Skorer Böylesi daha güzel

Böylesi daha güzel

25.11.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:

Böylesi daha güzel

Böylesi daha güzel






Asırlık tecrübeleri, diğerleriyle kıyas götürmeyecek maddi olanakları ve buna bağlı güçlü kadrolarıyla futbolumuzun temel taşları olan üç büyükler, bu sezon da her daim olduğu gibi hem şampiyonluk konusunda hem de her karşılaşma öncesinde peşin favoriler. Popülarite söz konusu olduğunda, arkalarındaki milyonlar sayesinde zaten hep en öndeler. Örneğin; bugün bu satırları okuyanlar arasında yaklaşık yüzde seksenlik bir dilimi yine onlar teşkil etmekteler...
Onların, köklü tarihlerinin anlı şanlı sayfaları nedeniyle analarının ak sütü gibi hak ettikleri büyüklüklerine ve daha ileri götürmeye çalıştıkları hedeflerine, kimsenin dil uzatamayacağı gibi, bizim de bir diyeceğimiz yok. Üstelik, medyada sporla iştigal eden birçok kişi gibi bizim de karnımız onlara duyulan ilgi sayesinde genellikle tok. Yani, onlarsız futbolun tadı tuzu olmayacağı konusunda yalnızca futbolsever olarak değil, bayrakçı, şapkacı, ayrancı, köfteci gibi, gazeteci olarak da hem fikiriz.
Ne var ki, yalnızca futbolsever olarak baktığımızda olaya, sürekli onların lokomotiflik ettiği, bir diğerinin ipi göğüsleyemeyeceğinden emin olduğumuz lig serüvenleri yaşamaktan sıkıldığımızı da sıkça beyan etmekteyiz. Eh, bu da çok doğal. Her nerede yaşanırsa yaşansın, monotonluk can sıkar...
İş bu nedenle özellikle sezon başlarında ve umutların bir başka bahara kaldığı, maratonun yine aynı sonla biteceğinden emin olduğumuz haftalarında genellikle içerisinde "Yeni heyecanlar..." kelimeleri bulunan cümleler sarfetmekteyiz. Üstelik bu sezon, Adanaspor, Akçaabat Sebatspor ve Elazığspor'un kötü başlangıçlarından dolayı, iki hafta önce de belirttiğimiz gibi, ligin altındaki heyecanın da erken bitebileceği endişesindeyiz. Tüm bunların üzerine hafta arasında yaşadığımız milli şoku da ekleyin: Heyecan olarak neredeyse sıfırı tüketmiş vaziyetteyiz...
Ama o de ne! Önce Denizlispor, sonra Konyaspor'la Samsunspor ve peşlerinden neredeyse "Gitti" gözüyle baktıklarımızın sürpriz dönüşleri. İşte renk, işte heyecan; bu tam bizim düşlediğimiz gibi...
Yalnızca, ligi hafifçe sallayan ve sürmesini dilediğimiz sonuçlar değil, futbol da güzeldi bu hafta. Üst üste üçüncü galibiyetini alan Diyarbakırspor'un şok gollerine rağmen İstanbulspor ve üç haftadır puan alamayan, derbi mağlubu Ankaragücü bile seyirlikti. Bakmayın golsüzlüğe, Malatyaspor - Gaziantepspor maçı da, aslında tarihi bir sonuç çıkarabilecek bereketteydi...
A ve Ümit milli maçlardan da hatırlayacağımız üzere, Türk futbolunun geleneksellleşmeye başlayan yan top zaafları ise, haftanın öne çıkan en önemli zaafiyetiydi. Hakemler ne yazık ki, birçok kritik pozisyonu yine vasatın altında seyretti! Taraftar ayıbı ise, bu hafta Trabzon cephesindeydi. Bazıları zaten yıllardır sabıkalı! İstenmeyen gelişme, artık Denizli'de de birilerinin bu payeye erişmesiydi...

Haftanın karması
Metin Aktaş (A.Sebat)
Da Silva (Samsunspor)
Krotochvil (Denizlispor)
Hacı Arif (Elazığspor)
Altan (Konyaspor)
Skoko (Gençlerbirliği)
Murat Hacıoğlu (Diyarbakırspor)
Sinan (Diyarbakırspor)
Caner (Samsunspor)
Ali Asım (Adanaspor)
Ersen Martin (Denizlispor)

Haftanın portresi
Murat Hacıoğlu (Diyarbakırspor)
Bursaspor'dayken beğeni toplayan grafiğiyle kentin yeşilliğini artırmış, ümit milli formayı sırtına geçirerek, başarısını taçlandırmıştı. İstikrarı ve takım oyununu ön planda tutan verimli çizgisiyle Diyarbakır'da da bir hayran kitlesi oluşturdu. İstanbulspor karşısında fırsatçılığını da konuşturdu, attığı iki golle Boğa'nın gardını düşürdü. Özellikle röveşata ile attığı son golde, göz açıp kapayıncaya kadar geçen süre içinde zamanlama ayarı yapıp, vücudunun esnekliğini kullanabilmesi sahalarda ender görülen meziyetlerden biriydi. Diyarbakır'ın kabına sığmaz bücürünün büyüyen futbolu yine nefes kesti.

Haftanın takımı
SAMSUNSPOR: Göz okşayan futbollarıyla Fenerbahçe'nin çıkış yolunu kestiler, haftanın en farklı skorunu alarak, erken bayrama girdiler. Takım içindeki uyum, gole dönük taktik planı hayata geçirme konusunda gösterilen müthiş gayret, doruk noktasına ulaşan mücadele isteği ve hırsıyla alkış topladılar, Fener'i karanlık odaya kapattılar.

