The Others Tanklarımızın ömrü on yıl

Tanklarımızın ömrü on yıl

10.03.2000 - 00:00 | Son Güncellenme:

Tanklarımızın ömrü on yıl

Tanklarımızın ömrü on yıl


Türk Silahlı Kuvvetleri'nin milyarlarca doları bulan silah alımlarını, tank ve helikopter ihtiyacını emekli General Metin Okçu ile konuştuk. Ulusal Strateji Dergisi'nin Genel Yayın Yönetmeni olan Okçu, ABD'de Endüstri Koleji Savunma Menejmanı Bölümü'nden mezun oldu. Okçu, Brüksel'de NATO'da kara plan subayı, Milli Savunma Bakanlığı'nda Plan Koordinasyon ve Andlaşmalar Daire Başkanı ve Şanlı Urfa Mekanize Tugay Komutanlığı görevlerinde bulundu.


       * TSK, tank üretimi ve modernizasyonuna gitmek istiyor. Bunun stratejik ve taktik anlamı nedir?
       İster tank, isterse diğer bir silah sistemi olsun modernizasyon, bugün çıkacak bir savaş için Silahlı Kuvvetler'in muharebe etkinliğinin korunması, gelecekte de caydırıcılığının idame ettirilmesi için yürütülen faaliyetlerdir. Modernizasyon planını şekillendiren temel faktörler; tehdit, teknoloji ve gelecek muharebe sahasının ihtiyaçlarıdır.
       TSK'nın her an muharebeye hazır olması, ülkemizin güvenliğini ama bunun karşılığında ödenecek maliyeti de artırır. Bu nedenle her an harbe hazır olma ihtiyacı ile modernizasyon için kaynak tahsisi arasında optimum bir dengenin sağlanması gerekir. Modernizasyon kaynaklarının kullanımında hedef azami seviyede yerli katkı ile ihtiyaçların karşılanmasıdır. İhtiyaçların aciliyeti bazen hazır alıma yöneltir. Ancak esas amaç yerli üretime öncelik vermektir.

       *Tank üretimi ve alımı için neler yapılıyor?
       Türk Kara Kuvvetleri'nin ilk tank taburu 1934 yılında Lüleburgaz'da kuruldu. 1943 yılına kadar tek bir tugaya sahip olan Kara Kuvvetleri'miz bugün zırhlı ve mekanize birliklerimiz bünyesine serpiştirilmiş, M48A5T1, M48A5T2, M48T5, LEOPARD 1A3, M60A1 ve M60A3'den oluşan, 4000 kadar tanka sahip bulunuyor. Bu tankların büyük bölümü modernize edilerek 2'nci nesil tanklar haline getirilmişlerdir.
       Ne yazık ki bu tanklarımız önümüzdeki 10 - 15 yıl içinde ekonomik ömürlerini tamamlayacaklar, tamamen demode hale gelecekler ve periyodik olarak uygulanacak bir ayıklama planına uygun olarak 2000'li yılların ilk çeyreğine kadar envanter dışına çıkarılacaklardır. Kara Kuvvetleri'nin envanterindeki 2'nci nesil tankların daha modern 3'ncü nesil tanklarla değiştirilmesi şarttır. İşte bu nedenle 7 milyar dolarlık tank ihalesi açılmış bulunuyor.
       Üretilmesi planlanan 3'ncü nesil 1000 adet modern muharebe tankının yurt içinde ortak şekilde üretimini kapsayan tank üretim projesi için; ABD'nin General Dynamics Lands Systems firması M1A2 ABRAMS, Fransa'nın GIAT kuruluşu LECLERC ve Almanya'nın Krauss Maffel Wegman GmbH&Co KG firması LEOPARD 2A5 ile bu ihaleye katılıyor.
       Rusya Federasyonu'nun ROSVOOROUZHENIE firmasının da T - 84 tipindeki yeni nesil tank ile tank projesine katılması mümkün. Tank üretim projesine katılacak olan firmalar, aday tanklarını Türkiye'ye gönderdikten sonra bu tanklar Kara Kuvvetleri'nce bir yıla yakın süre ile denemelere tabi tutulacaklar.
       Tank projesinin yerli ana üstlenicileri de belirlendi: ABRAMS ortak üretimi için BMC - Nurol. LEOPARD 2 ortak üretimi için KOÇ Gr / OTOKAR ve LECLERC ürütimi için ROKETSAN yerli ana üstlenici oldular. T - 84 ortak üretimi için de ASMAŞ ana yüklenici olabilecek gibi görünüyor. Çok sayıda yerli ve yabancı firma da bu proje için yan yüklenici olmaya aday.
       2004 - 2014 yıllarını kapsayan 10 senelik süreçte ve üç ana paket halinde üretimi yapılması planlanan projenin; 4 yıl süreli ilk paketinde 250, 3 yıl süreli ikinci paketinde 369 ve yine 3 yıl süreli üçüncü paketinde de 381 adet tank üretilecek.
       Halen değenlendirme çalışmalarının devam ettirildiği projenin bu yıl sonlarına doğru ihaleyi kazanan firma ile kontrat görüşmelerine başlanması aşamasına getirilmesi beklenilmektedir. Tank ve tanksavarlar konusundaki tartışmalar yıllar ötesine uzanır. Zaman zaman tankların pahalı sistemler oldukları, tanksavar silahları ve tank avcısı helikopterler tarafından kolaylıkla yok edilebilecekleri öne sürülür. Aslında modern bir silahlı kuvvetin tank konseptinde, dengeli bir biçimde ve karşılaşılması olası tehdide uygun olarak; tanka karşı tank, tanka karşı tanksavar ve tanka karşı anti tank mayını kullanımı yer alır. Pahalı olmalarına rağmen modern tanklar üretilmeye ve tanklar yine kara savaşlarının kralı olmaya devam edecektir. Önemli olan maliyet etkin bir yaklaşımın benimsenmesi ile birlikte seçilecek olan ana muharebe tankının, muharebe etkinliğinin en büyük bir doğrulukla belirlenebilmesidir.
       *Türkiye'nin silah alımlarında değişik alternatifleri var mı?
       Ambargo sonunda aldığımız dersler bizi yerli üretime ağırlık vermeye zorladı. Bugün dünyada birkaç ülke dışında tam anlamı ile kendi silahını üretebilen ülke yoktur. "Hazır ol cenge eğer istersen sulhu salah" özdeyişinden hareket eden ülkemiz ve TSK'nın yeterli harp stokları mevcuttur.

