The Others Ölümle kucak kucağa

Ölümle kucak kucağa

29.09.1999 - 00:00 | Son Güncellenme:

Ölümle kucak kucağa

Ölümle kucak kucağa


LPG depoları ve tehlikeli kimyevi madde üretimi yapılan fabrikalarla evlerin iç içe olduğu İstanbul'da yaşamak bir mucize.


       Pendik Kurtköy'de metil etil keton peroksit çözeltisi üreten Aktif Kimya ile Demet boya imalathanesinde meydana gelen patlama İstanbullular'ın ölümle kucak kucağa yaşadığını ortaya çıkardı.Altı kişinin öldüğü, 21 kişinin yaralandığı olayla ilgili araştırma sürerken, aynı mahallede ve İstanbul'un diğer bölgelerinde bu tür tehlikenin boyutları gözler önüne serildi.Sanayi tesisleri, küçük atölyeler, LPG depoları ve tehlikeli kimyevi madde üretimi yapılan fabrikalarla evlerin iç içe olduğu İstanbul'da yaşamak bir mucize.
       Şehir Plancılar Odası İstanbul Şube Sekreteri Kadem Karaağaç, sanayi tesisleri, iş atölyeleri ve konutların iç içe olduğu İstanbul'un çağdaş bir kente yakışmayan manzaraları olduğunu söyledi. Belediyelerin gelir sağlamak için ruhsatsız yerlere göz yumduğunu belirten Karaağaç görüşlerini şöyle dile getirildi:
       "Şehir planı kentin düzenli gelişmesi içindir. İstanbul'da birileri planlara uymuyor, birileri de bunlara göz yumuyor. Daha önce Maltepe'de de işyerinde patlama olmuştu. Aynı olayları Pendik'te yaşadık. Binanın ruhsatsız olması, mühürlenmiş olması sorumluluk sahiplerini sorumluluktan kurtarmaz. Mühürlendiyse nasıl çalışıyordu. Yetkililerin bunun cevabını ve hesabını vermesi gerekir."

Halk - sanayici tartışması

       Sanayi Mahallesi'nde, patladığında tüm Kurtköy'ü havaya uçuracak tesislerle apartmanlar yan yana varlığını sürdürüyor. Belediyeler, fabrika ve evlerin bir arada yapılmasına göz yumuyor. Bu nedenle halk ve fabrika sahipleri de karşı karşıya geliyor. Halk arazilerin zamanında 300'er metrekareden kendilerine parsellenip satıldığını, mahallenin sanayi bölgesine dönüştürülmesinin çok yanlış olduğunu vurguluyor.
       Sanayi Mahallesi Muhtarı Necdet Aydın, her yıl mahallede en az iki yangın çıktığını belirterek, "Büyük bir tehlike altındayız. Sanayiden önce yapılan evler olduğu gibi, fabrikalardan sonra yapılan evler de var. Buna göz yumulmamalıydı. Herkesin suçu var" dedi.

Kaçak yapılaşma

       Pendik Belediye Başkan Vekili Halil İbrahim Topal da 1960'tan bu yana bölgenin imar planlarında "sanayi bölgesi" olarak görüldüğünü, nazım planların da buna göre yapıldığını kaydetti. Bölgede 84 tekstil, kauçuk, demir döküm, kimya ve boya gibi tesislerin olduğunu belirten Topal şunları söyledi:
       "Sanayi tesisleriyle konutların iç içe olmaması gerekiyor. Burası iskana açılmış bir bölge değil, kaçak yapılaşma var. Ama bölgede tapusu olan vatandaşlar da var. Bu dava konusu olmuş. Ama bölge imar değil, sanayi alanı."

Araştırma sürüyor

       Pendik Kurtköy'deki patlamanın meydana geldiği Aktif Kimya ve Demet boya imalathanesinde jandarma ve itfaiyenin çalışması sürüyor. Yangında ölenlerin, boya imalathanesi sahiplerinin babası Süleyman Demetoğlu (80), Aktif Kimya'nın sahibi Çetin Zorluer, Selim Yörükman (45), cam ustası Sefa Kırıcı (33), müşteri olarak fabrikaya gelen Erdem Çitici olduğu belirlendi. Saati bulunan ve enkaz altında olduğu tespit edilen Halil İbrahim Kahraman'a ise ulaşılamadı. Bir kişinin de teşhis edilemediği bildirildi.
       Pendik Belediyesi Başkan Vekili Halil İbrahim Topal, 11 Temmuz'da Demet boya imalathanesine giden ekiplerine sözlü saldırıda bulunulduğunu söyledi. 30 Ağustos'a kadar mühürlenen imalathanenin mühür sökülerek çalıştığını tespit ettiklerini kaydeden Topal, 21 Eylül'de mührü sökme ve görevli personele hakaret nedeniyle işletme sahipleri hakkında suç duyurusunda bulunduklarını belirtti.

Tehlikeyi biliyordu

       Patlayan imalathanenin enkazında saati bulunan ve cesetine henüz ulaşılamayan Halil İbrahim Karaman'ın (30) ağabeyi İsmail Karaman, kardeşinin iş yerindeki tehlikeden birçok kez söz ettiğini belirterek şunları söyledi:
       "Kardeşim çalıştığı yerle ilgili olarak, `Anormal patlayıcı madde var. Havada uçuşan gazlar biraraya gelse büyük patlama olur. İşyerinin uzak köşelerine yerleştiriyoruz ki havada buluşmasınlar' diyordu. Kargo şirketlerinin hazırladıkları hammaddeyi tehlikeli olduğu için almadığını söylemişti. Orada bir yıldır mecburiyetten çalışıyordu."