Deprem 400 bin çocuğu vurdu

4 Ekim Dünya Çocuk Günü'nde Türkiye'de bu yıl temel hedef Marmara'daki deprem felaketinden doğrudan etkilenen 400 bin çocuğun yaşama yeniden döndürmek


       Çocuk Vakfı'nın 4 Ekim Dünya Çocuk Günü nedeniyle hazırladığı, 1999 Özet Çocuk Raporu'nda, Türkiye'de 0 - 18 yaş grubu nüfusunun 28 milyon kişi olduğu belirtildi. 17 Ağustos Marmara depreminden birinci derecede etkilenen çocuk sayısının ise 400 bin civarında olduğu vurgulanan raporda, depremde ölen, yaralanan ve travma geçiren çocuk sayısının bilinmediği kaydedildi.
       Türkiye bu yıl Dünya Çocuk Günü'nde deprem felaketinden etkilenen çocukların rehabilitasyonu, barınmaları ve geleceklerini tartışacak.
       Çocuk Vakfı'nın raporunda, Türkiye'de çocukların doğum, ölüm oranları, sorunları ve eğitim zorluklarına ilişkin şu bilgilere yer verildi:
       "Türkiye'de her yıl 1 milyon 360 bin bebek dünyaya geliyor. Bebek ölüm hızı binde 42. 5 yaş altı ölüm hızı ise binde 50. Her dört çocuktan biri hiçbir sosyal güvencesi olmadan çalıştırılıyor. Kimsesiz çocuk sayısı 700 bin. Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'nun himaye ettiği çocuk sayısı ise 21 bin.

20 bin çocuk sokakta yaşıyor.

       Çocuk suçlarında bütün dünyada olduğu gibi artış gözleniyor. Sanık sandalyesine çıkan çocuk sayısı arttı. Çocukların yüzde 72'si anne - baba, yüzde 22'si "ğretmen dayağı yiyor. Her üç çocuktan biri istismara uğruyor. Çocuk istismarlarının yüzde 91'i psikolojik, yüzde 63'ü fiziksel, yüzde 38'i cinsel, yüzde 9'u ise ihmalden kaynaklanıyor."
       Türkiye'de 9 milyon 300 bin çocuğun yoksulluk düzeyinde yaşadığına dikkat çekilen raporda, her 100 kız çocuğundan 29'unun okula gitmediği bildirildi.

"Çocuk yüzlü bir dünya kurmak..."

       Çocuk Vakfı Başkanı Mustafa Ruhi Şirin, "4 Ekim Dünya Çocuk Günü" nedeniyle yaptığı açıklamada, çocuk haklarının çok yönlü ihlal edildiği yüzyılın sonunda, çocuğa ve çocukluğa bakışın yeniden ele alınması gerektiğini belirtti.
       Çocukların mutlu yaşayacakları yeni bir dünya kurmak için, önümüzdeki bin yılın çocuk politikalarını oluşturmanın ilk çocuk gündemi olması gerektiğini vurgulayan Şirin, "Çocuk yüzlü bir dünya kurmak amacıyla çocukta ve çocuk gerçeğinde buluşmamız gerekiyor" dedi.
       Şirin, 4 Ekim 1999 Pazartesi kutlanacak "Dünya Çocuk Günü"nde, Adapazarı'nda deprem çocukları ile buluşmaya gideceklerini ve gün boyu çocuklarla birlikte etkinliklerde bulunacaklarını sözlerine ekledi.

