Biz bize benzeriz

Fatİh Terim'in tribünlere yaptığı işaret ve buna yol açan küfürler üzerine spor programlarında söylenenlere bakalım... Erman Toroğlu "Sıkıysa o küfrü eden sokakta yüzüne söylesin Fatih Terim'in" dedi. Star'da Ahmet Çakar, Terim'in mert biri olduğunu böyle gizli kapaklı değil yaparsa bunun göstere göstere olacağını söyledi! İki örnekte de sorun, küfür ve hareket değil, kimin daha "harbi delikanlı" olduğu üzerine yoğunlaşıyor. "Biz bize benzeriz"e ne güzel örnek değil mi?

GalatasaraylI Bülent'in Beşiktaş soyunma odasına girmesinin olayları ateşlediği söylenmişti. Star, onunla özel bir söyleşi yapmış Bülent de; "Ben kabadayı değilim. Ben aile babasıyım" demiş. Yani terbiyesizlik yapmadığını örneklemek için seçtiği konum, aile babası olması durumu. Aile babalığı her şeyi halletse bu ülkede!

Bülent, Beşiktaş yöneticisi Erdoğan Demirören'in alkollü olduğunu söylemişti. "Maraton"da Demirören'in Amerika'dan uçakla geldiği, ayağını tozu ile de maça gittiği söylendi. "Seferidir yani içmiş olabilir" yorumu yapıldı. Bu da ayrı kara mizah örneği tabii ki... Demirören bu iddiayı kesinlikle reddetti ve "Ben iş adamıyım manevi değerlere saygılıyım" dedi. İş adamlığı her şeyi halletse bu ülkede!

Galatasaray taraftarları korkulukları devirirken "Ya Allah Bismillah" diye bağırıyormuş. Aynı şekilde Beşiktaş'ın "kendini bilen" taraftarının Galatasaray seyircisine doğru meşale yollarken aynı şekilde bağırdığı söylendi "Telegol" de. Ardından yorum da geldi; "İki saat önce iftar olmuş, oruç bozmuşsun; hem böyle bağırıyorsun hem de ana avrat gidiyorsun"... İşte tam "biz bize benzeriz" durumu.

Habertürk'te Adalet Bakanı danışmanı Prof. Doğan Soyaslan ve karşısında "aslan hanımlar" vardı. Özetle gazeteci ve avukatlardan oluşan kadınlar "Siz kadını meta olarak görüyorsunuz" dediler. Sayın profesörümüz de "Haklı olabilirsiniz ama sizin dediğiniz gibi kanunlar ancak otuz sene sonra olur; bu ülke şimdi bunu kaldırmaz" dedi. Ne dersiniz tam "biz bize benzeriz" durumu değil mi?