‘TECAVÜZ’DEN ‘PORNO’YA SINIR TANIMAYAN HABERCİLİK

Kısa süre önce ‘Fatmagül’ün Suçu Ne’ dizisindeki tecavüz sahnesinin hafta boyunca konuşulmasını ve sonrasında internette çokça izlenmesini unutmadık. Türkiye’de zaten kadına karşı cinsel şiddet ve taciz çok önemli bir sorun. Tecavüzün yazılı ve görsel medyada özendirici bir şekilde verilmesi tehditin boyutlarını artırıyor. Ruveyda Filiz adlı okurumuzun tepkisi şöyle:
“Neredeyse hemen her gün Milliyet internette ya bir diziden ya hayatın içinden bir tecavüz haberi yayınlanmaktadır. Diyebilirsiniz ki; bu haberler toplumsal bir gerçekliği ortaya koymakta ve biz bu toplumsal gerçekle yüzleşmek durumundayız. Kabul ediyorum. Ancak, konu burada bitmiyor.
Milliyet internet sitesinin tecavüz haberlerindeki ‘dili’ ve haberi veriş biçimindeki son derece laubali duruş, tam bir pornocu zihniyet ve kafa yapısında olduğunun bir göstergesi gibi tezahür etmekte diye düşünüyorum. Örneğin, 12 Ocak 2011 tarihli Milliyet’in internet sitesindeki habere. Başlık: Sekiz saat boşa tecavüz ettiler!. Haber, bir dizinin oyuncularının oynadıkları tecavüz sahnesinin dizi hikâyesinin önüne geçtiğini ve etik anlayışa uygun olmadığını, seyirciye saygı esastır gibi gerekçelerle, kanal tarafından kabul edilmemesi üzerine...
Ben, size bu şikâyetimi bildirirken yine Milliyet internette bu kez “iki kıza yedi kişi defalarca tecavüz etti” başlığı ile bir başka habere yer verildiğini gördüm. “Merkez Kepez İlçesi’ne bağlı Kuzeyyaka Mahallesi’nde bulunan Aslanlar İlköğretim Okulu 8’inci sınıf öğrencileri?” diyerek açık adlarıyla teşhir edilen çocukların polis ifadelerini sansürsüz veriyor. Bu nasıl bir haberciliktir diye sormuyorum bile artık çünkü, sizin köşenizden defalarca eleştirdiğiniz bu konu Milliyet’in ‘tecavüz takıntısı” olarak sürmekte.
Milliyet, çok değişti de bizim mi haberimiz yok. Yoksa bu muhabirleri ve bu haberleri sayfalara taşıyanları denetleyen kimse mi yok?”

OMBUDSMAN’IN GÖRÜŞÜ:
Kadına karşı şiddet ve zorbalığı özendirici, kışkırtıcı haberlerden sakınılması, çocukların cinsel istismarına yönelik değerlendirmelerden kaçınılması gerektiğini Okur Temsilcisi sayfasında yıllardır yazıyoruz. Okurumuz bir kez daha uyarmış. Geçenlerde liberal görüşleriyle ünlü bir vakıf üniversitemizde bitirme tezi olarak bir ‘porno film’ çekildiği haberleri kamuoyuna yansımıştı. Projenin sahibi öğrenci, ‘okulda porno’ gerekçesini ‘akademik özgürlüğün sınırlarını görnek’ diye açıklamıştı. Medyada ‘sınır tanımayan’ bir tecavüz haberciliği var. Rüveyda Hanım, bu sınırı ‘porno’ olarak görüyor. Gazeteyi bu eleştirinin dışında tutarak, daha çok ‘tık’ kaygısıyla Milliyet com.tr yayınlarında cinsellikle ilgili haber ve görüntülerde, bu eşiğin aşıldığıyla ilgili şkayetlerde artış gözlüyorum. Doğan Medya Grubu’nun temel ilkelerini hatırlatırız.