Savunma harcamaları azalamaz

       *Türkiye'nin milyar dolarları bulan silah alımları eleştiriliyor. Siz bu eleştiriler için ne diyorsunuz?
       Güvenlik ve ekonomik kalkınma arasındaki denge hassastır. 21'inci yüzyıla girerken ülkemizi tehdit edebilecek gelişmeler karşısında, gereken siyasi, ekonomik ve askeri tedbirler alınmalıdır. Bu bakımdan savunma harcamalarında bir azalışa gitmek mümkün değildir. 10.000'e yakın asker, polis, korucu, öğretmen, din görevlisi ve masum vatandaşımız etnik bölücü terörün kurbanı olmuşlar, on binlercesi de yaralanmıştır. Bu mücadele Türkiye'ye her bakımdan çok pahalıya mal olmuştur. Keşke güvenlik kuvvetleri yerine irfan ordusu bu bölgeye gönderilebilseydi. İşsizlik, toprak reformu ve gelir dağılımındaki dengesizlik gibi ekonomik kalkınmaya yönelik daha pek çok sorun çözülebilseydi
       15 yılda güvenlik için bu kadar para harcanmayacaktı.

ATAK Projesi 1996’da başladı

       ATAK Projesi olarak isimlendirilen KKK'nın, tarruz / taktik keşif helikopteri tedariğine yönelik, 145 adet 3'üncü nesil taarruz ve keşif helikopterinin tedariğini içeren proje çalışmalarına 1996 yılından beri devam edilmektedir.
       *Türkiye'nin helikopter alımlarının mahiyeti ve bunun ülke savunması açısından anlamı nedir?
       Türk kara havacılığının envanterine ilk helikopterler 1960'lı yılların ikinci yarısından itibaren girdi. H - 13 keşif gözetleme ve UH - 1 genel maksat helikopterleri ilk helikopter filolarımızı oluşturdu. Daha sonraları 60 adet UH - 1H'lerin ortak montaj üretimi de ülkemizde gerçekleştirildi. ABD'den 10 adet AH - 1W SUPER COBRA ve 30 kadar AH - 1P/1S COBRA helikopterlerinin temini ile birlikte PKK ile mücadelede önemli sonuçlar alındı.
       21'inci yüzyılın hava gücünün bir bölümü kara havacılık gücüdür. Kara havacılık gücünün bel kemiğini ise çeşitli tiplerdeki helikopterler oluşturur. ATAK Projesi olarak isimlendirilen KKK'nın, tarruz / taktik keşif helikopteri tedariğine yönelik, 145 adet 3'üncü nesil taarruz ve keşif helikopterinin tedariğini içeren proje çalışmalarına 1996 yılından beri devam edilmektedir.
       Birinci safhada teklife çağrı dosyaları üretici firmalara gönderildi. Alınan teklifler ana yüklenici olarak seçilen TAI tarafından değerlendirilerek sonuçları Sivil Savunma Müsteşarlığı'na iletildi.
       İkinci safha çalışmaları çerçevesinde, Eylül 1998'de başlatılan denemelere, Agusta'nın MANGUSTA (A129 I), Bell Helicopter Textron'un KING COBRA (AH - 1Z), Lockheed/ Boeing'in LONGBOW APACHE (AH - 64D) ve IAI/Kamov'un Ka50 - 2 taarruz helikopterleri katıldılar.
       Eurocopter'in TIGER'ı (HCP tipinde), Almanya'nın izin vermemesi nedeniyle Türkiye'de denenemedi. 6 Mart'ta toplanan icra komitesi kısa listede yer alan 5 helikopterden ikisini değerlendirme dışına çıkardı. Diğer 3 helikopterin değerlendirme çalışmalarına devam ediliyor.
       3.5 - 4 milyar dolarlık ATAK Projesi'ni kazanacak olan firma, taarruz helikopterinin üretimine, 50 + 50 + 45'er adetlik üç paket halinde, 2002 yılında başlayacak ve proje 2010 senesine kadar tamamlanacaktır. TAI'de yapılacak olan üretimde yüzde 50 civarında yerli katkı payının gerçekleştirilmesi bekleniyor.
       *Türkiye için en uygun tank, helikopter modeli nedir? Bu uygunluk nasıl saptanıyor?
       21'inci yüzyılın savaşlarında hareket kabiliyeti, ateş gücü, darbe tesiri yüksek, düşmanı çok uzak mesafelerden tespit ve teşhis eden, gece ve gündüz kesintisiz harekat yapabilen, esnek, yeterli büyüklükte, sevk ve idaresi kolay birlikler yer alacaktır. ATAK projesi geleceğin komutanlarına bu istekleri sağlayan sistemlerin başında yer almaktadır.
       İster tank, isterse diğer bir silah sistemi olsun, Silahlı Kuvvetler'in muharebe etkinliği korunmalı ve gelecekte de caydırıcılık idame ettirilebilmelidir.