Tayfun Bayındır

Tayfun Bayındır

tayfun.bayindir@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Sonda söyleyeceğimi hemen başta söyleyeyim… TFF VAR kayıtlarını açıklamakla büyük bir yanlışın içine girdi. Dünyanın hiçbir liginde kayıtların kamuoyu ile paylaşılması söz konusu değil. Tek bir maç kaydını eğitim amaçlı açıklayan Hollanda dışındaki tüm ülkeler VAR kayıtlarını “Aile içi sır” olarak değerlendiriyor ve hakemlerini de korumuş oluyorlar… Ne yazık ki bizde artık tam tersi bir durum söz konusu…
Gerçi ülkemizde hakemlerin hiç de korunmaya ihtiyaçları yok, yönetimlerin üstünde olduklarını, bazılarının özerkliğini ilan ettiğini hepimiz biliyoruz, en çok da TFF yöneticileri biliyor ama üç maymunu oynamaya devam ediyorlar…
Ben bu satırları yazarken dün Galatasaray Başkanı Dursun Özbek ile yönetici Erden Timur çoktan Riva’ya üst kurmuşlardı bile. Eski Galatasaray başkan yardımcısı şimdinin TFF’deki tarafsız başkan vekili Yusuf Günay’ın davetiyle gittikleri iddiası var. Talepleri çok net; Antalyaspor-Fenerbahçe maçının VAR kayıtları açıklansın. Karşılaşmanın taraflarından herhangi bir talep gelmemişken Galatasaray’ın istekte bulunması çok ilginç değil mi? Ama emin olun benzer durum Galatasaray’ın herhangi bir maçında yaşansın Fenerbahçe de “kayıtları açıklayın” diye yaygara koparacaktır… Elbette diğer büyükler de… Çünkü, TFF’nin aldığı yanlış karar sonrası yol açıldı. Ortada iki emsal karar var. Artık kimseyi tutamazsınız. Şenlik asıl ligin bitimine yakın olacak..

PEKİ BU AKIL ALMAZ KARAR NASIL HAYATA GEÇİRİLDİ?

TFF Yönetim Kurulu üyelerinin en az 11’inin WhatsApp Grubu üzerinden öğrendiği, onaylamadığı ama “tek ses” olsun diye kerhen imza verdiği karar, TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi’nin odasında dört-beş yönetim kurulu üyesi, MHK Başkanı Sabri Çelik, Murat Ilgaz ve başkan danışmanlarından oluşan bir grup tarafından alınır. Danışmanlar “Bunu yaparsanız, TFF geri dönülmez bir yola girer” mealinde itirazda bulunsalar da, Yusuf Günay’ın yoğun baskısını kıramazlar. Nihai karar odada olmayan üyelere WhatsApp Grubu üzerinden “Sivas-Galatasaray maçında hakem fahiş hata yapmış. Karar aldık VAR kayıtlarını açıklayacağız. Onayınızı rica ederiz” diye bildirilir. Bu bilgilendirme üzerine üyeler, “Kamuoyuna açıklayacağınız metni başkalarından öğrenmeyelim. Açıklama olmadan bize de yollayın ki neyin altına imza attığımızı bilelim” isteğinde bulunurlar. İki kez değişen açıklama metni grup üzerinden üyelerle paylaşılır. Paylaşım sonrası bir üye “maç tekrarlanacak mı” diye de sorar… Ardından da önce TFF yönetiminin sonra da MHK’nın kararları açıklanır... Ve Türk Futbolu’nda yeni bir kaos dönemi başlar…

