The Others Film gibi mi?

Film gibi mi?

06.06.2001 - 00:00 | Son Güncellenme:

Film gibi mi?

Film gibi mi

Film gibi mi?

Levent Yüksel’in yaşam öyküsü tekrar verildi BRT’deki "Yasemin’in Penceresi"nde. Şan ve şöhretin bedellerinin satır aralarında gizli durduğu, anlayana da epey ipucu veren bir program. Bence bu bir kaset halinde çoğaltılmalı. Levent’in hayatı da böyleydi. Anne ve babası tarafından terk edilen Levent Yüksel. Ama Levent bunu sorun etmeme niyetinde; "Türk filmi yapacak halim yok" diyor bulunduğu durum için. Çünkü bazıları gerçekten bu programda Türk filmi çevirdiler.

Şebnem Gürel, Levent’in klibinde oynayan şişman hatun. O da konuktu. Yasemin sordu; "bir kadının fiziği önemli mi?"... Hep bu sorulur. Kadınlar, beyinlerinin sevilmesini ister. Bunun altında yatan, kendileriyle ilgili olan "erkeklerin düşündüğü tek bir şey vardır" önyargısıdır. Böyle olabileceği doğru, ama bu bir kural değildir. İşte bu soru da benzer düşüncenin ürettiği bir sorudur. Bir kadının fiziği önemlidir. Önemin kıstasları vardır. 90 - 60 - 90 gibi bir rakam değildir tabii ki. Yasemin Bozkurt aslında bu soruyu kendisine sorsa. Cevabı ortada değil mi?

"Teke Teköte muhteşem ve bir o kadar kara mizah bir tartışma vardı; "imam nikahı". Bu arada Kohl’ün oğlu ve Türk kızımız arasındaki evlilik konusu da gündeme geldi.İki ayrı din ve evlilik. Olur mu, olmaz mı? Uyar mı, uymaz mı?... Onlar balayına çıkmışlar, uzaktan selam yolluyorlar!

Konuşmaya, açmaya pek yanaşmadığımız bir tabuya nokta kondu; "imam nikahı"... Zinaya aranan kılıfı toplumun bu şekilde bulduğunun altı çizildi. Kadın ve erkeğin ömür boyu birbirlerine akitlenmesine bir tepki ve bu tepkinin toplumdaki örf ve adetlere aynı silah ile bir nevi karşı duruşu...

Konuşmacılardan Hüseyin Üzmez ile İsmail Nacar nefis bir ağız dalaşı yaptılar! "En bi müslüman" olarak yapılan bu karşılıklı atışmalarda "kes sesini", "hadi lan" gibi adrenalini yüksek cümleler de kuruldu! Bence her ikisini bir çuvala koymakta yarar var... Boks maçına benzeyen diyalogta tribünden sürekli alkış geldi. Bir şey anlaşıldığı için değil; sesi daha yukarıdan çıkıp son sözü ele alana gelen alkışlardı!