Şimdilerde Fenerbahçe camiasında öne sürülen bir tez var. "Finansal durumumuz kötü, o sebeple birkaç sene kendi yağımız ile kavrulmamız gerek" tezi bu. Bu sebeple, hoca seçiminden, transfere kadar her konuda "tutumlu bir dönem" veya "küçülme" yaşanması gerektiği düşünülüyor. Ya da bir merkezden düşündürtülüyor.
Sosyal medyadan takip ettiğim kadarı ile basından bazı arkadaşlar da çeşitli kanallar ile bu yönde telkinlerde bulunuyor ve bunun "olması gereken" olduğunu algı yönünden kabullendirmeye çalışıyorlar.
Bu algı cephesinin hoca adayı da Aykut Kocaman. Söylemleri de tek bir ağızdan çıkmış gibi:
"Bu şartlarda ondan iyisini nasıl bulacağız",
"Başkan çok iyi takım kurdu, eldeki malzeme aslında çok iyi, Aykut Kocaman gelirse eldeki malzemeden verim alabilir"
"Aykut Kocaman birkaç ucuz ve faydalı transfer ile bu takımı kaldığı yerden UEFA Finaline taşır"
"Başkan Aziz Yıldırım ve Aykut Kocaman iyi anlaşıyordu, yine anlaşabilirler. Başkan' ın kafasına uygun en iyi hoca Kocaman".
Bu ve benzeri algı konumlandırmaları ile insanların zihinlerinde bir çaresizlik imajı oluşturup, eldeki malzemenin kaliteli olduğuna ve Aykut Kocaman senaryosuna insanları ikna etmeye çalışıyorlar.
Maalesef başarılı da oluyorlar.
Biz zaten öldük bittik diye yakınmak, küçülmek ve tutumlu olmak zorundayız masalına inanmak, koşullar bu ne yapalım diye çaresizce, küçük düşünmek yerine, ufku geniş tutmak ve geleceğe umutla bakmak daha iyi değil midir?
Fenerbahçe bana göre dünyanın en önemli spor kulüplerinden bir tanesi. Bu noktaya gelmesinde yine şu anki yönetimin katkısı var. Ama bana göre 2008' den beri bu büyüme ivmesi maalesef durdu. Hatta sportif açıdan gerileme var. Nedenlerini araştıran ve üzerinde düşünenler bulacaktır.
2-3 sene tutumlu olmak, küçülmek veya idare etmek, bu tabloyu düzeltmeyecektir. Çünkü mevcut sorunlara çözüm tutumlu olmak değildir. Tutumlu olmaya veya küçülmeye sebep olan ana sorunları çözmek, çözümlemektir.
Ayrıca daha önce denenmiş bir hocayı, ki futbolu taraftarda pek memnuniyet oluşturmamıştı, tekrar denemek neden?
Aykut Hocayı insan olarak severim, sayarım. Ama oynattığı futbolun Fenerbahçe' nin tarihsel dokusuna, kimyasına uygun olmadığını düşünüyorum. Aykut Kocaman Neden Fenerbahçe' ye Gelmemeli? başlıklı yazımda da sebeplere değindim. Çok net sebepler ortaya koydum. Bu yazıyı mutlaka okuyun derim. https://blog.milliyet.com.tr/aykut-kocaman-neden-fenerbahce--ye-gelmemeli-/Blog/?BlogNo=557084
Fenerbahçe, doğru ellerde, dünyada ilk 10' da olabilecek bir spor kulübü.
Hali hazırda ilk 10' da değilse, oturup düşünmek gerek. İyi niyetten ve samimiyetten şüphemiz yok, ancak olmuyorsa ve olmadıysa zorlamak neden?
Fenerbahçe içinde bulunduğu şartları kabul eden değil, şartlara meydan okuyan bir kulüp kültürüne sahiptir. Bu bilinçte bir yönetim tarzına ihtiyaç vardır.
Küçülme zorunluluğu tamamen bir algı operasyonudur, taraftarın büyük kısmında kabul görmeyecektir.
