The Others Ülkeyi sevmek!

Ülkeyi sevmek!

20.05.1999 - 00:00 | Son Güncellenme:

Ülkeyi sevmek!

Ülkeyi sevmek


  Kanal 6'da sabahları Metin Uca farklı bir üslupla bakıyor haberlere. Dün sabah Küçük Onur vardı. Bakın, ben de "Küçük Onur" diyorum. "Onur Sarıkaya öğrenci - sanatçı" yazdılar ekranın altına. Onun bir adı ve soyadı var ve adam gibi sorular sorulduğu için Onur da adam gibi cevapladı. Demek ki bozulan sadece şöhretler değil, sorular ve haberler.

  Nurseli İdiz, DSP - MHP arasındaki sorunu işledi. "Yumuşamayı fazlalaştırmak" diye bir söz sarfetti. Yumuşamanın azı ya da çoğu olur mu? Yani pişirmek gibi değil bu durum.

  Kanal 7'de MHP'li bir yazar, son gelişmeleri ana haber bülteninden sonra yorumladı. "Bizim o kavgalarda yüzümüzü kızartacak bir durum yok" dedi. Yani geçmişi kastediyordu. Ahmat Hakan, daha sonra stüdyodaki konuğa döndü. Konuk, yazarın geçmişteki günlerden kalmış bir söylemi tekrarladığının altını çizdi. Geçmişin (hem de çok fazla uzak olmayan) üstüne kül serpe serpe buralara gelmedik mi?

  "Arena"da Mehmet Ali Ilıcak'tan selam geldi bizlere. Miami'de işler tıkırında. Askerlik sorunu da yokmuş. Zaten Türkiye'deyken bayrağı ve vatanı ne kadar çok sevdiğini söyler dururdu. Sanırım askerlik yapmasına da gerek yok! Sonra aklıma Ruhi Su geldi. Ağır hastalığının tedavisi için yurtdışına gitmesi gerekmiş ama pasaport verilmemişti. Biz ülkesini seven ve de sevmeyenleri ayırdetmesini biliriz. Ülkesini sevenlere pasaport vermez, yurtdışına çıkarmayız. Çıkanlar da bu ülkeyi sevmediklerine karar verdiklerimizdir.

  Oral Çalışlar'a ceza. Gazeteciye ve habere ceza. Çetecileri kanallarda canlı yayına çıkaranlar, ya da silahını TV'ciye teslim eden katil görüntülerini unutmadım. Solcuysan başın belada, kıssadan hisse durum böyle.