Pazar Mars’ta pazar kahvaltısı

Mars’ta pazar kahvaltısı

16.12.2012 - 02:30 | Son Güncellenme:

Bilim kurgunun sevilen yazarlarından Isaac Asimov’un Vakıf Serisi’nde, kahramanımız uzun bir uzay yolculuğunun ardından geminin kapısında durur, derin bir soluk alır ve şöyle der: “Her gezegen farklı kokuyor”

Mars’ta pazar kahvaltısı

E lon Musk, 80 bin kişilik Dünya dışı ilk insan yerleşimini Mars’a kurma planıyla gündeme oturdu. Bir yandan da ağustosta yüzeye inen NASA’nın robot laboratuvarı Curiosity’den yeni veriler akıyor. Mars, uzay maceramızda yeniden yükselişte… Çok az bilimsel ve teknik bir merakla bile, evrende Dünya benzeri, solunabilir atmosferi olan başka bir gezegen hayal etmek kolaydır. Bu ilham verici ve kolaylaştırıcı bir düşünce. Özellikle sinema ve edebiyat için iyi olsa da, Mars’ta veya bizim gezegenin sadece
100 kilometre yukarısında bile, insan yaşamı makineler olmadan mümkün değil. Bunu bir şekilde okyanusa tüpsüz dalıp artık suyun altında yaşamaya karar vermek gibi düşünebiliriz. En basit kaynakların bile kısıtlı olduğu yabancı bir ortam. Etrafta, filmlerdeki gibi özel bir elbise olmadan el ele dolaşabileceğiniz Binbir Gece Masalları havasında mistik gezegenler pek yok.

Dünya dışında, kendi içinde
Bu yaz uzay açısından bir hayli hareketliydi zaten. Önce ABD’de bir sivil uzay şirketi olarak SpaceX ilk ticari uçuşunu başarıyla yapmıştı. Dünyada birçok özel turistik uzay şirketi kurulsa da, bu uçuş özel uzay şirketleri tarihinde bir ilk olmuştu. 26 Ağustos’ta ise NASA’nın üçüncü Mars robotu olan Curiosity (Merak) yüzeye başarılı bir şekilde inerek dolaşmaya başladı. Bir de taşıdığı özel mini laboratuvarda organik yaşam bulduğuna dair dedikodular yayılınca, büyük bir heyecan dalgası yarattı. Dünyanın sonunun geldiğine inananların had safhada olduğu böyle bir zamanda uzaya ilgi artışı pek anormal sayılmaz.
Mars’a ilişkin son bomba haberse SpaceX’in kurucusu genç milyarder Elon Musk’tan geldi. İngiltere’deki bir toplantıda Space.com sitesi editörüne konuşan Elon Musk, Mars’a insan götürmenin ötesinde, 80 bin kişilik bir kent kuracağını açıkladı. Bilet fiyatları bile belli oldu. 500 bin dolar verip Mars’a yerleşebileceksiniz. Şaka gibi duyulsa da adamlar çok ciddi.