Fenerbahçe, doğru stratejik adımlar atılır ise, önemli kazanımları hızla elde eder.
Örneğin 1 milyon üye projesi. İyi bir fikir, doğru bir projedir ancak hatalı bir strateji ve verimsiz bir operasyon üzerine inşa edilmiştir. Burada yapılacak stratejik değişiklikler ile bu proje kaldığı yerden büyük bir hızla başarıya ulaşır.
Örneğin, sportif yapılanma. Bu tarafta doğru isimler ile uzun vadeli bakış açıları ile yaklaşılır ise, Fenerbahçe seneye değil ama ondan sonraki sene verim alır. Sonuç alır. Futbol ehil ellere bırakılır ise ivmelenecektir.
Örneğin spor pazarlaması ve endüstriyel futbol gelirleri faaliyetleri. Doğru iş stratejileri ile Fenerbahçe, buradan çok ciddi gelirler elde edebilir.
Biz bunların hepsini zaten denedik, olmadı diyen kulüp yöneticilerine çok net cevaplarım olur. Madem olmadı, bırakın. Bırakın bunları başaracak bir ekip gelsin ve başarsın. Siz de Fenerbahçe' li olarak gurur duyun.
Çözüm küçülmek veya mevcut koşulları kabullenmekte değildir. Sadece büyük düşünmek ve büyük düşünen bir ekip oluşturmaktadır.
"Şak şakcı, yağcı, hep haklısınız, çok büyüksünüz efendimci " bir ekip veya kurumsal kültür ile en doğru lider bile doğru yolu bulamaz.
Bu sebeple zor olanı yapmak ve büyük düşünmek gereklidir. Fenerbahçe küçük düşünmek zorunda olmayan bir kulüptür.
Küçük düşünmemek ve büyük düşünmek derken neyi kast ediyorum?
Fenerbahçe dünyada futbol kulübü yönetimi konusunda deneyimli yabancı ve yerli kişilerden oluşan, 4-5 kişilik bir bir futbol icra kurulu kurmalıdır. Futbol yönetimi bu kurul tarafından yapılmalıdır.
Hali hazırda dünyanın en itibarlı, genç ve gelecek vaat eden 10 hocasından bir tanesini getirmelidir. Bu kişiyle uzun vadeli sözleşme yapmalı, sistem ve felsefe oturtulmalıdır.
Özellikle altyapıdan futbolcu kazandıracak bir altyapı sistemine yatırım yapılmalıdır. RvP' ye bir yılda ödenen maaş ile güçlü bir altyapı yatırımı yapılabilir.
Çin ile ileri seviye ilişkiler kurulmalı ve gerekiyor ise Çin' e futbolcu transferi için bir temsilcilik açılmalıdır. Sönmeye yüz tutmuş eski yıldızlar (RvP gibi) düşük maliyetle alınıp, buralara satılmalıdır.
FB TV ve diğer medya organları, acilen reyting alabilecek medya kuruluşları haline dönüştürülmeli, daha canlı, dinamik ve gelir getirici işler yapacak organizasyon ve yönetim yapısına kavuşmalıdır.
Küçük düşünmek ve bunu camiaya kabul ettirmek için Sayın Kocaman' ın arkasına saklanmak asla kabul görecek bir yaklaşım değildir.
Aykut Kocaman Fenerbahçe' ye gelip, küçük düşünen insanların planının parçası olmaktansa, Konyaspor' da kalıp büyük düşünen insanlar ile Konyaspor 'u yakın gelecekte kendi felsefesine daha uygun bir yapıda şampiyon yapabilir. Yani burada Kocaman 'da büyük düşünmeli ve Konyaspor' un kendisi için ne denli büyük bir fırsat olduğunu görmelidir.
Kendi yağımızla kavrulalım, tasarruflu olalım, idare edelim diyenlerin Fenerbahçe adına çıkardıkları boş gürültü Fenerbahçe için değil, kendileri içindir. Kendi ayrıcalıklı konumlarını korumak içindir.
Karşılık bulmayacaktır.