Su dünyası mültecileri

Resmi olarak mülteci statüsü tanımayan Malezya’da sığınmacılar, yasadışı göçmen olarak görülüyorlar ve hükümet tarafından kabul edilmiyor.
Tamamı mültecilerden oluşan ‘Baraju’ isimli göçmen kabile de Malezya topraklarında yaşamaktan men edildikten sonra, “okyanusa yerleşmiş”. Topluluk, bütün hayatını okyanus üzerinde geçiriyor. Kabile kendi yaptıkları ahşap kulübelerde yaşıyor ve yine kendi yaptıkları sandallarla balık, ahtapot ve ıstakoz avlayarak karınlarını doyuruyor. Okyanus üzerinde yaşamın tehlikelerini de göz ardı etmeyen halk, yaşadıkları ahşap kulübeleri denizden oldukça yükseğe inşa etmiş.
Elle ahtapot yakalıyorlar
Uzun yıllardır okyanusta yaşayan toplulukta çocukların da avlanma yeteneği oldukça gelişmiş. Çocuklar, deniz altında daha rahat ve net görürken, uzun süre denizde yaşamalarının getirdiği ‘kara hastalığı’ tecrübesini de yaşamışlar.
Denizin üzerinde yaşayan mülteci halkı gözlemlemek için bölgeye giden 43 yaşındaki Malezyalı fotoğrafçı Ng Choo Kia, özellikle çocukların elleriyle ahtapot yakalamasının oldukça şaşkınlık verici olduğunu belirtiyor. Kia, aynı zamanda bu yetenekli çocukların, çevre ve hijyen üzerinde eğitim almaları gerektiğini de savunuyor.

Çocuklar için eğitim yok

Zaman zaman Malezya’nın kuzeyinde bulunan Semporna bölgesine girmelerine izin verilen mülteci topluluğu, burada avladıkları deniz ürünlerini satarak para kazanıyor. Bu paralarla da içme suyu, deterjan, giyim ve gıda ihtiyaçlarını karşılıyorlar. Baraju kabilesinin çocukları Malezya topraklarına alınmadığı için okula da gidemiyor. Fotoğrafçı Ng Choo Kia, “Şahsen bir insanın burada büyümesini kesinlikle desteklemem” diyor.