Mars turistik bir tesis değil!
Mars’a ilk dünya dışı insan yerleşimi, medyatik açıdan çok ilgi çekici olsa da, çok zorlu ve acılı bir macera olacağı kesin. Mars veya daha uygun başka yakın gezegenler olsun -bilim adına, meraklı, paralı veya sponsorlu, her kimler olacaksa- tüm ilk Koloniciler; çok zorlu fiziksel, kültürel ve psikolojik ortamlara hazır olmalı. Öncelikle küçük bir kafestesiniz; dışarı çıktığınız anda kalan hayatınız, ana kabinden uzağa yetecek oksijen, yiyecek ve enerji kadar... Dünya gezegeni dışında sürekli insan yerleşimi, kimilerine göre uçuk bir fikir olabilir. İnsanın yaşamının geri kalanında biyolojik olarak içinde belirli bir zaman yaşayabileceği, tüm girdileri otomatik sağlayacak ve çıktıları dönüştürecek robotik kapsüllere hapsolmayı istemesi nasıl bir tercihtir? Bunun için gerekli mükemmel teknik işçiliği ve yüksek teknolojiyi Mars'ta birkaç on bin insanı makinelere bağlı yaşatmak için harcamaksa apayrı bir konu?
Şu anki uzay araçlarıyla Mars'a gidiş dönüş, iki yıldan fazla bir zaman alıyor. Bilet 500 bin dolar olarak açıklandı. Musk, bilet fiyatlarını pahalı bulanlara, “Miami’de bir villa almaktan daha ucuz” dedi. Mars emeklilik için iyi bir yer olmasa da, ABD’de başlayan ‘crowdsourcing’ denilen ortak fonlama-finansman modasına iyi bir örnek olabilir. Burada insanlar kendi beğenikleri projeleri ve ürünleri daha yatırım aşamasında satın alarak baştan destek veriyor. Yani 500 bin dolar verip gitmeseniz bile Mars’ta adınıza bir kabin satın alabilecek ve bunu bilimsel projelere bağışlayabiliyor olacaksınız.
Tüm teknik zorluklara rağmen Mars'a insan yerleşimi beni heyecanlandırıyor. Adamın kendi roket şirketi var, yaşı genç ve harcayabileceği milyarları var. Mars'a gömülmek mi istiyor, bunun için oraya bilim adamları gidip gelecek, bir yerleşim bölgesi mi kurulacak, daha iyi bir 'hayır işi' olmaz. Uzaya açılmak insanlığın binlerce yıldır süren kültürel dönüşümünün bir sonraki aşaması olabilir. Bundan bin yıl önce insanlar okyanusların ardında ölüler ülkesi olduğuna inanıyordu.
“Daha dünyada doğru dürüst yaşamayı beceremiyoruz” hamasetine girmeden, uzayda yaşamaya artan ilginin iyi sonuçlar getireceğine inananlardanım. Bilim insanları ve girişimciler ideallerine sarılmalı, insanı bu gezegenin ötesine taşıyabilmeli. Mars'a gitmek, kimilerine gereksiz ve lüks bir ukalalık gibi gelse de, Ay veya Mars, insanın bilmek ve bilim adında çoktan yerleşmiş olması gereken yerler. Orada şehir olmasa bile, bir bilim akademisi kurulmalı. Şimdiye kadar
yapmış olsaydık, Dünya’nın nasıl eşsiz bir yer olduğunu daha derin anlamış, kıymetini daha iyi biliyor olabilirdik.

Haberin Devamı

MARS EDEBİYATI
Mars, bilim kurgu edebiyatı ve sinemasına en çok konu olan gezegenlerin başında geliyor. Curiosity’nin indiği bölgeye Mars Yıllıkları romanının yazarı Ray Bradburry’nin isminin verilmesi bir yana, benim en beğendiğim Mars kitabı Kim Stanley Robinson’un Kızıl Mars’ı. İlginçtir yazarın güneş sisteminde insan yerleşimi temasını işleyen son romanı
‘2312’ yeni yayınlandı. Ama Mars edebiyatı denildiğinde Heinlien’ın Yaban Diyarlardaki Yabancı ile arıza bilimkurgucu Philip K. Dick’in Mars’ta Zaman Kayması ısrarla önerilir.

MARS’A GİTMEYİ PLANLAYAN İLK ‘RESMİ’ SİVİL

40 yaşındaki Elon Musk, liseye kadar Güney Afrika’da ırkçı çatışmaların arasında okudu. Üniversite için Kanada ve ABD’ye yerleşti. Bilgisayar uzmanıydı. İlk milyonlarını internet girişimlerinden kazandı. PayPal’ın ortakları arasındaydı. Sonra Tesla, SpaceX gibi şirketleri kurdu. “Iron Man” filmindeki Tony Starck karakterine ilham kaynağı oldu. SpaceX, uzaya ilk resmi uçuşu yapan özel şirket ünvanını aldı. ABD’de yaratıcı girişimciliğin yükselen ikonlarından biri olarak görülüyor. Fotoğrafta Musk, Başkan Obama’ya roket deneme üssünü gezdiriyor.

Haberin Devamı

TARİH

Aya son gidiş 40 yıl önce

Mars konusunu yazarken dikkatimi çekti. Bu ay insanoğlunun aya son insanlı uçuşu olan Apollo 17’nin, fırlatılışından beri 40 yıl olmuş. Aralık 1972’de üç kişilik mürettebatıyla aya inen son insanlar tam 12 gün sonra dünyaya geri dönmüşlerdi.

