The Others ÖNCÜ DEĞİL BAĞIMSIZ

ÖNCÜ DEĞİL BAĞIMSIZ

08.07.2000 - 00:00 | Son Güncellenme: 08.07.2000 - 00:00

ÖNCÜ DEĞİL BAĞIMSIZ

Bilimadamları 4.2’yi değerlendirdi

Beylikdüzü etkilenmedi

Yrd. Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu (Jeofizik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Başkanı): Adalar depremi şu anda öncü karakterine sahip değil. Ancak belki aniden başka bir tavır göstermeye başlayabilir. Kesin bir değerlendirme yapabilmek için henüz erken. Fakat bağımsız bir deprem görünümünde. Bunun öncü bir deprem olduğunu sanmıyorum. Öncü deprem olsaydı daha farklı özellikler gösterirdi. Mesela, 1912 depreminde, çok sayıda korkutan depremler olmuş, bu depremler kısa bir süre için durduktan sonra büyük bir sarsıntı arkadan gelmişti. Bu tür depremler beklenmeyen bir şey değil. Bu trendi izlemek lazım. Bu, daha önce Adalar açıklarında meydana gelen 4.4 büyüklüğündeki depremden de farklı özellik taşıyor. Etkileme alanları farklı. Örneğin Beylikdüzü’nü hiç etkilemedi. İstanbul’u etkileyecek büyük bir Marmara depremi ihtimali dün ne kadar ise bugün de aynı.

Doç. Dr. Turgut Öztaş (Jeoloji Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı): Deprem, bir zayıflık unsuru yaratmış ya da tam tersine birikmiş enerjinin bir kısmını boşaltmış olabilir. Adalar depreminin öncü olup olmadığı belirlenemez. Kesin olan bir şey var: İzmit Körfezi ile Saros Körfezi arasında, Marmara Denizi içinde büyük bir deprem olacak. Bunun zamanını da yerini de belirleyemiyoruz.

       Prof. Dr. Aykut Barka
       7.4’ün artçısı
       Prof. Dr. Aykut Barka (İTÜ Jeoloji Bölümü öğretim üyesi): Adalar yakınındaki bu çukurlukta sürekli deprem aktivitesi oluyor. Daha önce de küçük depremler meydana gelmişti. Bu sarsıntıya şüpheyle bakarak, aktiviteyi takip etmek gerekir. Bence, depremin 17 Ağustos depreminin artçısı olma ihtimali büyük. Hem bölgeye çok yakın, hem de depremin üzerinden çok zaman geçmedi. Bunun öncü bir deprem olduğunu söylememiz şu anda mümkün değil. Bunun için üzerinde çalışılması gerekir. Artçı şoklardan önce en son 1991’de 4.8 büyüklüğünde bir deprem oldu. Ondan sonra uzun süre bu büyüklükte olmadı. Bundan sonra olabilir de, olmayabilir de. Sarsıntının meydana geldiği çukurda, daha önce 1894’te 6.7 - 7.2 arasında olduğu tahmin edilen bir deprem ile, 1963 yılında 6.3 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Biz daha ne zaman olur bilemeyiz.

       Prof. Dr. Işıkara
       Bağımsız deprem
       Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara (Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü): Adalar depremi bağımsız bir deprem. 17 Ağustos Kocaeli ve 12 Kasım Düzce depremleriyle bir ilgisi yok. Bu depreme bir kez daha hazırlıklı olmamız gerektiğini gösterdi. Bazı insanlar pencerelerden atladı, bu durum, toplumun deprem anında ve sonrasında nasıl davranması gerektiği konusunda tam olarak bilinçlenmediğinin göstergesidir. Bunun için sanal tatbikatlar gerekiyor. Sonbaharda bu tatbikatları yeniden yapacağız.
       Doç. Dr. Şükrü Ersoy (İstanbul Üniversitesi Jeoloji Bölümü): Bence bağımsız bir deprem. Öncü olup olmadığını söylemek mümkün değil. Anadolu yakasında çok şiddetli hissedilmesine rağmen, Avrupa yakasında, zeminin sarsıntıyı büyüttüğü bilinen Avcılar’da hissedilmedi. Faylanmada kırığın her iki tarafının oynadığı kabul edilir. Ancak bunda öyle bir durum yok. Enerji yönlü olarak mı yayılıyor düşüncesi yarattı.

       Doç. Dr. Üşümezsoy
       Büyüğü olmaz
       Prof. Dr. Şener Üşümezsoy (İstanbul Üniversitesi Jeoloji Bölümü: Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın, Çınarcık çukurunu yırtmasıyla oluşan sıkışma rejimi, gerek Çınarcık çukurunda, gerek Adalar fayında “ters faylanma" yaratarak, yırtılmalara neden oluyor. 17 Ağustos depremi sonrasında gelişen, artan bu sıkışma, ters faylanmalar olarak yırtılmalara yol açıyor. Adalar’da gerek geçen eylül ayında meydana gelen 4.4 şiddetindeki deprem, gerekse bu son deprem, bu yırtılmayla oluşan depremler. Bu depremler, Adalar fayının Kuzey Anadolu fayının bir kolu olarak yırtılmasından çok, Çınarcık fayına bağlı olarak gelişen yan faylar nedeniyle meydana geliyor. Bunun nedeni de, 17 Ağustos depremi sonucu Kapıdağ Yarımadası’nın 4 - 5 metre batıya atılması... Bu açıdan, Adalar’da meydana gelen depremler, öncü depremler şeklinde değerlendirilemez. Faylar dengelenene kadar rejim sürecek. Bu rejim büyük deprem üretmez.