The Others Şenol ailesi vurgun yedi

Şenol ailesi vurgun yedi

26.08.1997 - 00:00 | Son Güncellenme:

Şenol ailesi vurgun yedi

Şenol ailesi vurgun yedi

Oğlunu Bodrum'un derin sularında yitiren anne Şenol perişan: "Oğlum Barış'ı kurtarmak için öldü"

BODRUM'da Orak Adası yakınlarında arkadaşını kurtarmak isterken can veren dalgıç Luben Şenol'un ailesi olayın şokunu yaşıyor.
Christine Şenol, oğlunun hiç içki içmediğini, alkollü olan Barış Akgüç'ün peşinden dalmak zorunda kaldığını belirterek, "Herşey tesadüflere dayanıyor. Luben, Barış'ın daldığını görünce, kendisi de dalmak zorunda kaldı. Bu, dalgıçlıkta kuraldır. Oğlum olmasa, başkası gidecekti. Verdiği kurs devam etmeseydi, böyle olmazdı" dedi.
Akgüç'ün rekor kırma hırsıyla hareket ettiğini savunan Şenol, şunları söyledi:
"O çocuk intihar mı etmek istedi, yoksa kendisini mi göstermek istedi, bilemiyorum. Barış'ın dalgıç hocalık brövesi yoktu. Asistan konumundaydı. Olay sonrası tüplerde hava bulunduğu tespit edildi. Karaya çıkabilirlerdi. Ama kendilerini kaptırmışlar. Deep Blue filmi, kötü örnek oldu. Derinlik sarhoşluğu insanı çekiyor."
Başbakan Mesut Yılmaz ve eşi Berna Yılmaz'ın, oğlunu arama çalışmaları sırasında kendilerine çok yardımcı olduğunu ifade ederek, iki genci arayan altı dalgıcın hayatının da tehlikeye girdiğini, oğlu bulununca kendisini oradan uzaklaştırdıklarını anlattı. Akgüç'ün kurstan iki hafta sonra ayrılacağını öğrenen anne Şenol şöyle konuştu:
"Olay günü oğlum gece geç yattığı, yorgun olduğu için 30 metre için bile dalmak istemiyor. Böylece 30 metre dalışı iptal ediliyor. Bir beş metrelik kurs veriyor. Talebe rahatsızlandığından kurs 20 dakika yerine beş dakika sürüyor. Barış'ın günlerdir 90 metre dalmak istediğini biliyorum. Barış, olay günü alkollü olduğu için kendisine teknede kalması söyleniyor. Ancak o kimseyi dinlemeyip öğlen 13.30 - 14.00 sıralarında dalıyor. Kurallar gereği, oğlum da peşinden atlıyor. Paletini tutuyor gitmesin diye. Ancak Barış'a engel olamıyor ve onu takip etmeye başlıyor."
Mert Özcoşkun'un da iki arkadaşını durdurmak için denize daldığını belirten Şenol, ancak 42 metrede kulağının ve başının ağrımaya başladığını, kendisine güvenemeyip geri dönmeye karar verdiğini, bunu da Luben'e işaretlerle anlattığını söyledi. Mert'in döner dönmez hemen diğer dalgıçlara haber verdiğini kaydeden Şenol şöyle devam etti:
"Keşke onlardan sonra dalan Mert daha kötü olduğunu işaret etseydi. O zaman Luben de dönerdi. Şuuru yerinde olsaydı, yukarı gelebilirdi. Vurgunun bir başka şekli bu. Şimdiye kadar en fazla 41 metreye dalmıştı. 35 metreden sonra bir sarhoşluk oluyor, halüsinasyonlar görülüyor. Luben, geçen hafta nezleydi. Keşke rahatsızlığı devam etseydi. Bu olay gençlere ders olsun."
Atanur Oğuz Lisesi'nden mezun olan Luben Şenol, bu yaz hem dalgıçlık eğitimi vermek, hem de işletme dalında öğrenim görmek üzere Teksas'a gitmeyi düşlüyordu. Oğlunun dalmayı çok sevdiği belirten Şenel, "Çok sakindi, yetenekliydi. 20 sene en iyi şekilde yetiştirmek için uğraşıyorsun, sonra aniden hayatın alt üst oluyor. Oğlum 19 gün sonra 20 yaşına basacaktı. Birini kurtarmak için yaptı bunu" dedi.
KBB uzmanı Dr. Petro Şenol ise, "Bu olayın nedeni sorumluluk, vazife duygusu ve vicdan. Oğlum, bunların neticesinde yaşamını yitirdi" dedi.
Beş yıldır dalgıçlık yapan Luben Şenol'un ağabeyi Alex Şenol, serbest meslekle uğraşıyor. Annesinin ise CCC adlı tekstil firması bulunuyor.
Luben Şenol'un cenazesi yarın 13.00'te Feriköy'deki Bulgar Kilisesi'nde yapılan törenden sonra Bulgar Mezarlığı'na defnedilecek.
Anne Şenol'un kötü örnek olduğunu söylediği Deep Blue filmi, ülkemizde "Derinlik Sarhoşluğu" adıyla gösterilmiş ve büyük ilgi görmüştü. Luc Besson'ın yönettiği, Jean Reno, Jean Marc Barr'la Rosanna Arquette'in başrolü paylaştıkları filmde, deniz diplerine dalma tutkusu işleniyordu.