13.11.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:
Kadife Şahin / Finans Sohbetleri
Tasarının Meclis Plan Bütçe Komisyonu’nda görüşülmesi çalışmalarına TÜDEF ve TÜKODER’in görüşlerini iletmek üzere katılan Koçal, tüketicilerin tur operatörleri, bankalar, GSM şirketleri gibi her türlü hizmeti aldığı şirketler ile yaptıkları sözleşmeler sonucunda mağdur olmaları halinde hizmeti verenlere uygulanan para cezalarının yüzde 50 oranında indirilmesinin söz konusu olduğunu söyledi.
Yasada kısıtlama yok
Bu cezaların indirilmesinin vatandaşların mağduriyetlerinin artmasına neden olacağını ifade eden Koçal, gıda ürünlerinden sağlığa devre mülklerden, ön ödemeli konut satışlarına, dijital ürünlerden GSM hizmetlerine her alanda caydırıcı cezalarda indirimlerin tasarıda yer aldığını kaydetti. Koçal, konuya ilişkin sorularımızı yanıtladı.
Tüketiciyi olumsuz etkileyecek değişiklik nedir?
Bu tasarı olduğu gibi geçerse 6502 sayılı kanuna aykırı olarak tüketicinin mal ve hizmet alımlarında, tüketiciyi istismar ederek, tüketici sırtından haksız kazanç sağlayanlar, tüketicinin sağlık ve güvenliğini tehlikeye sokan firmalara uygulanan cezalarda uzlaşma yolu ile yüzde elliye kadar indirim uygulanacak.
Caydırıcı olması amacı ile kanuna aykırı hareket edenlere uygulanacak bu cezalarda indirime gitmek, tüketicinin sağlık ve güvenliğini tehlikeye atan, tüketicinin ekonomik çıkarlarını dikkate almadan tüketiciyi istismar ederek haksız kazanç sağlayacak olan kurum ve kuruluşlara teşvik niteliği taşıyacaktır.
Bu nedenle yasanın özüne aykırıdır. Bu işi meslek haline getirenlerin her tespit ve her işlenen suça uygulanan para cezasında uzlaşmaya gidebilmeleri (torba yasada kısıtlama yok) yani kanuna uymayanları teşvik edecek, uzlaşma nedeniyle uygulanan cezaların caydırıcılığı ortadan kalkacak.
Şu an ne ceza uygulanıyor?
Paket turda tüketicileri aldatan firmalara uygulanan ceza, sözleşme başı 200 TL. Bunun yüzde ellisinde uzlaşarak, ceza tutarı 100 TL’ye düşüyor.
Devre tatil amaçlı taşınmazın ön ödemeli konut satışında devir ve teslim süresi sözleşme tarihinden itibaren 36 ayı geçemez. Şu anda devre mülklerle ilgili çok ciddi mağduriyetler var. Bir devre mülk alacaksınız, size vaat edilen sürede teslim edilmeyecek, siz her yıl devre mülk hayali ile bekleyeceksiniz. Bu firmaya uygulanacak idari para cezası 1000 TL. Firma uzlaşma talep ettiğinde ceza 500 yüz TL’ye düşüyor.
Tüketici ile yapılan her türlü sözleşme 12 punto ile yazılmak zorunda, 11 punto cezai işlem gerektirir. Örneğin GSM şirketleri sözleşmeler, abonelik değişiklikleri ya da paket uygulamalarında telefon ile teyit alıyor. Sözleşmeyi tüketiciye göndermiyor. Sözleşmelerden dolayı ödenecek ceza kişi başı 200 TL, firma uzlaşmaya giderse 100 TL’ye düşecek. Bu uygulama bankacılık sözleşmelerinde de aynı.
Aidatsız kredi kartı
Her banka tüketici talep ettiğinde tüketiciye aidatsız kart vermek zorunda. Bunu vermeyen banka önce uyarılıyor, sonra vermemekte ısrar eder ise 5 bin TL ceza uygulanıyor. Banka uzlaşmaya giderse 2500 TL ödüyor.
En önemlisi şu, 6502 sayılı TKHK 79/1 maddesinde yiyecek taklidi yapılan, tüketicilerin sağlığını ve güvenliğini tehlikeye atan ürünlerin üretilmesi ve pazarlanması, ithalatı ve ihracatı yasaklanıyor. Buna uymayanlara ceza 5.000 TL, uzlaşır ise 2500 TL. Cezaların caydırıcılığı kalkıyor.
Uzlaşma kimin için geliyor?
Uzlaşma tüketiciler için gelmiyor, tüketicinin haklarını istismar edenlere geliyor, çünkü 6502 sayılı kanuna aykırı hareket edenlere aynı kanunun 77. maddesi cezai müeyyide getiriyor. Tüketiciyi mağdur edene uygulanan cezalarda indirim yapılıyor. Şöyle düşünülebilinir; bazı küçük firmalar, hukuki birikimi ve desteği olmadığından ve bilgisizliğinden dolayı tüketiciyi mağdur etmiştir.
Bu firmaya ilk tespitte uzlaşma yapar cezanın yarısını silersin, ama aynı firma ikinci kez aynı suçu işler ise bunda indirime gitmek o firmaya ödüldür. Uzlaşma müessesesi uygulandığında tüketici daha çok mağdur olacak.
İş yükü hafifleyecek ama...
Mahkemelere nasıl yansır?
Uzlaşma sağlandığında tüketiciler mahkemeye gidemeyecekleri için, mahkemelerin işi hafifler. Ama karşılığında tüketici hak ihlallerinde artış olur, cezalar azalınca caydırıcılığı olmayacağından, tüketici istismarları çoğalacaktır.
Biz Tüketici Dernekleri Federasyonu ve Tüketiciyi Koruma Derneği olarak bu tasarının geri çekilmesini talep ettik ve ediyoruz. Eğer milletvekilleri tasarının kabulü yönünde bir irade gösterirlerse uzlaşma ilk tespitte uygulanmalı, mükerrer tespitlerde uygulanmamalı ve oluşturulacak komisyonda tüketicinin temsiliyetinin sağlanması, komisyonun kimlerden oluşacağı yasa metninde olmalı.