MERAKLI ROBOTLAR
NASA insanlı uçuşların maliyetlerinden boğulunca robot araçları keşfetti. 1997 yılında Pathfinder ile başlayan robot araç keşifleri Spirit ve Opportunity ile devam etti. NASA içinde minik bir toprak analiz laboratuvarına da sahip Curiosity’yi Mars’a başarıyla indirdi. NASA’dan bazı yetkililerin dünya tarih kitaplarını değiştirecek bulgulara ulaştık demesi bir heyecan yaratsa da, Mars’ta organik yaşam olduğuna dair net bir veri açıklanmadı. Bu arada Avrupa ve Çin de Mars için robot araç projeleri yürütüyor. Ama asıl eğlence kuşkusuz Google’ın sponsor olduğu özel girişimcilere açık, Ay’a robot indirme yarışı Google Lunar Xprize (googlelunarxprize.org). Otuzun üzerinde takım aya gidip gelecek roket ve yüzeyde ilerleyecek robot yarışına başlamış durumda.

Haberin Devamı

HABER

Apple yuvaya dönüyor!
Kurucusu Steve Jobs’un ölümünden sonra Apple şirketinin yeni CEO’su olan Tim Cook işleri sırtlamış görünüyor. Cook’un tamamen ABD’de üretilecek yeni bilgisayarlar için yatırım yapacaklarını açıklaması ilgiyle karşılandı.
Yerel donanım şirketleri bilgisayar üretimlerinin neredeyse tamamını Çin ve Uzakdoğu’ya kaydırmıştı. Şirketin, masaüstü modeli
Mac Pro’ları ABD’de üretmesi gündemde.

CIVILTILAR

* Napster zamanında korsan MP3’e karşı radikal çıkışıyla bilinen Metallica grubu, müzik şirketi Spotify ile anlaştı. Napster’ı kuran Sean Parker’ın da Spotify ile sosyal müzik konusunda işbirliğini açıklanması manidar oldu.
* Robotlar için uygulama dükkanı açıldı. Grishin Robotics adındaki şirket robotlara yeni yetenekler kazandıracak uygulamaları indirebileceğiniz App Store benzeri dükkanıyla ilgi görüyor.

Haberin Devamı

MİNİ İNCELEME

Mini galaksi

Telefonları pantOlon cebinde taşıyan bir vatanın evlatları dev ekranlara ne kadar alıştı! Tamam 4.8 inçlik Samsung Galaxy S3, on milyonlarca satışıyla kullanıcıların gözdesi olabilir, ama taşıma alışkanlıklarını zorladığı bir gerçek. Çözüm gecikmedi, Galaxy S3 mini. Yuvarlak hatlarıyla ve Super AMOLED 4 inçlik ekranıyla ele çok iyi oturan bir ürün. Hafif ve ergonomik tasarım çok rahat bir kullanım sunuyor. Son sürüm Android sistemi 1 Ghz çift çekirdekli işlemci,
1 GB RAM ve 16 GB dahili bellekle performansı beklentileri rahatlıkla karşılıyor. 1,000 TL satış fiyatıyla Türkiye’de de satışa çıktı.

iPHONE 5 geldi!
Akıllı telefon kullanıcılarının merakla beklediği ürünlerden Apple’ın iPhone 5 telefonu duyuruluşunun ardından bu hafta Türkiye’de resmen satışa çıktı. Operatörlerin peşin ve kontratlı modellerle satışa çıkardığı iPhone 5’in fiyatı 2.140 liradan başlıyor. Ürünün öne çıkan özelliği ekranın büyütülerek 4 inç haline gelmesi. Ağırlığı 20 gram azalırken, RAM ve işlemci hızı artırıldı. Şarj kablosunun da değiştiğini ekleyelim. Turkcell’in 24 aylık kontratlı fiyatları
113 TL’den başlarken Avea’da tarifeye en az 58 TL ekleyerek iPhone 5 alınabiliyor.

Haberin Devamı

Mars’ta pazar kahvaltısı

YENİ

Akıllı ve bükülebilir
Dokunmatik ekranlar cep telefonlarında devrim yarattı. Ancak teknoloji şirketleri şimdiden bir sonraki büyük gelişme ne olacak diye soruyor. Cevap bu olabilir mi? Esnek ekranlar.
Wall Street Journal’ın haberine göre Samsung önümüzdeki yılın ilk yarısında esnek ekranlı ilk akıllı telefonları çıkaracak.