Taş ocağı nöbetini köylüler kazandı

Bolu’nun Mudurnu ilçesine bağlı Yeniceşıhlar köyü sakinleri, köyde açılması planlanan kalker ocağı ve kırma eleme tesisine karşı aylardır sürdürdükleri mücadeleyi kazandı. Köylülerin Valilik tarafından verilen “ÇED gerekli değildir” kararına ilişkin Sakarya 2. İdare Mahkemesi’ne işlemin iptali istemiyle açtığı dava sonucunda, mahkeme yürütmenin durdurulmasına karar verdi. Mahkeme, “Dava konusu işlemin, kalker ocağı işletilmesine ilişkin olması nedeniyle çevreye verebileceği muhtemel zararlar bakımından, uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceği açıktır” dedi.

Darp edildiler
Yeniceşıhlar köyü sakinleri yaklaşık 5 aydır köylerinde kalker ocağının işlemesine karşı direniyordu. Kalker ocağının köyün doğasına ve ana geçim kaynakları olan tavuklarına zarar vereceğini söyleyen 80 haneli köyün sakinleri, iş makinelerinin geliş yoluna kurdukları çadırda nöbet tutuyordu. Makinelerin geldiğini gördüklerinde ise yola oturup, geçişine izin vermiyorlardı. Direnişleri sırasında kimi zaman jandarmalar ile karşı karşıya gelen köylüler kimi zaman da gözaltına alındı. Direnişe katılan kadınlar kendilerini yoldan kaldırmak isteyen jandarmaya direndiklerinde darp edildi. Köylüler bir yandan da taş ocağına karşı hukuki mücadele başlattı. Kalker ocağının işletme iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle açılan ilk davayı Sakarya İdare Mahkemesi önce reddetti. Köylülerin itirazı üzerine Sakarya 2. İdare Mahkemesi yürütmenin durdurulmasına karar verdi. Köy sakinlerinden Mehmet Cantürk, “Bu karara bizler çok sevindik. Taş ocağındaki faaliyetin durdurulması için herkes destek olmuştu. Desteklerin sonucunu gördük. Burada köyümüz ve Türkiye kazandı” diye konuştu. Taş ocağının işletmecisi Hasan Tekin ise kanuna saygılı olduklarını, mahkeme kararı doğrultusunda hareket edeceklerini söyledi.

Krem kullan bir şeyin kalmaz

Şirketin inşaat araçlarına geçit vermemek için yola adeta kamp kuran Yeniceşıhlar köyü sakinleri kimi zaman jandarma ve şirket yetkilileri ile de karşı karşıya geldiler. Bu süreçte Fatma Pekcan’ın yaşadıkları ise son derece çarpıcı... İş makinelerinin önünü kesmek için yola oturan Pekcan, yoldan kepçe tarafından ‘kaldırıldı’. Pekcan yaşadıklarını ifadesinde şöyle anlattı: “Kepçe köprüden geçmek istedi. Ben de köprüde yaşlılar olduğu için kepçe operatörüne ‘dur’ işareti yaptım. Bu sırada kepçe yolda durdu. Ben kepçeye sırtımı döndüm. Bu esnada orada bulunan H.T isimli şahıs eli ve ağzıyla kepçe operatörüne ‘gel, yürü’ diye emir verdi. Ben köprünün üzerinde yürüdüğüm esnada kepçe, benim diz kapağımın arka tarafından çarparak beni kepçenin ağız kısmının içerisine yuvarladı.” Kol ve bacağındaki morluklar geçmeyince bu defa tekrar karakola giden Pekcan anlatımına göre ‘ilginç’ bir tepkiyle karşılaştı. Pekcan’ın anlatımına göre jandarmalar, “Buna adli vaka raporu veremiyoruz. Krem kullan bir şeyin kalmaz” dediler.