Kültür Sanat Geçmişten günümüze blues yolculuğu

Geçmişten günümüze blues yolculuğu

05.08.2000 - 00:00 | Son Güncellenme:

Geçmişten günümüze blues yolculuğu

Geçmişten günümüze blues yolculuğu


B.B. King ve Eric Clapton’ın ortak albümü “Riding With The Kings",usta gitaristlerin otuz yıllık dostluklarını yarım yüzyıllık bir blues yolculuğu ile perçinliyor


       Eric Clapton ve B.B. King, blues gitarın yaşayan iki ustası. Tanışmaları çok eskiye, 1967 yılına kadar uzanıyor. New York’un ünlü kafelerinden biri olan “Au Go Goöda rastlıyorlar birbirlerine. İkisi de o yıl kurulan Al Cooper’ın caz rock grubu “Blood Sweat & Tears"ı dinlemeyi tasarlayıp gelmişler kulübe. Bu rastlantının ardından, dostluk köprüleri kuruluyor. Çeşitli vesilelerle birlikte çalıyorlar. Ancak bu tanışma, 2000 yılına kadar ortak bir projeye, albüme dönüşmüyor. Bu yılın ilk aylarında iki müzisyen bir stüdyo albümünün kayıtlarına giriyorlar. Ortaya sonunda, geçen haftalarda yayınlanan “Riding With The Kings" albümü çıkıyor. İkili, yarım yüzyıl önceden bugüne uzanan bir blues yolculuğu gerçekleştirmiş. Ama, günün ruhundan, nabzından kıyasıya yararlanarak.

       Dehalar bir arada
       B. B. King, elli yıldır blues ortamını etkileyen, yenileyen bir müzisyen, besteci ve şarkıcı. Eric Clapton ise 60’lı yılların ilk yarısıyla birlikte, Britanya’da yükselen “beyaz bluesöun yaşayan en önemli dehalarından. B. B. King, blues’un farklı kulvarları arasında köprüler kurup, dramatik şarkı söyleme tarzı ve özel gitar çalış stiliyle blues tarihine sayısız yenilikler taşıyan bir blues geleneğinin yaratıcılarından. Clapton ise uzman bir blues yorumcusu değil. Kendine ait blues stilini devamlı yenileyen bir isim. Uzun yıllardır blues köklü bir rock müzisyeni de olan Clapton, bu alanda 1992’deki “Unplugged" albümüyle satış rekorları kırsa da, bu albümün hemen ardından “From The Cradle" adlı has bir blues standartına dönebilmişti.
       “Riding With The Kings" albümünün prodüksiyonunu da yapan Clapton, çalışmaya dair iki farklı fikir oluşturmuş. Bunlardan biri, albüme unplugged parçalar da katmak, çünkü B. B. King’in akustik gitar da çalmasını düşünmüş. Diğer ana fikir de, bazı eski blues’ları daha modern materyallerle kaynaştırmak. Albümde bu fikirler hayata geçmiş.
       Albüme adını veren “Riding With The Kings", 1980 başlarında hit olan bir John Hiatt bestesi. B. B. King’in albümde yer alan dört bestesi 50’li ve 60’lı yılların hitleri. “Ten Long Years", “Three O’Clock Blues" ve “Days of Old" adlı King besteleri, apayrı bir müzikal kimliğe bürünmüşler.
       İki parça dışında, tüm şarkıları King ve Clapton birlikte söylüyorlar. Apayrı kişilikleri olan bu iki ses, parçalara yepyeni bir blues tadı kazandırmış. Albümde altı çizilmesi gereken iki süper yorumsa “Key To The Highway" ve “Warried Life Blues". Bu albümün son parçası “Come Rain Or Come Shineöda değerli müzisyenimiz Arif Mardin’in yaylılar için yaptığı düzenleme ve orkestrasyon büyüleyici güzellikte. Çok özel yorumlanan bu şarkıyı ilk olarak, 1959’da Ray Charles popülerleştirmişti.
       Blues ve R & B’u sevenler için kaçırılmayacak bir albüm. Bu müziklerin geçmişiyle bugünü arasında modern bir köprü kurulmuş. King ve Clapton’un bile ömür boyu zor ulaşacağı bir zirve yakalanan.