07.11.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:
Burak Dursun - İstanbul
İstanbul’un en eski semtlerinden Sulukule, kentsel dönüşümün ardından Suriyelilerin evi oldu. Semtte yeni yapılan binaların çoğunda artık Romanların yerine mülteciler kalıyor. Suriyelilerin bazıları ‘Savaş bitince geri döneceğim’ derken kimisi ise ‘burada hayat kuracağım’ diyor.
Perdelere talimat
Yaşları 17 ile 28 arasında değişen Suriyeliler 3 odalı 110 metrekarelik evlerde 20 kişi yaşıyor. İlk başta çekingen davranan Suriyeli gençler bize kahve ve severek içtikleri güney amerika içeceği ‘Mate’ ikram ediyorlar. Sohbet ilerledikçe evlerini gezmemize izin veriyorlar. İlk odada karşımıza 3 ranza çıkıyor. Kıyafetlerini koyacak dolap ve yer bulamadıkları için bütün eşyalar yataklarının üzerinde ve kapı arkalarında asılı. Çok dar ve havasız olan odalarda iki kişinin aynı anda yürümesi imkansız. Evdeki tüm cam ve kapıların açık olmasına rağmen perdelerin kapalı olması dikkat çekiyor. Suriyeli İsmail’e sorduğumuzda salonun kapısında Arapça harflerle yazılmış olan yazıyı gösteriyor ve ‘Yönetimin talimatı gereği perdeleri açmamız yasak’ cevabını veriyor.
1,5 yıldır Türkiye’de yaşayan İsmail Muhammed (25) elektrik mühendisi. Muhammed, “Babam öldü. Annem ve 6 kardeşim Suriye’de” diyor. Kavurma ve çiğ köfteyi çok sevdiğini ama parasızlıktan ucuz konserve, makarna, patates, hazır çorba yediklerini söyleyen İsmail her gün iş aradığını dile getiriyor.
17 yaşındaki Rıdvan dışında hepsi Suriye’nin Hama kentinden gelmiş. Şam’dan gelen Rıdvan, “Ailemi bırakım geldim. Babam 10 yıl önce öldü. Annem ve 5 kardeşim hala orada” diyor. Öğretmenlık okuyan 26 yaşındaki Usama, “Üniversiteyi IŞİD bombaladı. Okulun bitmesine 1 yıl vardı. Ailem parasızlıktan Türkiye’ye gelemedi” diye konuştu.
Nişanlısını bırakıp gelmiş
Suriyeli Mahir 20 gün önce Lübnan’dan gelmiş. Mahir, Lübnan’da iş bulamadığı için Türkiye’ye geldiğini söylerken Şam’daki Damascus Üniversitesi’nde tıp okuduğunu belirtiyor.
25 yaşındaki Zekeriya ise Suriye’deki nişanlısını bırakıp Türkiye’ye gelmiş. Kimya öğretmeni Zekeriya nişanlısının okulu bitirince yanına geleceğini söylerken konfeksiyonda ütücülük yaparak ayda 1000 lira kazandığını ifade ediyor. Sarmad Kassir (28), Halep Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı mezunu. 2 ay önce Türkiye’ye gelen Sarmad, “Arapça, İngilizce ve Almanca biliyorum. Ama iş bulamıyorum. Şimdi de Türkçe öğrenmeye çalışıyorum. Ama param olmadığından Türkçe kaynak alamıyorum. Fabrikalarda ağır koşullarda düşük fiyatlara bizi çalıştırıyorlar” diye yakınıyor.