şüpheli, hatta tanıklar hakkında pek çok bilgiye onların sayesinde ulaşılabiliyor. Bu nedenle dijital delillerin önemi çok büyük ve artık başarılı bir soruşturmanın vazgeçilmez ögesi.