Fevzi Aksoy

Fevzi Aksoy

faksoy@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Yazının başlığı esasında doksan dakikalık koşu ve arkasından üç gün sonra bir koşu daha olmalıydı. Çünkü modern futbol, profesyonelliği buna zorluyor.
Bayern Münih, Şampiyonlar Ligi’nde tur atlamış, otelde bunun kutlaması yapılıyor. Televizyondan izlerken bir de baktım ki, her oyuncunun önünde büyük bir kase ve içi yeşil salata ile dolu. Kaşıklıyorlar. Tesadüf bu ya Ribery’nin de doğum günüymüş. Rummenigge’nin elinde ise üzerinde birkaç mum bulunan küçük bir pasta var. Pasta en fazla 3-5 kişilik... Ribery mumları söndürüp pastayı arkadaşlarına dağıtıyor. İnsan koskoca takıma bu pasta yeter mi diye soruyor? Şu Almanlar’ın hep sıkı olduğu söylenir. Ama ne hikmetse doğru galiba...
Bizde olsa, herhangi bir takımımız finale çıksak, gelsin börekler, gelsin pastalar, gelsin baklavalar... Daha yok mu ya diye de arkamıza bakarız. Kutlama dediğin böyle olur kardeşim.
50 yıl evvel o günkü Vatan gazetesinde başsayfadan anons edilen bir yazımı hatırlıyorum; “sporcu kalbi” diye... Doksan dakika koşabilmek ve iyi bir atlet olabilmek için sporcu diyetinden bahsetmişiz. Can boğazdan gelir ve gider de... Böyle demiş atalarımız. Eh biz de yarım asır evvel bunu vurgulamak ve sporculara profesyonellik boğazdan geçer demek istemişiz. Yani ne yersen sahada onu biçersin. Adamlar işte bu yüzden salata yiyerek sahada rüzgâr estiriyorlar ve 60 dakikada bitmiyorlar.