Pazar "UFO’ların hepsi aynı gezegenden gelmiyor"

"UFO’ların hepsi aynı gezegenden gelmiyor"

29.06.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:

"UFO’ların hepsi aynı gezegenden gelmiyor"

UFO’ların hepsi aynı gezegenden gelmiyor



     

     Sirius Uzay Bilimleri Araştırma Merkezi’nin Uluslararası UFO Müzesi’nde yer alan, uzaylıların varlığına ilişkin kanıtlar yakında dev bir TIR’la Anadolu turuna çıkarılacak. İki ayda 55 il ve ilçeyi gezecek olan TIR, 2 Temmuz’da Fatih Sultan Mehmet Köprüsü yakınından yola koyulacak. Hareket tarihi olarak 2 Temmuz’un seçilmesinin nedeni o günün Dünya UFO Günü olması.
     Araştırma merkezinin başkanı Haktan Akdoğan, bu gezici müze fikrinin nasıl oluştuğunu anlattı.
     
     Bizimki dünyanın dördüncü büyük UFO müzesi. Ama Türkiye’nin her yöresinden insanlarımız bu müzeye gelemiyor. Bu yüzden bu projeyi geliştirdik. "İnsanlar buraya gelemiyorsa biz onlara gidelim" dedik. Eski çağdan günümüze UFO bilgilerimizi paylaşalım istedik. Bu, Türkiye’de ilk defa yapılıyor. Geliştirmeyi de düşünüyoruz.
     
     Ulaşım kolaylığı göz önüne alındı. Mesele Karadeniz’de çok fazla bölgeye giremiyoruz. Yollar çok virajlı çünkü. Ama Türkiye’nin yedi bölgesinden il seçmeye özen gösterdik.
     
     Evet ama özellikle görülmüş olanları seçmedik. Düşündük sadece. Mesela Adıyaman’da yedi jandarma eri ve üç köy korucusu çok net görmüşlerdi. Oraya da uğrayacağız. Uşak, Afyon var. Oralarda da görüldü.
     
     Tabii. Hem bilgileri paylaşacağız hem de belgesel çekmeyi düşünüyoruz. Orada deneyimleri olan arkadaşlar varsa, fotoğraf falan çekmişlerse bizimle görüşmelerini çok isterim. Belki onları da literatüre katarız. Çünkü Anadolu’da çok gizemli olaylar oluyor ama oradakiler buraya ulaşamıyor.
     
     Tabii. En büyüklerinden. 14 metre. Müzedeki bilgilerin hepsi ve maketler olacak. Ayrıca müzede yer vermediğimiz video görüntüleri de olacak. Bunları yapmak kolay değil tabii. TIR, içine yapılan masraflar, buradan götürülecek ekip: O yüzden 1 milyon lira gibi sembolik bir gezme ücreti alacağız. Para alıyoruz çünkü almazsak aşırı kalabalık olabilir.
     
     İki senedir. Türkiye çıkışlı bir etkinlik bu. Bir tarih saptamamız gerekiyordu. UFO Günü’nün başlangıcı olarak Rosewell olayını baz aldık. Çünkü çok önemli bir olaydır bu. O gün dünyaya bir uçan daire düştü. Orada bulunan bir uzaylıya otopsi yapılmıştı. Çok önemli bir gelişmedir bu.
     
     "Tarabya’dayken UFO, 200 metre önümden geçti"
     Her olayda karşı görüş her zaman vardır. Olayı örtbas etmek isteyenler de vardır. Ama Rosewell olayı çok somuttur. Birçok belgesel yapıldı, askeri ve sivil birçok insan açıklamada bulundu. Bizce kesinlikle ispatlandı.
     
     19 yaşımdan beri. Çocukluğumda "Uzay Yolu" dizisini merakla izlerdim. O zaman 8-9 yaşlarındaydım. 19 yaşında Amerika’ya gittiğim zaman orada bu konuyla çok ilgilenildiğini gördüm ve araştırmalara yoğun bir şekilde katılmaya karar verdim.
     
     İki gözlemim oldu. Biri Amerika’da 10 saniye kadar. Bir de Tarabya’da evimizin terasında kız arkadaşımla gördük. O olay 30-40 saniye kadar sürdü. 200 metre önüme kadar geldi. Her taraf gündüz gibi aydınlandı. Sonra da kayboldu.
     
     İzledim ama beğenmedim. Bence çok kötü bir filmdi. Bir kere ekin çemberleri fenomenine hiç değinmemiş. UFO’lar geliyor sonra da gidiyor. Çok havada kalıyor. Ama şekillerin gerçeklik payı var. Hollywood uzaylıları hep korkutucu bir şekilde işliyor. Bir tek "E.T." ve "Temas" güzel mesajlar veren filmlerdi. Genelde korkutmaya yönelik filmler yapıyorlar.
     
     Tabii, tabii. Her şey de yalan diyemeyiz.
     
     Aslında öyle değil. Küp, üçgen, puro şeklinde de uçan daireler var. Genelde filmlerde öyle işlendiği için insanların bilinç altında yuvarlak kalmış. Sonuçta bu araçların hepsi aynı gezegenden gelmiyor. Bizden ileri uygarlıklar olduğu gibi bizden geri de çok uygarlık var. Biz nasıl Ay’a araştırmaya gidiyorsak, onlar da buraya geliyorlar.
     
     Rosewell olayındaki uzaylı da öyleydi, diğer görüntülenenler de öyle. Bu da insanların detaylı bilgiye sahip olmamalarından kaynaklanıyor. Koca kafalı ve çekik gözlülerin haricinde maketlerini yapmaya çalıştığımız başka formlar da var. Mesela sürüngene benzeyenler ya da bize benzeyenler. Yakın gözlem raporlarına göre dünyada 80-90’a yakın tür var.
     

Yazarlar