The Others 19 Mayıs salatası

19 Mayıs salatası

20.05.2001 - 00:00 | Son Güncellenme:

19 Mayıs salatası

19 Mayıs salatası

19 Mayıs salatası

Gençlik ve Spor Bayramı’nda TV’lerimiz anlamlı bir kutlama yaptılar. "Biri Bizi Gözetliyor" 2001 yılında Türk gençliğinin abidesi olarak yükseldi. Şimdi gençlerimizi tekneye bindirip serin sulara yollayacağız. Bir de orada yarışacaklar...


Gençlik ve Spor Bayramı’nda gençliği temsilen Deniz Akkaya, Pakize Suda ablasına bulaşmış. Yazılarını beğenmediğini söylemiş. Bu konuların uzmanı olan kanalımız Show’da Pakize ablası, Deniz kardeşine; "Onu zeki sanırdım" diyordu. Deniz kardeş çok zeki. Onun için, oltaya yem takıp denize atıyor; balıklar bir bir geliveriyor...




Gençlik değişiyor (!)


Gençlik ve Spor Bayramı’nda gençlerimiz tango yaptı. Bizde bir folklor gerçeği olduğunu da Türk gençliği bu yıl öğrendi. "Aaaaaa folklor" şeklinde dolaştı gençlerimiz. Sayın Derviş’in oğlunun da Number One FM’de eskiden yaptığı DJ’liğe tekrar dönmesi "Nedir bu DJ’lik?" merakını beraberinde getirdi. "32. Günöde "club" kültürü, yerin altından çıktı ve bizlere geldi. Meğer bu bir kültürmüş. Öyle tepinip durmak, yeknesak müzikle sallanıp yuvarlanmak değilmiş. Buralar iyi eğitim almış, kültürlü, bilgili gençlerimizin gittiği mekânlarmış. Giyim tarzları ile de bu ayrıcalıklarını ortaya koyarlarmış...


Gençlik ve Spor Bayramı’nda tesettürlü genç kız, burnunda hızma ile konuşuyordu TV’de. Bir de sırtında gitar çantası ile uzaklara giden bir genç kız daha vardı. Mehmet Ali Birand "Değişiyor Türkiye, biz farkında değiliz" diyordu. techno-trance çalan muhafazakâr kesim DJ’yi de konuşuyordu. Değişiyordu gençlik, değişiyor...


Doğu Perinçek’in oğlu da "Babamın yolundayım" diyordu gözü morarmış bir şekilde. Gençler bayramlarından birkaç gün önce, devrim adına birbirlerine taş ve sopalarla girişmişlerdi. Değişiyordu gençlik, değişiyor.... Manken Ebru Şallı da gençti ve "Derviş ilaç gibi geldi" diyordu. İşsizlikten yürüyüş yapan ülkemizin artık böyle yürüyüşler yapmayacağına inanıyordu genç manken!




Yaşamına ot tıkılanlar


Gençler ölüyordu... Vücutları iflas ediyordu. F tipi iyi ama, işkence yapılması kötüydü. Böyle diyordu büyükler, içerdeki gençler için. Meclis’te pankart açtıkları için yaşamlarına ot tıkılan gençlerimiz de vardı. Bir de Manisalı gençlerimiz... Türk gençliğini temsilen Emniyet’ten ödül alan genç şarkıcımız Sinan Özen’i hatırladık bir de.


Bayramın spor kısmında ise "Televole", futbol yazarları ve hakeme itiraz eden genç futbolcular vardı. TV stüdyolarında ise yılda bir hatırlanan gençler, bayram balonları gibi birer birer havaya uçup gittiler. Üniversite bahçesinin önünden geçen polislerin "komünist yuvası" bakışlarına şahit olan gençler de vardı bu ülkede. "Bağımsız Türkiye" sloganı ile aslında Fenerbahçe şampiyonluğunun bileti peşindeydi Türk gençliği. "Yönetim uyuma, taraftarı unutma" diye bağırıyordu kameralara... Bir bayramı daha devirdi gençler bu ülkede...