Podyumlarda bir engel daha aşıldı

John Galliano bundan tam 10 yıl önce ilkbahar/yaz koleksiyonunu “Her şey ve herkes güzeldir” temasıyla tanıtarak defilesine süpermodeller yerine çok uzun, çok kısa, aşırı zayıf ya da aşırı şişman “gerçek insan”ları çıkarmıştı. Gerçi o günler için oldukça radikal olan bu hareketi, tasarımcının Yahudi karşıtı ırkçı sözleri izledi ve Galliano’nun ayrımcılıklara karşı duruşunu sorgulamamıza sebep oldu ama defile moda dünyasındaki bazı taşları yerinden oynattı.

Meydan okuyan bir model

Şimdilerde ise idealize edilen güzellik normlarını sorgulatacak daha güçlü gelişmeler oluyor, kusursuz bir fiziğe sahip olmayan modellerin yanı sıra engelliler de podyuma diğer modellerle birlikte çıkıyor. Geçtiğimiz hafta bunlardan en çok konuşulanı Madeline Stuart oldu ve 18 yaşındaki down sendromlu modelin önümüzdeki günlerde New York Moda Haftası kapsamında düzenlenecek FTL MODA defilesinde podyuma çıkacağı açıklandı.

450 binden fazla beğeni alan Facebook sayfasında “Modellik yapmam toplumun down sendromlu insanlara bakışının değişmesine yardımcı olacak” diyen Madeline’in başarısı aslında annesi Roseanne Stuart’ın sözlerinde saklı: “Maddy gibi insanlar dışarı çıkıp kendilerini oldukları gibi gösterdikçe farkındalık artacak ve kimse kendisini başkalarının düşünceleriyle sınırlandırmak zorunda kalmayacak.”

Engellerle savaşıp moda dünyasına ilham veren tek isim Madeline Stuart değil elbette. Deri hastalığı vitiligoya sahip model Winnie Harlow bir süredir pek çok markanın kampanyasında ve dergi çekimlerinde kusursuz cilt takıntısına meydan okuyor. Asıl adı Chantalle Brown-Young olan 21 yaşındaki modele duyulan hayranlık öyle büyük ki sosyal medyada makyaj hileleriyle onun görüntüsünü taklit edip fotoğraf paylaşanlar bile var. Dört yaşından beri bu hastalıkla yaşayan Harlow’a göre hayatı boyunca yaşadığı asıl sorun cildinden ziyade insanların ona cildi yüzünden yaklaşımları olmuş.

Dermokozmetik markası Vichy’nin reklam yüzü, Güney Afrikalı albino model Thando Hopa, Alexander McQueen ve Givenchy’nin kampanyaları için poz vererek büyük başarı yakalayan albino Shaun Ross, sağ bacağını Afganistan’da, bir bombalamanın ardından kaybetmesine rağmen pek çok kez New York Moda Haftası podyumunda yürüyen Alex Minsky, tekerlekli sandalyesinin üzerinde Diesel kampanyasına çıkan Jillian Mercado da engel tanımayıp moda dünyasının bariyerlerini yıkan diğer ünlü isimler.

Kıyafetler yok, gerçekler var

Kadınları hem duygusal hem de fiziksel olarak soyan “I Am What’s Underneath” de gerçek güzelliğin ne olduğunu sorgulamayı sevenlerin hoşuna gidecek bir proje. “Zaman, kendi hikayenle dünyaya ilham verme zamanı. Yapay görünümler yok, photoshop yok, yargılama yok. Herkes gerçek güzelliğin ne olduğuna kendisi karar verecek, kimliğini cesurca ortaya koyacak” diyerek bir dizi viral video kaydeden StyleLikeU ekibi, çekmek istedikleri belgesel için Kickstarter’da fon açarak bağış topladı.

Videolara konuk olan kadınlar her yeni konu başlığı ve soruyla birlikte üzerlerindeki bir parçayı çıkarıyor. Yani içlerini değil, dışlarını da açıyorlar. Yere atılan her kıyafetle birlikte yeni bir gerçek açığa çıkıyor. Yeme bozuklukları, madde bağımlılıkları, depresyonlar, yaş krizleri, cinsiyet karmaşaları, kültürel koşullanmaların getirdikleri... Biri “Siyahtım, albinoydum, eşcinseldim. Ahh bilseniz, bütün bunlar ne demekti. Ama kendimi kaybetmedim” diye anlatırken gözyaşı dökmemek zor. Uzun metrajlı belgesel tamamlanana kadar, kısa videoları da izlemenizi öneririm.