Pazar "Yabancı şefin kavrulmuş kıymayla yaptığı dolmayı servise sunmadık "

"Yabancı şefin kavrulmuş kıymayla yaptığı dolmayı servise sunmadık "

05.12.2004 - 00:00 | Son Güncellenme:

Swissotel İstanbulda şef Christopher Peachle birlikte çalışan Cengiz Çetin: "Bir mantı, bir suböreği bizim yemeklerimiz. Yabancı şefler bunları bizim gibi yapamaz ya da bizim sunduğumuz gibi sunamazlar"

Yabancı şefin kavrulmuş kıymayla yaptığı dolmayı servise sunmadık

Cengiz Çetin Swissotel İstanbulda aşçıbaşı. Şef Christopher Peach ile birlikte çalışıyor. Birçok kez çeşitli ülkelerde Türk mutfağı tanıtımlarına katılan 45 yaşındaki aşçıbaşı Türkiyedeki yabancı şefleri, Türk aşçıbaşı olarak Türk yemekleri ve müşterileri hakkında onlara nasıl yardım ettiğini anlatıyor. Buradaki yabancı şefler için de başarılı bir Türk aşçıbaşının olması iyi oluyor. Birlikte çalıştığınız elemanlara da güven geliyor. Yani hem elemanlarla anlaşmak açısından hem de Türk yemeklerinin daha doğru dürüst yapılmasını sağlamak açısından... Bir yabancı şef sağ kolu olarak neden sizi, bir Türk aşçıbaşıyı seçiyor? "Mutfaktaki Türklerin her şeye mutlaka bir cevabı oluyor" Yeni gelen yabancı şef bir kere marketi bilmiyor. Türklerin neleri sevdiğini, Türk müşterilerin nelerden hoşlandığını anlatıyorsunuz. Burada yapılan her yemekte, ya garnitüründe ya sosunda mutlaka buradaki Türklerin bir etkisi oluyor. Şefe "Yemeği zencefile buladın ama bizimkiler sevmez" gibi tavsiyeler veriyor musunuz? Bir mantı, bir suböreği tabii ki bizim yemeklerimiz ve bizim gibi yapamazlar ya da bizim sunduğumuz gibi sunamazlar. Bunlar özel yemekler. Mesela bir Avrupalı şef vardı. Bir kere dolma yapmıştı, kavrulmuş kıymadan dolma doldurdu. Olmaz ki. Biz bunu servise vermedik. Ama haklarını vermek lazım, biz yabancılardan çok şey öğrendik. Zeytinyağlarını, neyle ne kullanacağımızı, hangi malzemelerle aslında neler yapılabileceğini öğrettiler. Mesela biz daha önceleri patlıcanları tava yapardık biliyorsunuz, onlar ızgarasını öğrettiler. Hem yemeklerde hem salatalarda hem soğuk garnitür olarak kullanılabileceğini gösterdiler. Özellikle bizim yemeklerimizde çok katkınız oluyordur... Yabancı çalışanlar çok daha olumlu yaklaşıyorlar. Türklerle ise şöyle şeyler oluyor: Mesela "Git üst kattakilere yardım et" diyorsunuz, "Ben baktım gerek yok" diyor ya da 10 kilo soğan soymasını istediğinizde "Bu kadar fazla değil mi?" diye cevap veriyor. Bize mutfaktaki yabancı çalışanlarla Türk çalışanlar arasındaki farkı anlatabilir misiniz? Tavırlarında, çalışma güçlerinde farklılıklar oluyor mu? Evet. Ama yabancılar verdiğiniz işi soru sormadan yaparlar. Yani üst kata çıkılacaksa gider bakar. Ama bizimkiler de çalışmaya dayanıklılık açısından onlardan daha iyiler. Yani her şeye bir cevapları var...