UNICEF: Yapılacak çok şey var

Barçın Yinanç Ankara
       UNICEF Genel Direktörü Carol Bellamy, Türkiye'nin eğitim ve sağlık alanında büyük ilerleme kaydettiğini, ancak Türk yetkililerinin de kabul ettiği gibi, yapılacak daha çok şey bulunduğunu söyledi.
       Genel Direktör olarak ilk kez Türkiye'yi ziyaret eden ve deprem bölgesinde incelemelerde bulunan Bellamy, depremzedelere yapılan yardımlardan etkilendiğini belirterek, "Bu tür durumlarda ortaya çıkan salgın hastalığın görülmemesi önemli bir gösterge" dedi.
       Bellamy Türkiye'deki genel sorunlar konusunda, "Her yerde görüldüğü gibi bölgesel farklılıklar var. Özellikle, Doğu ile Güneydoğu'ya ve nüfus yoğunlaşması çok olan kentlere baktığınızda beş yaş altı çocuk ölüm oranında dramatik farklılıklar var" diye konuştu.
       Sokak çocuklarının sayısındaki artışla ıslahevlerinin durumunu da sorunlu alanlar arasında sayan Bellamy, Türkiye ile tüm bu konularda çok açık bir diyalog ve işbirliği içinde olduklarını belirtti.
       Bellamy, çocuk hakları sözleşmesinin uygulanmasında karşılaşılan sorunlarla ilgili olarak da şunları söyledi:
       "Uygulama alanında her yerde sorun var. Biz de bu konuda yardımcı olmak istiyoruz. Örneğin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ile her yıl çocuk bayramından önce Türkiye'deki çocukların statüsünün gözden geçirilmesini görüştük. Böylece çocuk bayramları sadece kutlamaya değil, ihtiyaç alanlarının belirlenmesine de vesile olacak."
       Bellamy, Türkiye ile ilgili genel gözlemini de şöyle özetledi:
       "Diğer ülkelerde olduğu gibi, Türkiye'nin karşısında birçok sorun var. Ama ben, bu sorunları aşmaya istekli bir hükümet görüyorum. Biz, yardımcı olmaya çalışacağımız gibi bazen de sorunları hatırlatmak için itici güç olacağız."

1 milyar çocuk yoksul

       Çocuk Vakfı'nın 4 Ekim Dünya Çocuk Günü nedeniyle hazırladığı, 1999 Özet Çocuk Raporu'nda, dünyada aklaşık 2 milyar 700 milyon çocuğun yaşadığı, her gün 6 bini ishalden olmak üzere 35 bin çocuğun öldüğü bildirildi.
       170 milyon çocuğun dengesiz beslenme sorunu bulunduğu ifade edilen raporda, yoksul ortamda yaşayan çocuk sayısının ise yaklaşık 1 milyarı bulduğu görüşüne yer verildi. Çocuk ölüm oranlarının aynen devam etmesi durumunda 2000'li yıllarda 175 milyon çocuğun ölebileceği belirtilen raporda şöyle denildi:
       "Acil önlem alınmazsa, 2010 yılına kadar 1 milyon 100 bin çocuk AIDS kurbanı olabilir. 6 - 11 yaşları arasında hiç okula gitmeyen çocuk sayısı 140 milyon. Her 100 çocuktan 24'ü okuma - yazma bilmiyor. Gelişmekte olan ülkelerde yaşayan, hemen hemen üçte ikisi kız çocuklarının oluşturduğu eğitim çağındaki 130 milyon çocuk, eğitimden yararlanamıyor.
       5 - 14 yaş grubunda 270 milyon çocuk çalışıyor. Bu çocukların 150 milyonu güvencesiz, sağlıksız işlerde çalıştırılıyor. Bütün dünyada kötü davranışa, ihmale, şiddete, sömürüye, cinsel tacize uğrayan, uyuşturucuya kurban giden çocukların sayısı hızla artıyor."

"Askerden fazla çocuk ölüyor"

       Beslenme yetersizliğinden kaynaklanan ölümlerin kız çocukları arasında daha yaygın olarak görüldüğü vurgulanan raporda, "1 milyar çocuk sağlıklı ev ortamından uzakta büyüyor. 20 milyon çocuk evsiz, 7 milyonu mülteci" denildi.
       Savaşlar yüzünden 16 milyon çocuğun psikolojik travma geçirdiği belirtilen raporda, "Savaşlarda ölen çocuk sayısının asker sayısından daha fazla olduğu süreç devam ediyor" ifadesine yer verildi.
       Halen 30 ülkeden 300 bin çocuğun silah altında bulunduğuna dikkat çekilen raporda, dünya çocuklarının sadece yüzde 15'nin sorunlarının en aza indirilmiş durumda olduğu kaydedildi.