Domino etkisi!

SENAD OK

- Bu sezon Topuk Yaylası yerine İsviçre’de kamp yapmayı tercih eden sarı-lacivertliler aşırı sıcaklarda istediği tempoyu yakalayamadı.
- Fernandao ve Janssen ile yolların ayrılmasından sonra Soldado da sakatlanınca en kritik maçlara santrforsuz çıkmak zorunda kalındı.
- Cocu’nun iskeletini oluşturan Josef de Souza ile Giuliano’nun satılması bir anda kurgunun değişmesine yol açtı, sistem arıza yaptı.
- Sakatlıklar, formsuz isimler ve geç gelen transferler nedeniyle her maça ayrı 11’ler ile çıkılması takımı istikrardan uzaklaştırdı.

Fenerbahçe, Süper Lig’de tarihinin en kötü sezon başlangıçlarından birini gerçekleştirdi. Toplam altı resmi maçtan sadece birini kazanabilen sarı-lacivertli takımda Teknik Direktör Phillip Cocu’nun saha içi kararları kadar kadronun geç oluşturulması, sürpriz ayrılıklar ve sakatlıklar da bu kötü tabloda önemli rol oynadı.

Cocu’nun en büyük sorunu sezonun belki de en önemli maçlarını forvetsiz oynaması oldu. Fernandao’nun satılmasının ardından Sportif Direktör Damien Comolli, yeni forveti Benfica maçlarına yetiştiremedi. Soldado’nun da sakatlığı eklenince Hollandalı hoca ilk maçlarına hücum konusunda ciddi sıkıntılar yaşayarak çıktı.

Omurga çöktü

Hollandalı çalıştırıcı için Josef de Souza takımın en önemli parçasıydı. Bu nedenle planlarını yaparken Brezilyalı futbolcuyu ilk sıraya koydu. Ancak cezası sebebiyle iki Benfica maçında forma giyemeyen Souza daha sonra satıldı. Cocu, ilk başta oyuncusunun satılmasına karşı çıksa da bonservis bedelinin 12 Milyon euroya yükselmesiyle birlikte satışa onay verdi.

Bunun yanısıra Giuliano’ya da gelen cazip teklif kulübün ekonomik durumu sebebiyle kabul edildi. Cocu, takımın omurgasını oluşturmayı planladığı iki oyuncuyu birden kaybetti. Bu durum bir anlamda orta sahanın çökmesi anlamına geliyordu.

Aatıf’ın sakatlanması ve sezon başlangıcını kaçırması, Cocu’nun planlarını bozan bir başka konu oldu. Savunma ve hücumu dengeli oynayan Faslı futbolcu kısa sürede teknik direktörünün gözüne girmişti. Hollandalı’nın ideal kadrosunda yer alan Aatıf’ın sakatlığı sonrası teknik heyet bir başka önemli darbe daha aldı.

Değişen kadro

Merakla beklenen transferin geç yapılması, sürpriz ayrılıklar, sakatlıklar, formsuz isimler sebebiyle sarı-lacivertliler her maça farklı bir kadro ve diziliş ile çıktı. Skrtel, Neustadter, Hasan Ali Kaldırım dışında kalan isimlerin tamamı her hafta değişti.

Temmuz ayında göreve başlayan Cocu, takımını gerçek anlamda 1 Eylül’de yapılan son gün transferleriyle alabildi. Henüz ligi ve gerçek anlamda takımını tanımayan Hollandalı teknik adamın bu kadar geç şekilde takımı devralması da sonuçlara doğrudan etki etti.

Bir başka sıkıntı yaratan detay da hazırlık kampıydı. Son dönemde sezon öncesi hazırlıklarını Topuk Yaylası’nda yapan takım, yönetimin değişimiyle birlikte rotayı İsviçre’ye çevirdi. Futbolcuların, Topuk Yaylası’nı istememesi sebebiyle ilk etap kamp çalışmaları İstanbul’da devamı da Lozan’da yapıldı. Ancak hava sıcaklarının yüksek olması antrenman temposunu ve futbolcuları fazlasıyla etkiledi.

Cocu, bunca yaşadığı sıkıntının yanına saha içinde yaptığı taktiksel hataları ekleyince sarı-lacivertliler sezona büyük bir hayal kırıklığı ile başladı.