Yetkileri paylaşmaktan korkmayın

Yetkileri paylaşmaktan korkmayın
’Şehir mobilyacısı’ Wall şirketinin Genel Müdürü Şenol Yüksel, yöneticilikteki en büyük yanılgı tüm sorumlulukları kendinde tutmaya çalışmaktır diyor.
SİBEL KÖKLÜ

İstanbul’u, yeni otobüs durakları ve ilan kuleleri ile dünya metropollerinin standartlarına taşıyan Alman ortaklı Wall şirketinin genç yöneticisi Şenol Yüksel, yöneticilerin yetkilerini devretmekten korkmamaları gerektiğine dikkat çekiyor. Şirket olarak yerel yönetimlerin yapmakta zorlanabileceği işleri üstlendiklerini belirten Yüksel, genel anlamda organizasyonlardaki yöneticilerin de yetkilerini paylaşarak başarılı olabileceğini ifade ediyor. Bu açıdan bakıldığında İstanbul da, birçok kişi tarafından beğenilen yeni otobüs duraklarına yerel yönetimin yetkisini paylaşması ile kavuşmuş gibi gözüküyor.
Paylaşımın insanlara kendilerine zaman ayırabilme olanağı da yarattığını söyleyen Şenol’un belki de aynı zamanda profesyonel bir moto - cross yarışçısı olmasının altında bu mantık yatıyor. Nitekim, Şenol geçtiğimiz yıl Paris’ten başlayıp İstanbul’da son bulan Master Rally’ye katılan 7 Türk’ten biri olarak ilginç bir yönetici profili de çiziyor.

Başarı ekip işidir
'Başarı, 7 senedir tatil yapamıyorum, 5 senedir cumartesi - pazar hiç durmadan çalışıyorum demekte saklı değil' diyen Genel Müdür Şenol Yüksel şöyle konuşuyor:
'En büyük yanılgı, insanların kendi kozasına kapanıp tüm sorumlulukları mümkün olduğu kadar kendinde tutmaya çalışması. Bazı yöneticiler sorumluluklarını mümkün olduğu kadar paylaşmayıp yetkilerini devretmek istemiyorlar. Bu esasında pozisyonunu kaybetme korkusundan kaynaklanıyor. Oysaki sorumluluk, doğru insanı bulduktan sonra devredilebilir. Burada doğru insanı da bulmak yöneticinin maharetine bağlıdır. Bizde genelde o ünlü deyişle one man showculuk var. Ancak bu doğru bir yaklaşım değil. Bütün başarı tek insanın omuzunda değildir. Başarı bence ekip işidir.'

Kendi eden kendi bulur!
Organizasyonların şahıslara bağlı kalmasını engellemenin ise doğru iş tanımları yapılmasıyla mümkün olabileceğini kaydeden Şenol Yüksel, 'Yabancı şirketlerde ast - üst ilişkisinde gereksiz hiçbir şey yok. İşlerin tanımları ortaya konuyor. Bu tanımlar işi yapıyor. Yani şirket şahıslara bağlı kalmıyor. Bizde genelde yöneticiler çetrefilli sistemler kurarak kendilerinin yokluğunda şirketin tüm işinin aksamasına yol açıyorlar. Böylece bir anlamda kendilerinin de şirket dışına çıkmasını zorlaştırıyor ve belki de cumartesi - pazar hiç durmadan çalışmak zorunda kalıyorlar. Türkiye’de insanlara yetki verildiğinde suistimal edileceği endişesi yaygın. Ancak sistem doğru olarak kurulduğunda, yetki verilen insanın bunu suistimal etmesi mümkün olamıyor. Çünkü suistimal söz konusu olduğunda, çalışan en doğru deyimle kendi ettiğini kendisi buluyor.'