Mustafa Anıklı

Mustafa Anıklı

mustafa.anikli@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Türk futbolu, hasta yatağında can çekişirken, öyle kritik tahlillerde bulundu ki Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi...

Belli ki dersine çok iyi çalışıyor. Yoksa, Gaziantep'te basın mensuplarına söyledikleri, öyle kulaktan dolma şeyler değil... Teşhisi koyduğu besbelli... Artık iş, hastayı ayağa kaldırmakta...

Ne diyor Büyükekşi?

"Serbest bırakacak olsak hepsi 20-30 tane yabancı alır."

Serbest olmasa ne olur? En fazla 14 yabancı diyorsun, üç tane de eşantiyondan genç getirebiliyorsun. Ama takıma alamadıklarını tribünde oturtabiliyor, ya da cebine parasını koyup gönderebiliyor. Hiç olmadı, en son Boyd örneğinde olduğu gibi, oyuncu, "A takıma giremedim" diyerek tüm parasını talep ederek gidebiliyor.

Haberin Devamı

Var mı alınacak bir önlem?

Var tabii ki... Geçen seneki gibi mesela... "En fazla tescilli yabancı 14 olacak" derdin, iş biterdi. O zaman kural esnetildi, bugün o kural tümden yok edildi.

Malatya örneğini veriyor yine Büyükekşi... Elektriği kesilen takımın borcu ödenmiş, naklen yayın sorunu halledilmiş. Yara kangrene dönüşmüş ama "pansuman da pansuman" diyor kulüpler... Harcama limitinde esneklik istiyorlar, transfer yapıp daha fazla borca batıyorlar, vergi ve sigortada anlayış için kapıya diziliyorlar. Ama "transfer tahtası"nın açılması için, sözü, nazı kime geçerse ona boyun büküyorlar.

Kimse de, "Yapamazsın kardeşim" diyemiyor.

En güzel örnek, "Kulüp Lisans" sisteminde... Nihai karar, talimata göre temmuzun son iş günü çıkacaktı. Önce 30 Eylül'e uzadı. Ardından 30 Kasım'a... Baktılar olmuyor, üç gün önce de 23 Aralık'a çekildi.

Kriter ihlali yapan ve lisans alamayana ne ceza verilecekti? Puan silme... Ama hayır, iki kalem oyunuyla kulüpler kurtuldu! Ne var ki, gereğini yerine getiren, rakiplerine göre daha fazla hassasiyet gösterene yazık değil mi? Haklarına girilmiyor mu? Onlar bunu hak ediyor mu?

* * *

Milli takımlardaki altyapı sistemini de tenkit etti Büyükekşi... U15’te oynamamış, U16’da oynamamış bir futbolcunun, 17’de direkt milli takıma gelmesini eleştiriyor TFF Başkanı... Yüzde 1 milyon haklı... Sıkıntı seçende mi, seçilende mi?

Haberin Devamı

Arda Güler, Emirhan İlkhan gibi doğrudan A Milli Takımı'na gelen bir futbolcuyu bugüne kadar görmeyenin ya göz kördür, ya da seçimlerde bir takım kriterler (!) gözetiliyordur. Mesela, hangi kulübün oyuncusu, hangi menajerin futbolcusu gibi kriterlere göre hareket ediliyor olabilir.

Yoksa...

Yeter ki Arda gibi yetenekler gelsin. Beşikten, emeklerken bile milli takıma alınır.

Ama Mehmet Bey'in söylediği başka... Anladınız siz onu...

Tabii şu da var; U21 Milli Takımı'nı 13 Türk, 10 Avrupalı; U18 Milli Takımı'nı 15'i Türkiye'den, 10'u dışarıdan; U17'leri 18'si Türk kulübünden, 6'sını da Avrupalı oyunculardan kurarsanız, nasıl olacak Türk kulüplerinde yetişen gençlerin forma şansı?

Sakın ola, neden yurt dışından davet ediliyor diye eleştirdiğim sanılmasın. Onlar da bizim, buradakiler de bizim evladımız... Kendini Türk hisseden, ay-yıldızlı formayı giymekten gurur duyan herkes baş tacı tabii ki...

Buradaki sorunun, tam da TFF Başkanı'nın söylediği gibi sistemden kaynaklandığını anlatmak için veriyorum bu örnekleri...

Haberin Devamı

* * *

Altyapıdaki antrenörlerin asgari ücretle çalıştığından, bunun "yetiştiren" açısından yeterli olmadığından söz ediyor, Futbol Federasyonu Başkanı... Bu kadar para için birbirini yiyen, göreve gelmek için olmayacak kişileri devreye sokan bir yapıda, "iyi maaş", kim bilir kaç kişinin ağzını sulandırır?

Bırakın kulüpleri; Futbol Federasyonu'nun alt yapılarında bile "liyakat" sorunu yok mu antrenörlerde?

* * *

Ve can alıcı sözü bir çırpıda söylüyor Mehmet Büyükekşi:

"Türkiye’de sistemi verimli hale getirmek için yapmamız gereken şeyler var. Kulüpler kendi gönlüyle bu işi yapmıyorlar, zorla yapacaklar demek ki..."

Bu sözün üzerine diyecek bir şey var mı?

Ağzın bal yesin.