Tekrar pozisyon

DÜn Metin Uca’ya biraz haksızlık etmişiz. Gayet iyi sunuyor yarışmayı. Kendi özeleştirimizi de yapabilmek önemli. Güzide Duran vardı. Menemen’de şehit edilen Kubilay bir soruydu. Bilemedi. Yarışmanın bir bölümünde ise "Televole" soruları vardı. Şarkıcı Ebru Gündeş seçilmiş. Onun müzik yaşamı ve TV programları ile ilgili sorular vardı. İki ekip yarışıyor. Diğerinde Gönül Ülkü - Gazanfer Özcan vardı. Metin Uca, karşı ekibin bu sorularda daha başarılı olacağının altını çizdi! Nitekim öyle oldu.

DMC "Altın Mikrofon" yarışmasını CD olarak piyasaya çıkardı. Reklamını görünce geç kalmakla birlikte yazmanın gerekli olduğuna inandım. Popüler müziğin mihenk taşı oldu bu yarışma. Yer alan grup ve şarkıcıların her parçası bugün yeniden düzenlendiğinde tekrar hit olacağı başka bir yarışma oldu mu? DMC çok iyi iş yaptı.

Şu naklen maç yayınlarında pozisyonların tekrar görüntülerinin olur olmaz zamanda yayınlanması maçın hızını kesiyor. Son G.Saray-L. Moskova maçında da aynı durum söz konusuydu. Şu an Star, Türkiye’de ekipmanı en iyi olan kanalı. Zaten buna da mecbur. Şampiyonlar Ligi’ni yayınlayan kanalların UEFA’nın koyduğu çekim standartlarına uyması lazım. Mesala Galatasaray maçında süper raylı sistem vardı. 18 kamera ile çekim yapılıyor. Yönetmen önüne gelen yaklaşık 9 VTR’deki görütülerden iki ya da üçünü seçer ve bunları doğru zamanlara serpiştirir. Bu durumda maçın gidişatı da izleyici için kesintiye uğramaz. Ama "bu da güzel şu açıdan da verelim" denildiğinde anlık tehlikeli pozisyonlar ancak tekrarları ile karşımıza geliyor. Örneğin Mondragon’un yerden sekerek giden tehlikeli topu önlediği pozisyon gibi.

Maç sonrası her kafadan bir ses. Oyunda hangi futbolcuya öncelik verilmesi konusunda futbol yazarları farklı farklı konuştu. Hakem için tam bir siyah - beyaz yorumlar vardı. Star Spor Müdürü Serhat Ulueren ise işi Faruk Süren’e kadar götürdü. Özetle; o zaman da borç vardı ama takıma yıldız futbolcular transfer edildi. Bu yönetim borcu kapatırken transfere fazla para harcamayacağını söylemişti. Bundan sonra futbolcu alınmayacak, olanla yetinilecek anlamına geliyordu. Eldeki oyuncular ise yetersizdi. Faruk Süren zamanında ise hiç olmazsa takım iyiydi ve başarılıydı. Real Madrid, en çok borcu olan takım olarak bir stadını sattı ve borcundan kurtuldu, niye Galatasaray Riva’yı satmıyordu? Ne diyelim hayırlı yorumlar!