Burcu Kapu yazdı: Yeni nesil golcü
09.10.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
Son dönemlerin en sık kullanılan kalıplarından biri “Yeni Nesil”. Yeni nesil yayıncılık, yeni nesil eğlence, yeni nesil eğitim… Nedir bunun tanımı derseniz, herkesin kafası karışık. İçinde teknoloji olan, Z kuşağını kapsayan, güncel dinamikleri yakalayan her şey desek olur. Hal böyle olunca yeşil sahaların da “yeni nesil” bir golcüsü olduğunu artık ilan etmek gerekir, Erling Haaland.
Yaşı yetenler ve şanslılar Maradona ve Pele’yi izleme fırsatı bulmuştur. Birbirleriyle yıllarca mukayese edilmeleri bir yana o zamanki inanç, bir daha onlar gibisinin gelmeyecek olması yönündeydi. Ama 2000’li yıllara girdiğimizde milenyum bize iki yeni yıldız armağan etti: Messi ve Ronaldo. İlk soru acaba bu ikili Maradona ve Pele’den iyi miydi?
Kısa sürede bu sorunun cevabı evet olunca ikinci soru geldi: Peki hangisi daha iyi? Futbol izleyicisi ikiye bölündü, Messiciler ve Ronaldocular. İtiraf etmek gerekirse ben hep Zlatancı oldum, ama o da başka bir yazının konusu. Her güzel şeyin bir gün bitmesi gibi Messi ve Ronaldo da kariyerlerinde sona yaklaştılar. Ve biz fani futbolseverler bir kez daha “Onlar gibisi gelmeyecek” diye düşünürken şimdi de sahneye bir Norveçli çıktı.
Bu sezon Dortmund’dan 60 milyon euro bonservis bedeliyle Manchester City’e transfer olan Haaland, İngiltere’de gollerini atmaya devam ediyor. Henüz 22 yaşında olan oyuncunun gol istatistiği şaşırtıcı. Her 54 dakikada bir gol atıyor. Ve bunu, yazının başında ismi geçen diğer yıldızlar gibi topla oynayarak, pas yaparak değil neredeyse topa hiç dokunmayarak yapıyor. Evet, yanlış okumadınız, Haaland 90 dakika boyunca ortalama olarak topa sadece 20 kez dokunuyor. Geçtiğimiz günlerde oynanan Şampiyonlar Ligi maçında Kopenhag karşısında 45 dakika sahada kaldı. Rakip ceza sahasında sadece 5 kere topla buluştu ve 4’ünde kaleye şut çekti. Sonuç mu? 2 gol attı. Başka bir maç sonunda neden topa az dokunduğu sorulduğunda “Ben topa 5 kez dokunup 5 gol atmak istiyorum” cevabını verdi. Bu genç çocuk bize bir şeyler anlatmaya çalışıyor. Belki de futbolun bilinen taktik ve tekniklerini yıkıp başka bir boyutla bizi tanıştırıyor.
Guardiola gibi pas takıntılı bir teknik adam bile şu an bütün oyun sistemini Haaland’ın daha rahat gol atabilmesi üzerine inşa ediyor. Futbol otoriteleri onu illa bir şeye benzetmek gerekirse Ronaldo-Zlatan karışımı olarak tarif ediyor. Ronaldo gibi golcü, Zlatan gibi üst düzey bir fiziğe sahip ve fantastik goller atabiliyor. Maradona-Pele döneminde oynanan futbolda yetenek yıldızlaşmak için yeterliyken, Messi-Ronaldo dönemi bize artık yeteneğin yanında üst düzey bir fizik güç gerekliliğini de gösterdi. Babası eski futbolcu, annesi heptatloncu olan Haaland için insanüstü fiziğini genetik mirasıyla açıklayabiliriz. Öyle ki, henüz 5 yaşındayken kendi yaşıtlarında 1.63 metrelik atlayışıyla dünya rekorunu kırdı. Hala geçebilen yok.
Gelecek yıllarda zirvenin bir tarafında Haaland isminin yazacağı şimdiden belli. Peki ya diğer taraf? O da hiç kuşkusuz PSG’nin sansasyonel transferi Kylian Mbappe olacaktır. Başka bir hafta Mbappe yazısından görüşmek üzere…
