Film hikayeleri...

TV’de oynayan Türk filmlerinin kanallardan bize gelen özetleri pek bir hiciv kokar. Senaryolar bugün oynayan dizilerin çoktan temellerini oluşturmuştur. Ve belki de bazı açılardan daha da uçuktur diyebiliriz.

TRT 1’de oynayan "Buyurun Cümbüşe" filminin özetinde; "İstanbul’un kenar mahallesinde yaşayan simgesel insanların hikayesi" deniliyor. Pek bir entel olmuş değil mi? Simgesel insanlar durumu yani...

"Ayıbettin Şemsettin"in konusu da hayli ilginç; "Sardalya kutuları içinde Türkiye’ye inci kaçıran çete ile başı derde giren depo işçisinin öyküsü"... Bu arada tiplemeler de bize özgüdür; "Meteliksiz ama iyi yürekli"lik genel geçer bir prototiptir. Bu filmde de böyle.

Bu arada yabancı filmlere de haksızlık etmeyelim. Olay TV’de oynayan "Bu Aşk Olmalı" filminin konusu yürekleri dağlamaktadır! "Genç ve yakışıklı (tersi olamaz) Thomasso, Sesilya ile çok güzel bir aşk yaşamaktadır. Ama Thomasso rahat durmamakta ve çapkınlıkları ile Sesilya’yı çıldırtmaktadır. Buna daha fazla dayanamayan Sesilya, Thomasso’dan ayrılır. Yaptıklarına pişman olan Thomasso, Sesilya’yı geri kazanmak (ilginç bir yöntem olmalı!) için çaba sarf eder. Bu muhteşem aşk filmini "kaçırmayın"...

Bizim konularda mazohist durumlar vardır. "Seni Sevmek Kaderim" filminde yolsuzluk nedeniyle babasını mahkum ettiren avukatla evlenen kadının öyküsü yer alıyor. Bu nasıl bir fantezidir? Starmax’ta yayınlanan "Balayı" filminde de böyle bir durum söz konusu: "Sevgilisinin ısrarı ile para sızdırmak için tuzağa düşürdüğü bir fabrika sahibine aşık olan kadının öyküsü!"

Hayal gücümüz muhteşemdir... "Adalı Kız" (Kanal 6) filmi buna güzel bir örnektir; "Eda ile arkadaşlarını taşıyan gemi bir adanın karşısında arıza yapar. Günlerce aç susuz kalırlar. Teknesiyle balık avlamakta olan Ali onları kurtarır"... Denizlerimizde böyle ıssız adalar vardır anlaşılan... Olsa olsa Heybeliada filan olmalı. Koca gemi de oralarda günlerce bitap duracak değil. Balıkçı Ali’nin, Yunan adalarına açılacak hali yok. Vallahi bu ada neresidir merak ettim doğrusu?

Aşkların sınırı, sınıfı yoktur filmlerimizde... "Niyet" (Star) filminde olaylar bir plak şirketi sahibinin meşhur bir şarkıcı yaptığı köylü kızı ile plakçının oğlunun aşk öyküsü üzerine kurulmuştur. Bu kız hangi köyden gelmiştir? Nasıl gelmiştir? Bu hiç önemli değildir. "Aşkların En Güzeli"nde ise zengin bir ailenin kızı olan Lale, tamirci Kadir ile evlenir. Çocukları olur. Birden o şaşaalı günleri hatırlar hanım (bu kadar tantanadan sonra anca uyanıyor!) ve baba evine döner...

Bizim filmlerde yaşamın kesişmeleri de çarpıcıdır... "Kalbimin Sahibi"nde (TRT 1) tarihi eser kaçakçılığı yapan bir kadınla (Ayşegül Nadir olmasın!) bir şarkıcının ve sevdiği köy dilberinin öyküsü anlatılıyor. Ne senaryo ama... Böyle bir rastlaşmayı hayal etmek bile yetenek ister. Yani helal olsun.

Aynı kıza âşık olmak ise neredeyse kaçınılmaz kaderdir... Değişik varyasyonları vardır bu ilişkilerin. Bu iki arkadaş olabilir, akraba olabilir, üvey kardeş olabilir, kan kardeş olabilir, kan davalı olabilir. "Anahtarı Bendedir" filminde mesela iki arkadaş aynı kıza aşık olmuştur. n