Görüntü yok, geyik bol

Görüntü yok, geyik bol
BIdI bIdI anlatıp duruyorlar. "Yok hakem şöyle, yok hakem böyle"... Kardeşim peki görüntü nerede? Yok. Siz gazete misiniz? Hayır. Hani görüntü? Çok pahalı. Hani görüntü? Ertesi gün servise veriyorlar, maç görüntüsünü. Ben izleyiciyim bana görüntü lazım. Yoksa dizilmişler orada, hakemlere verip veriştiriyorlar: "Şu pozisyonda şunu atladı..." Peki nerede o pozisyon? Yok. Sen maça gittiysen bana ne? Bana görüntü lazım, görüntü... Geyiği siz evde yapın kendi aranızda.

"Hayalİ Küçük Ali" misali krokilerle golü veriyor. Hani gazetelerde bir zamanlar oklarla golü anlatan fotoğraflar vardı. Bunun hareketlisi. Ve hakem hatalarını da ekrandan yazı ile geçiyorlar! Bir tek görüntü yok.

Star’ın ajanı varmış Florya’da! Ajan der ki; Hasan olayının altında yatan aslında para sorunu. Futbolcular aylardır paralarını alamıyorlarmış, sinirler gerginmiş. Hatta bıçaklar bile çıkabilirmiş! Bakar mısınız ajana! Tam ajan provokatör.

"Maratonöda alt yazılar rahat bıraksa, maçları seyredeceğiz. Yok kardeşim, yarım dakikada bir alt yazı geçiyor. Öte yandan Can Tanrıyar sıkıştırıyor, bitsin de kendi programı (Pazar Keyfi) başlasın diye. Petek ablamız çıkacak ya!

Erman Toroğlu Fenerbahçe Stadı’nın özel olduğunu, kaleye tribünlerin bu kadar yakın olduğu başka bir stadın bulunmadığını söyledi. Şansal Büyüka, var olduğunu söyledi. Toroğlu "hangileri" diye sordu... Karambole geldi!

Son modamız "indirimli yaşamölar. Balıkesir’de ne alakaysa vali vs. caddelerde yürüdüler ve Mehter Takımı da konser verdi. Bir vatandaşın yorumu her şeyi anlatıyordu; "indirim Mehter Takımı ile olmaz"...

"Karalama Defteri"nde Doğan Hızlan "Harry Potter"ı gündeme getirdi. Bizim Yalvaç Ural ilginç bir şey söyledi: "İki yılda bir, yeni bir kahraman yaratıyorlar çocuklara. Sonra da öldürüyorlar yenilerini yaratmak için..." Doğan Hızlan ve Ülkü Tamer bu durumun doğal karşılanması gerektiğini söyledi. Oysa benim kahramanlarım ölmedi: Teksas, Tommiks, Karaoğlan...