İstanbul Contrast

Dice Kayek imzasının yaratıcıları Ece ve Ayşe Ege kardeşlerin daha önce Paris’te sergiledikleri "İstanbul Contrast" sergisi İstanbul Moda Haftası kapsamında, İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı, İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçı Birlikleri ve İstanbul Moda Akademisi’nin desteğiyle İstanbul Modern’de açıldı.

İstanbul’un zıtlıklarından oluşan 26 tasarımın yer aldığı sergide, her kıyafet İstanbul’un değişik bir yüzünü ya da mekanını sembolize ediyor. Sergide Dolmabahçe Sarayı Kış Bahçesi’nin büyülü güzelliği, dantellerle bezenmiş bir kıyafette, Galata Köprüsü’nün ferforjeleri metal parçalarla işlenmiş bir başka siluette, Ayasofya’nın 160 yıl sonra ortaya çıkarılan kanatlı meleği Cebrail ise antika taşlardan hazırlanmış şekilde karşımıza çıkıyor. Tasarımlar Kubbe, Kumru, Lokum, Galata, Topkapı, Lale, Kaftan, İstanbul Modern, Boğaziçi ve Ayasofya gibi isimlerle tasarlandığı mekan ya da alanın ismini alıyor. 18 yıl önce tasarımlarıyla moda macerasına atılan kardeşlerin sergisi Perşembe günleri ücretsiz olmak üzere 19 Eylül’e kadar açık kalacak.

Ahenge övgüdür
Serginin açılışı öncesi İstanbul Modern Sinema Salonu’nda düzenlenen basın toplantısında konuşan Dice Kayek’in tasarımcılarından Ece Ege, İstanbul’un her zaman kendileri için eşsiz bir esin kaynağı olduğunu belirterek, "Bu güzel kente ithaf ettiğimiz ’İstanbul Contrast’ sergisi için, İstanbul’un barındırdığı o muhteşem zıtlıklarla, hayret ve heyecan uyandıran ahengini giysilerle yorumladık. Tarihe salınan köklerinden, geleceğe uzanan modernizmine, mimarisinden tatlarına, kokularından Boğaziçi’nin o göz alıcı ışıltısına, eskiyle yeniyi birbirine bağlayan kaotik ama bir o kadar da dengeli, birbirinden farklı kültürleri barındıran bu büyülü şehri, özel tasarımlarla imgeledik. Her giysi İstanbul’un farklı bir yüzünü yansıtıyor. İstanbul Contrast, bu ahenge övgüdür" dedi.

Terzilerin parmakları patladı
Dice Kayek tasarımcılarından Ayşe Ege emeği geçen herkese teşekkür ederek, "Bu tasarımların hazırlanması ekibimizin uzun soluklu çalışmalarıyla gerçekleştirildi. Bu tasarımları oluştururken terzilerimizin parmakları patladı. Hepsi parmaklarında bantlarla geziyor ama ortaya o kadar güzel şeyler çıktı ki değdi" dedi.

İstanbul kültür ve modanın başkenti
2010 yılı Avrupa Kültür Başkenti İstanbul’un aynı zamanda dünya moda merkezlerinden biri olması için emek veren değerli sanatçılara, giyim sektörünün ilgili tüm kişi ve kuruluşlarına teşekkür eden İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Yürütme Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç ise, "İstanbul Fashion Week 2010 etkinlikleriyle eş zamanlı olarak şehrimizde gerçekleştirilen ’İstanbul Contrast’ sergisinin, İstanbul’un uluslararası moda-tasarım merkezi olarak konumlandırılmasında önemli katkısı olacağına yürekten inanıyorum. İstanbul’un farklılıklarından ve simgelerinden ilham alan bu etkileyici moda-tasarım sergisinin, Ajansımızın katkılarıyla İstanbul’da gerçekleştirilmiş olmasından dolayı gurur duyuyorum" dedi.

İlk kısa süreli sergi
İstanbul Modern Yönetim Kurulu Başkanı Oya Eczacıbaşı da Dice Kayek markasının yaratıcıları Ece ve Ayşe Ege’nin İstanbul’un kültürel farklılıklarını simgeleyen tasarımlarından oluşan ’İstanbul Contrast’ sergisinin müzede açılan ilk kısa süreli sergi olduğunu belirterek, şunları söyledi: "İstanbul Contrast, İstanbul Modern’in çağdaş sanatın disiplinlerarası kimliğine açık, farklı düşünce ve ifade tarzlarını bir araya getiren sergileme anlayışının bir parçası olarak, ana sergi alanları dışında kısa süreli olarak açılan ilk sergimiz olma özelliğini taşıyor. Müzenin çeşitli alanlarında, farklı disiplinlerdeki etkinliklere ev sahipliği yaparak, yaratıcılığı, çeşitliliği, yeni fikirleri ve yaklaşımları daha geniş bir yelpazede izleyiciyi sunmayı amaçlıyoruz. Bu sayede hem farklı sanatçı projelerine hem de çağdaş sanattaki güncel dönüşümlere yer vermiş olacağız."

Gurur duyuyoruz
İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Yönetim Kurulu Başkanı Hikmet Tanrıverdi bu yıl üçüncü kez düzenlenecek olan İstanbul Fashion Week ile İstanbul’u dünyanın önde gelen moda merkezlerinden biri olarak görmek istediklerini söyledi. Hikmet Tanrıverdi, İTKİB olarak modanın tüm unsurlarını barındıran yemyeşil bir orman yaratmak istediklerini belirterek, "İstanbul Contrast ile şehrimizin farklı yüzlerini tüm dünyaya sergileyen Ayşe ve Ece Ege ile gurur duyuyoruz. Hüseyin Çağlayan’ın sergisinden sonra moda ve sanatın ayrılmaz bir bütün olduğunu gözler önüne seren sergi 19 Eylül’e dek devam edecek ve tıpkı Hüseyin Çağlayan sergisinde olduğu gibi ülkemizin yıldızını parlatmaya devam edecek" diye konuştu.

Yerebatan Sarnıcı konseptli
Sergi, tasarımcı Arik Levy’nin Dice Kayek için özel olarak tasarladığı "LogForest" enstalasyonu ve ses kompozitörü Leon Milo ile birlikte gerçekleştirdiği ses efektleri ile de dikkat çekiyor. Dice Kayek’in tasarımları, Levy ve Milo’nun yorumuyla, Yerebatan Sarnıcı’nı yaşatan sesler, gölgeler ve sütunlar eşliğinde sanat ve modaseverlerin karşısına çıkıyor.

Her birini Elif Şafak yorumladı
İstanbul Contrast için hazırlanan katalogda sergide yer alan her bir temayı kısa metinlerle anlatan Elif Şafak, sergi alanını gezen ziyaretçilerin, özellikle de İstanbul’u tanımayan yabancı ziyaretçilerin hayal güçlerini besliyor. Şafak, sergi girişinde ziyaretçileri karşılayan yazısında, "çelişkiler yumağı" olarak nitelendirdiği yedi tepeli şehri şöyle anlatıyor: "Renkleri, sokakları, insanları ve beklenmedik sentezleriyle İstanbul, sanat ve sanatçılar için sonsuz bir ilham kaynağıdır. Çelişkiler yumağıdır. Osmanlı’dan bu yana isabetle adlandırıldığı üzre, Şehr-i şehri İstanbul’dur o; bir dişi şehir, bir dişi muammadır. Dice Kayek sergisi bu şehrin ruhunu, kadınsılığını, karmaşasını ve sonsuz yaratıcılığını gözler önüne seriyor."