The Others Yazarın derdi

Yazarın derdi

03.02.2004 - 00:00 | Son Güncellenme:

Yazarın derdi

Yazarın derdi



GÜNBEGÜN programında Murat Belge ve Orhan Pamuk, Hakkı Devrim'in konuğuydu. Orhan Pamuk kendisine sorulan sorulardan rahatsız olduğunu belirtirken röportaj yapmaya gelen gazetecinin kafasında belli saplantılar olduğunu, kim olursa olsun aynı şekilde sorular soracağını söyledi. Konu malum, cinsellik. Kitabına sadece bu cepheden bakılması rahatsız etmiş ünlü romancıyı. Alacalı bulacalı resimler filan çekilince bunlar bir simge oluşturuyor. Bir mankene sorulacak soru ile yazara sorulacak sorunun arasındaki dengeyi bozuveriyor. Bizde işler maalesef böyle gidiyor. Şu edebiyat ajanları filan çıktı çıkalı durumlar değişti, ne dersiniz? Oyunu kuralına göre oynamak gerekir. Mesela Hakkı Bey'in programında böyle bir sorun yok. Hiç bulaşmadan "diğerlerine", sohbeti istediğiniz kalite ve entelektüel birikimle götürebilirsiniz. Ama "ah sizde böyle sorular soruluyor ama ya ötekiler" diye şikayet etmek anlamsız. Bu arada sizin şeyinizin kaç yaşında kalktığının kitabın sayfalarından, bu sorular sayesinde çıkıp Türk toplumu tarafından öğrenilmesinin sizce ne gibi zararı olabilir?

OKAN Bayülgen "Zaga"da komik adam Ata Demirer'i ağırladı. Onun Star'daki şovunu keşfedenlerden biriyim. Gelelim "Zaga"daki duruma. Evladım Ata, yırtık dondan fırlar gibi her daim espri yapmak zorunda mısın? Milleti güldürdün tamam... Susmuyor çocuk... Evladım komik olmanın da bir raconu vardır.

BU hafta işler kesat gitti. Beş kırmızı kartlı maçlar yoktu. Lucescu sakindi, canlı yayınlara telefon açmadı! Erman Toroğlu yine de "Türkiye'de bir şeyler oluyor" demeden edemedi. Zaten sürekli bir şeyler oluyor. Bu yıl, geçtiğimiz yıl, ondan önceki yıl. Bir şeyler olmalı ki Erman Toroğlu da konuşsun. Ya hiç bir şey olmazsa ne anlatacak Toroğlu?

"MARATON"cular, "maçların Show TV'de önce yayınlandığı" eleştirilerine cevap verdi ve Fenerbahçe maçını saat 21.30'da girdi. Eleştirilerin nedeni başlama saati değildi aslında. Onlar da gayet iyi biliyorlardı ki, diğer kanallar ancak özet görüntü kullanabiliyor, kendileri maçı uzun uzun yayınlıyorlardı. "Biz iyi program yapıyoruz. Ama haftanın maçının diğer kanallardan ayrıcalıklı olarak tamamına yakınını yayınlıyoruz. Bu da izlenme oranımızı büyük oranda olumlu etkiliyor" diyemezler miydi?