30.01.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:
TAYLAN KÜMELİ / bir kibrit kutusu lezzet
İdeal kiloma nasıl ulaşabilirim? Verdiğim kiloları nasıl geri almam? Hangi yiyecek bünyem için daha faydalı? Diyetimi bozma riski en fazla olan yiyecekler nedir? Suyu hangı ısıda ve ne zaman içmeliyim? Sigarayı bırakınca gerçekten kilo alır mıyım?
Örnek bir vaka
40-45 yaşlarında, oldukça kilolu, yorgun görünümlü ve zor nefes alan danışanım günün son hastasıydı. Ben de oldukça yorgundum ama belli ki hastam da yeni döndüğü seyahat nedeniyle yorgun ve çok ödemliydi (vücudu su toplamıştı).
Ailesinin genetik yapısında yüksek tansiyon ve yüksek kolestrol de vardı. Danışanımın bir başka kötü alışkanlığı da sigara içmesiydi.
Neden kilo alırız?
Kilo almamızı üç ana unsur belirler: Genlerimiz, biyolojik yapımız ve sosyal hayatımız.
Danışanımın yüksek tansiyonu ve kolestrolü ailesinde de yaygın görülen bir hastalık tablosuydu. Bu rahatsızlıklarının ilerleyip hayati tehlikeler oluşturmasını engellemek için diyet programıyle birlikte bir kardiyoloğa yönlendirildi. Genel iyileşmenin bir bütün olduğu belirtilerek programı bitse bile kardiyolojik muayenelerini rutin yaptırmasının önemi her görüşmede vurgulandı.
Diyet programı
Alınan sonuçlar doğrultusunda kendisine aşağıdaki başlıklarda içerikleri olan bir diyet programı hazırlandı:
Yemeklerini mutlaka yavaş yavaş ve küçük lokmalar halinde yemeliydi.
Mutlaka günde 12 bardak su içmeliydi.Yemeklerine mümkün olduğunca ilave tuz koymamalıydı.
Ev dışında yiyeceği yemeklerde mümkün olduğunca yağsız olanları seçmeliydi.
Seyahat çantasında keten tohumu, ceviz gibi omega 3 bakımından zengin besinler bulundurmalıydı.
Artık danışanım nereye giderse gitsin, bildiği doğrular onunla birlikteydi. Kahvaltısına başlamadan önce yediği bir adet ceviz içi, kahvaltısında özellikle yağsız peynir ve çok tahıllı ekmek seçmesi, mümkün olduğunca ara öğünlerde kabuklu meyveler yemesi, öğlen ve akşam bol salata ve beyaz ete ağırlık vermesiyle altı ayda ideal kilosuna ulaştı... O, hâlâ seyahat eden ama doğru beslenen ve sağlıklı biri artık.
Mini sözlük
Kolesterol: Bütün hücrelerde bulunan bir yağ çeşididir. Yağların sindiriminde ve bazı hormonların yapımında görevlidir. Vücutta fazla miktarda olması istenmez.HDL: İyi huylu kolesterol olarak da bilinen HDL, kandan yağları toplar ve parçalanmak üzere karaciğere götürür. HDL'nin artması kalp ve damar sağlığını korur. HDL'yi artırmanın en kolay yolu egzersizdir.
LDL: Kötü huylu kolesteroldür. Yağların damar duvarlarında birikmesine neden olarak damar hastalıklarına yol açar.Trigliserid: Yağın vücuttaki depo formudur. LDL kolesterolü destekleyici etkisi vardır. Yüksekliğinde genetik faktörler ve beslenme alışkanlıkları etkilidir.
Homosistein: Kalp sağlığının göstergesidir.Yüksek düzeyde homosistein, koroner kalp hastalıklarının oluşumunda etkendir.Fibrinojen: Kanın pıhtılaşmasında görevlidir. Vücutta bir yara oluşuncaya kadar durağan haldedir ancak yara oluşursa pıhtılaşmayı sağlar.
HCRP: Vücutta ateşsiz enfeksiyon olarak da düşünebileceğimiz bir inflamasyon olup olmadığını gösterir. Kalp sağlığıyla da ilişkilidir.
Na-K: Sodyum (NA) vücutta sıvı dengesini sağlamada ve kan basıncının düzenlenmesinde, potasyum
(K) ise kasların çalışması ve kalp atışlarının düzenlenmesinde görevlidir.