Kültür Sanat Cık, cık, cık...

Cık, cık, cık...

16.01.1998 - 00:00 | Son Güncellenme:

Cık, cık, cık...

Cık, cık, cık...

Nerede iktidar orada entrika... Politikanın değişmez kuralı iktidarı elde etmek ya da elde tutmak için birilerinin kuyusunu kazmaktır. Bu çirkin mücadeleyi beyazperdede izleyip dürüst ve sade yurttaşlar olmakla övünmeye, gözünü kan ve hırs bürümüş adamlara "Cık, cık, cık" söylenip sinemadan çıkmaya hiçbir itirazım yok. Bir de gözyaşartıcı kahramanlık ve yurtseverlik numaraları çekmeseler...
"Beyaz Saray'da Cinayet", adı üstüne, dünyanın en iyi korunan yapılarından biri sayılan, ABD başkanlık konutunda, 25 yaşında, sarışın ve pek güzel bir elemanın öldürülmesiyle başlıyor. Gizli Servis'in hiç hoşlanmamasına karşın Washington polisinden bir dedektif olayı araştırmakla görevlendirilir. Olimpiyatlarda atıcılık dalında altın madalya kazanmış bir ajan da yanına verilir. Kuşkuların başkan ve oğlu arasında bir metres rekabeti üzerinde yoğunlaştığı ilk bir saatlik sürede düzeyli bir gerilim yaratılabilmiş. Robotsu bir ciddiyete sahip Gizli Servis ajanları yanında Detektif Harlan Regis'in ipleri gevşek kukla gibi oyununa karşın ilginizi yitirmeden bir saat geçirebilirsiniz.
Gelin görün ki filmin finali tam bir curcuna. Aksayan bir aksiyon, antika bir entrika ve kahreden kahramanlık gösterisiyle senaryoyu berbat ediyor. Gizli servis ajanı Nina Chance takım ruhuna ihanet edip Olimpiyatlardaki gibi (!) tek tabanca takılmaya karar vermese ABD Kuzey Kore'ye saldırack, Çin de yavru vatanı üstüne kol kanat gerecekti... Al sana hiç yoktan bir Üçüncü Dünya Savaşı!
Cık, cık, cık... Gözünü para bürümüş bu adamların, akıllarına ne gelse senaryo yazıp film çekiyorlar.
"Beyaz Saray'da Cinayet" - Yönetmen: Dwight Little / Görüntü: Steven Bernstein / Senaryo: Wayne Beach, David Hodgin / Müzik: Christopher Young / Oyuncular: Wesley Snipes (Harlan Regis), Diane Lane (Nina Chance), Alan Alda (Alvin Jordan), Daniel Benzali (Nick Spikings).