Haftanın hocası
Erdoğan ARICA (Samsun): Gigi Multescu'dan bayrağı devralmasının ardından takıma aşıladığı sistem tuttu. İş bilgisi konusunda tecrübesi ve futbolcu psikolojisini tahlil eden analiz yeteneği ile rakiplerine üstünlük sağlayıp, sönmeye yüz tutan ateşi canlandırdı. Ligin puslu yollarında yolunu arayan Karadeniz gemisini rotaya oturttu.

Haftanın hakemi
Ünsal ÇİMEN (İstanbul-Diyarbakır): Başarılı yönetimi ile tam not aldı, çok ince pozisyonları dahi kusursuz şekilde süzerek, kendisine duyulan güveni artırdı. Futbolcularla kurduğu mesafenin aşılmasına izin vermedi, üst düzeydeki fizik mücadelelerini yerinde gözlemledi. Kararlarında isabetliydi, iki taraf da maç sonrası kendisini el üstünde yolcu etti.

FutbolcuTakımMaçGol
Tuncay ŞanlıFenerbahçe1110
İlhan MansızBeşiktaş88
Serkan AykutSamsunspor98
Zafer BiryolKonyaspor138


FutbolcuTakımMaçGol Pası
A.Yordanovİstanbulspor117
Filip DeamsGençlerbirliği126
M.Yozgatlıİstanbulspor136


FutbolcuTakımMaçGol
Oscar CordobaBeşiktaş105
Fevzi TuncayMalatyaspor85
A.F.MondragonGalatasaray1313
Recep BilerFenerbahçe1113


Kart cezalıları
Kırmızı kart: Volkan Bekiroğlu (Adana), Desouki (Ankaragücü), Ramazan (Elazığ), Servet (Fenerbahçe), Mondragon (Galatasaray), El Saka (Gençlerbirliği), Kürşat (Rize)
Sarı kart: Zago (Beşiktaş), Levent (Denizli), Abdullah, Ümit (Elazığ), M.Polat (Gaziantep), Da Silva (Samsun), D'Haene (Trabzon)

Haftanın Sonuçları
Beşiktaş - Konyaspor: 1 - 1
Zafer Biryol (Dk.22), Pancu (25)
Malatyaspor - Gaziantepspor: 0 - 0
Ankaragücü - Gençlerbirliği: 2 - 3
Mustafa Özkan (Dk.15), Disouki (Dk.31), Skoko (Dk.35), Adem Dursun (Dk.50), Ali Tandoğan (Dk.62)
Denizlispor - Galatasaray: 2 - 1
Bratu (Dk.19), Ersen Martin (Dk.23), Kratochvil (Dk.90)
Samsunspor - Fenerbahçe: 3 - 0
Caner (Dk.7 ve 74), Da Silva (Dk.39)
İstanbulspor - Diyarbakırspor: 1 - 3
Murat Hacıoğlu (Dk.5 ve 42), Kais (Dk.13), Balili (Dk.43)
Bursaspor - Akçaabat Sebatspor: 1 - 1
Ganea (Dk.45), Orhan (Dk.76)
Çaykur Rizespor - Adanaspor: 0 - 2
Ali Asım (Dk.75 ve 82)
Trabzonspor - Elazığspor: 2 - 2
Maxim (Dk.15), Ümit (Dk.33), Hacı Arif (Dk.71), Hüseyin (Dk.90)

Alkış alanlar
Yılmaz bir savaşçı !
FARKLI bir tarzı var, ismi telafuz edildiğinde 90 dakika aralarına serpiştirdiği şovu andıran gösterileri akla takılıyor, ister istemez insanın yüzüne tebessüm yayılıyor. Süper Lig'de birçok kulüp eşofmanını giyen Yılmaz Vural, bu kez rakipleri dışında, kendilerini etkisi altına alan mevsim normallerinin çok üstündeki maddi imkansızlıklarla da boğuşuyor, Adanaspor'u ayakta tutmaya çalışıyor. Havlu atmıyor, kendini çaresizlik girdabına kaptırmadan canla başla çalışıp, ekmeğini taştan çıkarıyor. Ligde 72 gün sonra Rize'de üç puan bulan Vural ve öğrencilerinin mücadelesi parmakla gösteriliyor.

Kara tahta
Trabzon'da çatı çöktü
HÜSEYİN Avni Aker Stadı'nın tel örgülerinin sökülmesi iyi bir sınavdı Trabzonspor için. Küfürsüz, temiz futbol için gönül birliği yapılmış, tribündeki şiddetin volümünü kesmek için frekans ayarına gidilmişti. Ancak iki kendini bilmez, Elazığspor maçı devam ederken sahaya girip, konuk oyuncuların onurlu mücadelesine saldırdı, güvenlik güçlerinin de dikkatsizliğinden yararlanarak, içlerindeki çirkinliği gözler önüne serdi. Ne yazık ki iyi misafirperverlik, fair - play söylemleri darbe yedi, bir anda binbir emekle yapılan binanın altı dinamitlendi. Kısacası bir çuval incir boşa gitti.

Haftanın sözü





SPOR


Diplomatik atak
At yarışları
Lazio son dakikada
Avrupa'da yoğun hafta
İKİNCİ LİG PUAN DURUMU
Uçan Memo
Filenin Fener'i: 3-1
Böylesi daha güzel
AVRUPASIZ YAPAMAM
AĞIZLARA KİLİT!
Neşter, ama nasıl?
Aybaba isyan etti
Halil mutsuz!
Yıldırım hârekat!
Bayram hediyesi
'Rövanş da çok zor'
'Panikte değiliz'
Haber turu...
Daum'u tartışmalı

Yazarlar