Haberin Devamı

ÇELİK: ÜÇ FAHİŞ HATA

Aslında aklıselim bir yaklaşımla VAR kayıtları açıklanmadan bu sorunu çözmek son derece kolaydı. Tecrübesizlik ve elbette federasyon yöneticisi olmalarına karşın bazı üyelerin takım formalarını üzerlerinden çıkarmamaları bu kötü kararın ve onun doğuracağı olası berbat sonuçların ana nedenidir. Üzülerek söylemeliyim ki bu federasyon yönetiminde de “Bizim takım” diyerek konuşmaya başlayan ve önceliğini hep eskiden yöneticisi olduğu takım için kullanan, TFF’nin çıkarlarını değil de, taraftarı olduğu kulübün çıkarlarını önde tutan “seçilmiş” yöneticiler var. En önemli koltuklar da onların kontrolünde…
Neyse çok uzatmayayım, malumun ilanını bir yana bırakıp Erden Timur ve Ali Koç’un arka arkaya açıklamalar yaptığı güne döneyim. MHK’yi bir hayli zora sokan açıklamaların ardından saat 17.00 civarı Sabri Çelik hocayı aradım. Çok uzun yıllardır tanışırız. Hem severim hem de saygı duyarım. Telefonu açar açmaz, “Hocam merhaba” deyip sordum; “Tüm ülke yanıt bekliyor, bir açıklama yapacak mısınız...” ”Bekle 15-20 dakikaya kadar açıklama yapacağız metin hazırlanıyor” karşılığını verdi. İçerik ile ilgili bilgi isteyince de “Üzgünüm Tayfun üç fahiş hata var. Gerçekten büyük hata bunlar. Açıklamada hepsi var. Birazdan görürsün” dedi. Ben de hemen gazetedeki arkadaşlarımı uyardım, önemli açıklama geleceğini sayfada değişiklik yapacağımızı söyledim. İnternet sitemiz SKORER için de benzer uyarıda bulundum… Ve sonra hiçbir açıklama olmadı. Ta ki 5 gün sonra TFF’nin malum açıklamasına kadar. Ki o açıklamada üçüncü fahiş hata yoktu. Sahi Sabri hocam üçüncü fahiş hata hangisiydi? TFF Başkanına o üçüncü hatayı da söylediniz mi? Bu maçın VAR kayıtları da açıklanmalıdır dediniz mi? Ben bu soruların yanıtlarını biliyorum, başka bilenler de var, umarım yakın zamanda açıklanır. Bu arada o 5 günde neler oldu acaba? Başkan Büyükekşi’nin Umre’de olduğu bu dönemde kendini başkan gibi gören birileri “Ben başkan olsam hemen VAR kayıtlarını açıklarım” deyip, Sabri hocadan hazırlık yapmasını istemiş olabilir mi? Zor soru, olmaz canım zaten...

Türkalp: Hata yaptım

Gelelim Özgüç Türkalp tarafına… Çok severim. Ankara’da elimizde büyüdü desem yalan olmaz. Sağlam bir aile terbiyesiyle yetişmiş dürüst bir insandır. Hakemliği ne yazık ki çok tartışıldı. Anelka’nın eli, yafta gibi kariyerine yapıştı kaldı. Şimdi de bu son pozisyon… Maçtan sonra aradım, telefonu kapalıydı. Ertesi gün normal bir rapor gönderdiğini ve raporunda da yanlış karar verdim diye yazdığını TFF kaynaklarımdan öğrendim. O günün ortalarında MHK kendisinden detaylı bir ek rapor daha istemiş. Özgüç de ofsayt ile ilgili olarak hata yaptığını, pozisyonu çözmekte zorlandığını, yardımcı hakemlere verilen eğitimler kendilerine verilmediği için pozisyonda sıkıntı yaşadığını, ama yaptığı hatanın kabul edilemez olduğunu belirtmiş ve gereğini yapacağını da vurgulamış (Ki dün sabah istifa mektubunu TFF’ye yolladı)…
İşin özeti şu: Özgüç Türkalp’i savunduğum falan yok. Ortada fahiş bir hata var ve kendisi de bunu kabul ediyor… Peki MHK ne yapıyor! Görevlendirdiği onca hakemin ofsaytı bilmediği ortaya çıkan MHK, şu an istifa etmesi gerekirken, Türkalp’in “Hata yaptım, gereğini yaparım” dediği raporunu VAR kararları açıklansın denen toplantıya getirmiyor. Oysa, başkan Büyükekşi ve Sabri Çelik “Biz yetkimiz dahilinde kayıtları inceledik, hata yapılmış. Hakem de hatasını kabul etti. Artık görev vermeyeceğiz” dese, iş bu noktaya gelmez VAR kayıtları da açıklanmazdı… ”Önce kulübüm” deyip TFF yöneticiliği yapanlar buna izin verir miydi, orası bilinmez. Futbolumuza geçmiş olsun…