Sabır sanatı

İngiliz ekonomi gazetesi Financial Times (FT), Sakıp Sabancı’nın vefatının 10. yıldönümü için sanatçı Kutluğ Ataman tarafından yapılan ‘Sakıp Sabancı Portresi’ eserinin Royal Academy of Arts’ın 2016 Yaz Sergisi’ne davet edilmesi vesilesiyle Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı’yı sayfalarına taşıdı.
‘Sanat koleksiyoncusu Güler Sabancı, Boğaz’ın üstünde köprüler kuruyor’ başlıklı Rachel Spence imzalı yazıda, “16.5 milyar dolarlık aile işini yönetirken Türkiye’de sanatı ve hayırseverliği de destekleyen koleksiyoncu ile tanışın” denildi.
Güler Sabancı’nın Forbes dergisinin 2016 sıralamasında dünyanın en güçlü 64. kadını seçildiğini hatırlatan yazıda şu ifadeler yer aldı:

“O, 2015 yılında tahmini 16.5 milyar dolar cirosu ile Türkiye’nin ikinci büyük holdingi olan Sabancı Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı. Ama Sabancı daima yukarı tırmandı. 1955 doğumlu. 23 yaşında şirket için çalışmaya başladı. 2004 yılında amcası Sakıp Sabancı’nın ardından yönetimi devraldı. “Onunla tam 27 sene çalıştım” diyor. “O benim mentorum, benim patronumdu.” O aynı zamanda bir hayırsever ve özellikle Osmanlı hat sanatı ve 19. ve 20.yy Türk ressamlarının eserleri üzerinde uzmanlaşmış tutkulu bir sanat koleksiyoncusu idi. “Oldukça sabırsız biri olmasına rağmen koleksiyonculuğun onu sabırlı yaptığını söylerdi. ‘Tıpkı avlanmak gibi’ derdi bana. ‘Nefesini tutmalı, beklemeli ve doğru zaman geldiğinde hamle yapmalısın!’” diye anlatıyor Sabancı.”

‘Büyük bir düşünür’

Türk çağdaş sanatçılarından Kutluğ Ataman’ın, vefatının 10. yıldönümünde Sakıp Sabancı’yla yolu kesişen binlerce kişinin portre fotoğrafının yer aldığı 10.000 LCD ekrandan oluşan ‘Sakıp Sabancı’nın Portresi’ çalışması yaptığını hatırlatan FT, bugüne kadar oluşturulan en büyük video enstalasyonlarından biri olan çalışmanın Royal Academy’nin bu yılki Yaz Sergisi’ne davet edildiğine değindi.

FT, Sakıp Sabancı Müzesi’nde 2005 - 2006 yıllarında gerçekleşen Picasso sergisini 4 ayda 254 bin kişinin ziyaret ettiğini belirterek Güler Sabancı’nın müzenin bu başarısından dolayı duygulandığını, gurur duyduğunu ve bunu İstanbul’da modern sanatın canlanmasını tetikleyen olay olarak görmekte haklı olduğunu yazdı. FT, şöyle devam etti:
“Kız çocuklarının hakları konusunda BM ile de çalışan Sabancı Vakfı, Türkiye’de kadınlar için çalışan yerel girişimleri desteklemek amacıyla sivil toplum kuruluşlarına da hibe ve yardımlarda bulunuyor. Doğal bir cazibeye sahip Sabancı, aynı zamanda büyük bir düşünür: Şu anda karşı karşıya olduğumuz üç büyük sorun var: iklim, kadının katılımı ve kentleşme.
Sanatın iyi bir güç olduğuna inanıyor: Doğrudan çözümler getiremeyebilir ama birbirimizi daha iyi anlamamıza yardımcı olduğu muhakkak.”

Mardin’e müze etkisi

FT, Sabancı Vakfı’nın, binlerce yıllık farklı etnik kökenlerin ve dinlerin buluşma noktası olan Mardin’de özel bir müze inşa ettiğini de belirterek Sabancı’nın “Müze, bölgede yeni yollar ve oteller de dahil olmak üzere zaten olması gereken bir gelişim dalgası başlattı” sözlerini aktarıyor.