"Utanırlar diye söylüyorum"

2 sene evvel Fenerbahçe stadyumunda kupa kazandık, vermek istemediler. Yarın verelim dediler, ışıkları kapattılar, suları açıp sahayı suladılar... Ben onlar gibi değilim. Belki onlar da utanırlar diye söylüyorum, rakip kupayı kaldırırsa elini sıkarım.

Galatasaray Başkanı Duygun Yarsuvat, GSTV ekranlarında merak edilen soruları yanıtladı, gerektiğinde de sözünü sakınmadan cevapladı.

İşte Yarsuvat’ın konuşmasından satır başları:

- 2 sene evvel Fenerbahçe stadyumunda kupa kazandık, vermek istemediler. Yarın verelim dediler, ışıkları kapattılar, suları açıp sahayı suladılar... Ben onlar gibi değilim. Belki onlar da utanırlar diye söylüyorum, rakip kupayı kaldırırsa elini sıkarım. Ayrıca neden rakip takım taraftarları diğer stadyumlara giderek maçı izleyemiyor? Umarım Beşiktaş maçımıza hem Fikret Orman hem de Beşiktaşlı taraftarlar gelir ve maçı izlerler. Biz düşman değiliz. Biz insanız.

- Gezi Olayları’nı hatırlayın, 3 grup birden bir araya geldi. Demek ki bizim ortak noktalarımız var. Bakın yasaklamak demek sorunu daha da büyütmek demek. Tedbirinizi alın ama yasaklamayın.

- Fenerbahçe stadyumuna maç izlemeye gideceğim. Küfür ederlerse de etsinler, duymayacağım. Ayrıca Galatasaray taraftarının gitmesi için de vilayetten girişimlerim olacak. Rekabet olacak tabii ama önemli olan dostluk, insanlık...

- İngiltere’de her takımın taraftarı var. Hangi ligde olduklarının önemi bile yok. Tribünler hep dolu. Bu bir görgü meselesidir.

Özele tecavüz

- 6222 sayılı kanunda Passolig’den söz edilmiyor, e-bilet’ten söz ediliyor. Bunun amacı statlarda olay çıkartan kişilerin tespit edilerek cezalandırılmasını sağlamak. Ama daha sonra e-bilet şekil değiştirdi, başka bir ismi aldı.

- Passolig amaca uygun değildir. Kişinin özel hayatına bir tecavüzdür. İnsan haklarına aykırıdır. Bunun sonucu olarak bütün statlarda seyirci azaldı.

- Lig maçlarında mutlaka passolig aranıyor. Ama kupa maçlarında böyle bir şey yok. Basketbol maçlarında da istenmiyor. Ama kanunda spor müsabakaları olarak nitelendirilmiş durumda. Burada demek ki bir yanlışlık var.

Bir sevgi eksikti

- Biz göreve geldikten sonra tüm spor dallarında Galatasaray başarılı. Biraz sevgi eksikti. Biz oyuncularımıza o sevgiyi verdik.

- Radikal bir değişiklik yapıp bir tek kelime Türkçe veya İngilizce bilmeyen bir İtalyan’la çalışıyorduk. Önceleri Prandelli’nin kalmasını istedik. Ama bu ısrarımıza cevap alamadık. Başarısız olduğunu gördük.

- Hamza hoca ile anlaşınca işler yoluna girdi. Oyuncularımız artık yaptıkları işi seviyor angarya olarak görmüyor. Abdurrahim Albayrak eleştiriliyor ama o oyuncularda olan sevgi eksikliğini kapatıyor. Günün 24 saatinin 16 saatini onlarla beraber geçiriyor.

- Sneijder’in satılmasını Galatasaray’ı sevmeyen gazeteciler yazıyor. Bir ordu Galatasaray’ı sevmeyen... Sneijder’in gitmesi için bizim onun ücretini ödememiz gerekiyor. Ama biz kuruşu kuruşuna ödedik. Sneijder gitmek istemiyor.

- Galatasaray’ın mali tablosu kötü gözükebilir. Yalnız Galatasaray’ın bir markası var. Bir Galatasaray sevgisi var. Bu gemi yürür. Kimse buna mani olamaz. Dördüncü yıldıza giden bir takımda herkes başkan olmak isteyecektir. Biz hisseleri üyelerimize satmak istiyoruz. Onlardan bağış istemiyoruz. Onlara hisse senedi teklif ediyoruz. Ben onların ne kadar Galatasaraylı olduklarını ölçeceğim. Biz bu hisseleri kapı kapı dolaşarak satacağız.

Şansımız yüzde 34

Gönlüm başkan olarak dördüncü yıldızı takmak yolunda. Ama akılcı olmak zorundayım. Bence üç takımın da şansı var. Şanslar yüzde 33 yüzde 33 yüzde 34. Biz yüzde 34 şansa sahibiz. At yarışındaki gibi boyun farkı ile yarışı bizim önde tamamlayacağımızı düşünüyorum.

Dört çeker diyorlardı

Prandelli’yi başarısız olduğu için yolladık. Bizimle dört çeker diye dalga geçiyorlardı. Gelenden geçenden dört yiyorduk. Prandelli de Avrupa bizim için önemli değil diyerek Galatasaray kültürüne ters düşüyordu.

O adam benim

Ben Ünal Aysal dönemini savunamam. Ben, Aysal’ın yaptığı işleri öğrenince ben yapmazdım diyorum. O lafa değil adama bakıyormuş ama baktığı adam da benim, onu da söyleyeyim.

İsterseniz yemin edeyim!

Kesinlikle aday olmayacağım. Ben yaptığım hiçbir işten pişman olmadım. O zaman ne söylediysem şartlar gereği söylemişimdir. Pişman olmak geriyi düşünmek demektir. Ben hep ileriyi düşünürüm. İsterseniz kutsal kitabın üzerine yemin edeyim, ben seçimlerde aday olmayacağım.