Vodafone Arena’nın Beşiktaşlılar için ne kadar kıymetli olduğu bir kez daha anlaşıldı. Hibrit zeminde her türlü riskten uzak gönlünce top oynamaya çıkan takım dün adeta gol show yaptı. Unutmayalım: Maç başlarken Kayserispor ev sahibinden daha az gol yiyen bir ekipti (32/29)... Maç bittiğinde durum 33-32 Beşiktaş lehine döndü.
Şampiyonluk mücadelesi mi? Dünkü takım istim üzerindeydi. Büyük koşusunu içten gelen bir enerjiyle ve keyifle sürdürdüler... Tempoyu bir an bile düşür(e)mediler... Tribündeki taraftar grubu öylesine coşkulu ve ateşliydi ki kimse topa basma, topu tutma, üç golün üstüne yatıp oyunu soğutma kolaycılığını ve uyanıklığını düşünmedi. Bundan böyle de kolay kolay yavaşlayacağını düşünmüyorum... Dahası, Beşiktaş’ın desibel rekorlarını zorlayan taraftarın itici gücüyle hep yüksek tempo ve koşu kültürünün içinde kalacağını, o nedenle artık fiziki güce de çok ihtiyaç duyacağını düşünüyorum.
Kayserispor iyi niyetle, enerjiyle doğru oyunu oynamaya çalışıyor. Bunu takdir etmek gerekir. Hakan Kutlu’nun takımı, öncelikle tempoya karşılık veremedi. Orta alanda Atiba - Oğuzhan mekiğiyle hücumcuları (Quaresma,Sosa, Olcay ve Gomez) kontrol etmekte zorlandılar. Beşiktaş hem teknik, hem de fizik olarak rakibinden daha kaliteliydi. Kalite farkı biraz abartıyla da olsa skora yansıdı.
Beşiktaş’ın bu maçta daha sağlam bir defansif kurguyla oynadığını, rakibe alan ve zaman bırakmadığını söyleyebiliriz. Burada Şenol Güneş’in Alexis’i kulübede tutup Tosiç’i Marcelo ile ortaklığa sürmesi önemliydi.
Quaresma dün hem show yaptı, hem de takımın dişlilerinden biri olarak makina gibi çalıştı. Sağ ve sol kanatta yaptıklarıyla tribünlere keyif, arkadaşlarına ilham verdi. Quaresma’nın ceza alanına girip Zeki Yavru’dan top çalması ve takımına bir de penaltı kazandırması kariyerinin zirvesine tırmandığını göstermiyor mu? Bence gösteriyor.
Mario Gomez Sosa’nın asistini muhteşem bir kafa vuruşuyla gole çevirdi... Ama daha da güzeli Oğuzhan’a yaptığı asistti kanımca. Quaresma’nın rakibi eksilterek sol ayağıyla attığı üçüncü gol de usta bir zekanın ürünü! Cenk Tosun’a gelince...
Ne kadar süre verirseniz verin, o küsmeden-kırılmadan- darılmadan oynuyor. Çünkü söyleyecek sözü, atacak golü var! Vodafone Arena’ya “Desibel Saray” diyorum artık... Kabul edenler/etmeyenler? Karar sizin!
