05.02.2008 - 00:00 | Son Güncellenme:
Gerekçe olaraksa Doğan Kitap'ın da yazar adına ödül vermesi gösterildi.
İlki 19 Nisan 2007'de İpek Çalışlar'a verilen Duygu Asena Ödülü, Uluslararası PEN Türkiye Merkezi'nin Mayıs 2007'de göreve gelen Tarık Günersel başkanlığındaki yeni yönetim kurulunun kararıyla kaldırıldı. Günersel, ödülü kaldırma gerekçesi olarak "Doğan Kitap'ın da Asena adına bir ödül vermesini ve kendilerinin önceliği kurucuları Halide Edip'e tanımalarını" gösterdi.
Duygu Asena'nın kız kardeşi İnci Asena, Nobel Ödüllü yazar Orhan Pamuk, Prof. Nazan Aksoy, gazeteci-yazar Emel Armutçu, Prof. Dr. Fatmagül Berktay, Prof. Dr. Oya Köymen, Prof. Dr. Şirin Tekeli, yazar Serpil Gülgûn ve PEN Türkiye Merkezi Başkanı Vecdi Sayar'dan oluşan ödül jürisi, Duygu Asena Ödülü'nün ilkine "Latife Hanım" adlı kitabıyla İpek Çalışlar'ı değer gördü.
Çalışlar'a ödülün verilmesinin ardından 6 Mayıs 2007'de toplanan Uluslarası PEN Türkiye Merkezi'nin genel kurulunda yapılan oylama sonucu başkanlığa Tarık Günersel getirildi. Yönetim değişikliğinden sonra Günersel'i telefonla arayan İnci Asena, ödülün kaldırıldığını bu konuşma sırasında öğrendiğini söyleyerek şu açıklamayı yaptı:
"Başarı dileklerimi sunmak ve ödülün teknik ayrıntılarını konuşmak için telefon ettiğimde Tarık Günersel, Duygu Asena Ödülü'nü kaldırdıklarını söyledi. Ne bir gerekçe gösterildi ne kardeşi olarak bana ne de ilgili öteki kişilere ve kamuya bir açıklama yapıldı."
Bugüne kadar herhangi bir gelişme olmaması üzerine PEN üyeliğinden istifa etme kararı aldığını, bunu Uluslararası PEN'in Genel Merkezi'yle de paylaştığını söyleyen Asena şöyle devam eti: "PEN Türkiye Merkezi'ne önceki gün bir e-mail atıp bu anlaşılamaz ve açıklanamaz davranışlarıyla gösterdikleri hem kurumsal hem insani duyarsızlık karşısında, adımın kendileriyle aynı çatı altında anılmasını istemediğim için istifa ettiğimi bildirdim."'Bu saygısızlığı affedemiyorum'
Uluslararası PEN Türkiye Merkezi'nin eski başkanı Vecdi Sayar, yeni başkan Tarık Günersel ve PEN Türkiye Kadın Yazarlar Komitesi Başkanı Müge İplikçi konuyla ilgili şu değerlendirmeleri yaptılar:Vecdi Sayar
Eski PEN Türkiye Başkanı
Duygu Asena, gerek gazeteci kimliği ile gerek edebiyatçı kimliğiyle tanınan, edebiyatın yanı sıra "ifade özgürlüğü" alanında da ciddi katkıları olmuş bir yazarımızdı. Bir dönem, PEN Türkiye Merkezi Yönetim Kurulu üyeliği de yaptı. Adına düzenlenen ödülü kaldırarak anısına yapılan bu saygısızlığı affedemiyorum. Asena'ya itiraz eden 'seçkin' yazarlarımızın 'kadının insan hakları' konusunda onun kadar çaba göstermiş olmalarını dilerdim.
2006'da değerli üyemiz Duygu Asena'nın vefatı üzerine duyarlı davranan önceki PEN yönetimi anlamlı bir ödül koymuştu. 2007 yazında Doğan Kitapçılık Duygu Asena adına güzel bir ödül süreci başlattı. Halide Edip Adıvar, PEN Türkiye Merkezi'nin 1950'deki kurucu başkanı. Yeni PEN yönetimi Adıvar'a şükran ifadesi olarak uluslararası bir onur ödülü süreci başlatmış bulunuyor. Böylece iki değerimiz de saygıyla selamlanmış oluyor. Kadın hakları ödülü ile roman ödülü farklı vurgular taşıyor. Ama gerek Adıvar gerekse Asena her iki alanda da önemli. Adıvar'a kurucumuz olması bakımından öncelik tanınması anlaşılabilir, sanırım. Duygu Asena'yı saygı ve etkinlikle anmaya devam edeceğiz.
PEN Kadın Yazarlar Komitesi Başkanı
Eylül ayından bu yana PEN Kadın Yazarlar Komitesi başkanlığını yapıyorum. PEN Yönetim Kurulu'nun Duygu Asena Ödülü ile ilgili almış olduğu kararı Milliyet'ten öğrendim... Kanımca sorulması gereken asıl soru şudur: Edebiyat ve kültür alanında demokrasi, eşit haklar, düşünce özgürlüğü savunuculuğunu bugünün çetrefil koşulları altında içtenlikle yapabilecek miyiz? Halide Edip Adıvar Roman Ödülü'nün varlığı, Duygu Asena için konulmuş olan bir ödüle denk getirilemeyecek bir alanı işaret eder. Her iki yazarın anısını canlı tutmak PEN'in günümüz işlevselliğine katsa katsa renk katar ve kanımca yaşamın katmanlılığına işaret eder.