Bir ehl - i hüner

BAZI tanıdıklar ve "tanımadıklar" Barış Manço hakkında veda yazısı yazmadığım için sitem ettiler, hatta azarladılar. Haklı olabilirler. Gerçek sevenlerini tenzih ederim. Fakat ömründe kafasını çevirip yüzüne bakmaya "tenezzül"(!) etmemiş o kadar insan, sanki ikiz kardeşiymiş gibi öyle mersiyeler döktürdü ki ben şahsen tanımadığım için çekinmiş olabilirim. Ama çekingenliğimi yenerek işte ben de yazıyorum:
"Sağlığında nice ehl - i hünerin
Bir tutam tuz bile yokdur aşına.
Öldürüp evvel onu açlıkdan,
Sonra bir türbe dikerler başına."
Bir insanı açlıkdan öldürmek için sadece yiyeceğini kesmek gerekmez. Hele Türkiye gibi yerlerde bunun çok daha "ince" metodları vardır...
Elveda, Barış Manço!...
Barış Manço, elveda!...

Bir kurbağa deliği

Sırplar ve Kosovalı Arnavutlar, ki bunlara "KOSOVAR" denir, arasındaki "zoraki" barış görüşmeleri, Paris'e pek de uzak olmayan Rambouillet Şatosu'nda cereyan ediyor. Bu şatoyu XVI. Louis 1783'de av köşkü olarak inşa ettirmiş. Nazenin Zevcesi Habsburglu Marie - Antoinette'in de, kendisi hıngır hıngır yaban domuzları peşinde at sürerken canı sıkılmasın diye Şato'nun Parkı'na Versailles tarzı fıskiyeler filan ilave ettirmiş. Ama yine de yaranamamış. Şımarık Kıraliçe Rambouillet için ne dermiş bilir misiniz? "Pis bir karakurbağa deliği..." (une salle crapaudiere)... İnsan bugün hala 13.000 hektar ormanla çevrili bu harikulade şatoyu görünce seslenesi geliyor:
"Allah'dan kork, a Kadın!..."
Öte yandan Şato'ya hani neredeyse itiş kakış getirilen Sırplarla Kosovarların bu güzellikleri görecek halleri olur mu bilinmez. Bana sorarsanız "Rambouillet" bir "Dayton" olamaz. Çünkü Kosova Bosna'dan farklı. Bakınız neden: Sabık Yugoslavya altı "federe cumhuriyet" (Slovenya, Hırvatistan, Sırbistan, Karadağ, Bosna - Hersek ve Makedonya) ile iki "özerk bölge"den (Kosova ve Belgrad'ın kuzeyindeki Voyvodina) oluşuyordu.
Son savaşdan sonraki küçülmüş Yugoslavya ise sadece Sırbistan ve Karadağ "federe" cumhuriyetlerinden ibaret. 1989'da Miloşeviç tarafından özerklikleri gasbedilen Kosova ve Voyvodina ise artık "sadece" Sırbistan'ın birer vilayeti.
Toplam 10.518.000 nüfuslu "Yeni Yugoslavya"nın yüzölçümü 102.173 kilometrekare. Sırbistan Federe Cumhuriyeti'nin yüzölçümü 88.361 kilometrekare ve nüfusu 9.778.000 kişi. Ama bu toprak parçası içinde 10.887 kilometrekare yüzölçümlü ve 1.950.000 nüfuslu Kosova ile 21.506 kilometrekarelik ve 2.114.000 nüfuslu Voyvodina da var. Voyvodina'nın ancak yüzde 54 kadarı Sırp. Gerisi, başda Macar olmak üzere, toplam 24 milliyetden oluşuyor. Karadağ (Montenegro) Federe Cumhuriyeti'nin yüzölçümü 13.812 kilometrekare, nüfusu ise 615.000 kişi, ki bunun 140.000 kadarı da Sancak Müslümanları...
Kosova nüfusunun yüzde doksanı Arnavut (Kosovar). Ayrıca 60.000 kadar Türk var. Gerisi Sırp...
Rambouillet'de durumu daha da içinden çıkılmaz hale getiren unsur, Arnavut Delegasyonu'nun tek bir ağızdan konuşamayacak olması: Delegasyon'un bir bölümü İbrahim Rugova önderliğindeki "ılımlı" sayılan "Kosova Demokratik Ligası / Birliği" (LDK) üyelerinden ve bir bölümü ise çok katı bir tutum içindeki "Kosova Kurtuluş Ordusu" (UÇK) üyelerinden oluşuyor. Bunlar neredeyse kendi aralarında kanlı bıçaklı...
Şimdi bazı Batılı politikacılar diyor ki Kosova'ya da "federe cumhuriyet" statüsü verilsin, olsun bitsin... Bunların bilmediği şu: Yugoslavya Anayasası'na göre federe cumhuriyetlerin, eğer isterlerse "Federasyon"dan ayrılma hakları var!!! Yani bugün Kosova'ya federe cumhuriyet statüsü verilse en geç otuz saniye içinde "Federasyon"dan, yani Sırp boyunduruğundan ayrılacak...
NATO (ve Türkiye) ise bunu istemiyor...
Yol olur diye...
Zor, dostum, zor...