'Şüphe' iddialı geliyor

Kanal D’nin yeni dizisi ‘Şüphe’ 5 Ocak’ta başlıyor. Abdullah Oğuz’un yönetmenliğini üstlendiği dizide, güçlü bir ailedeki iktidar savaşı anlatılıyor. Başrol oyuncuları İsmail Hacıoğlu, Selin Demiratar ve Serkan Altunorak’la konuştuk. Hacıoğlu, “Alışılagelmiş klişelerle dolu bir dizi iş olmayacak” diyor.

İsmail Hacıoğlu

“TAKINTILI PSİKİYATR RENKLİ BİR KARAKTER”

* Uzun bir aranın ardından ‘Şüphe’yle ekrana dönüyorsunuz. Bu projede sizi ikna eden ne oldu?Bu kadar uzun beklemem oldu aslında. (gülüyor) Bir kadın hikayesi olması, Abdulllah Oğuz’un çekiyor olması, 13 bölüm senaryonun hazır olması, Kanal D İç Yapımlar olması ve teknik anlamda çalıştığımız ekibin hemen hemen hepsiyle daha evvel bir yerde çalışmış olmam etkiledi. Oyuncu arkadaşlarımla ilk defa bir araya geldik ama çok keyifli bir setimiz oldu. Teklif ilk geldiğinde böyle olabileceğini tahmin ettiğim için bu işin içindeyim, keyfim yerinde.

* Canlandırdığınız Aziz karakterinden bahsedebilir misiniz biraz?Aziz Kutlu’yu oynuyorum. Kutlu Ailesi’nin oğullarından biri. Varlıklı bir ailesinin olması ona kesinlikle birçok kolaylık sağlamış, bundan sonra da sağlayacak. Biraz simetri takıntısı olan bir psikiyatr. Yamuk olan şeylere karşı takıntısı var. Ailesiyle birlikte yaşamıyor, ev-ofis olarak kullandığı camdan bir evi var. Aslında Aziz’in cam evde yaşıyor olması onu çok özetleyen bir durum. Çok keyifli ve renkli bir karakter. Umarım altından kalkarız.

* Dizi “Kimseye güvenme, kendine bile” sloganıyla yola çıktı. ‘Şüphe’ nasıl bir hikaye?‘Şüphe’, hayatın geneliyle alakalı ders niteliğinde bir kelime. Bu slogan o yüzden aslında. Çünkü koşullar karşısında insanoğlunun ne yapabileceğini bilemeyiz. Başımıza ne geldi de biz böyle davrandık, ne oldu da katil olduk... Bunların sorusunu soran bir hikaye. Alışılagelmiş klişelerle dolu bir iş olmayacak. Abdullah Hoca ve bütün ekip çok özen gösteriyor bunun için.

* Sizin şüpheci bir tarafınız var mı?Bulunduğum ortamlara göre değişebiliyor ama yuvamda, evimde hiç öyle bir halim yok.

* Rol aldığınız ‘Çakal’ nasıl bir film oldu?

Vizyona girmesi, seyirciyle buluşması bizim için çok önemliydi. Uğur Polat, Erkan Can, Naci Taşdöğen, Haldun Boysan, Turgay Tanülkü, Cüneyt Türel gibi ustaların olduğu bir iş oldu. Yönetmenliğini Erhan Kozan yaptı, ilk filmiydi. Yapımcılığını da Kaan Korkmaz üstlendi.

SELiN DEMiRATAR

“MERAK ETTİREN BİR SENARYO”

* Bu projeye “Evet” demenizi sağlayan en büyük etken neydi?Senaryosu çok ilgimi çekti, alışılagelmişin dışında bir hikaye. Kanal D’yle de uzun süredir iş yapmak istiyordum. Bir de oynadığım karakterin etkisi oldu.

* Dizinin baş karakterlerinden İpek’i canlandırıyorsunuz. İpek nasıl biri?İpek bir ilkokul öğretmeni. Annesinin ölümüyle kendi sıradan hayatının dışına çıkıyor. Çünkü annesiyle ilgili hiç bilmediği gerçekleri; babasının Türkiye’nin en zengin adamlarından biri olduğunu, ona büyük bir miras kaldığını öğreniyor. Bir yandan da annesinin ölümünü araştırıyor. Yeni hayatı onu daha güçlü ve daha akıllı olmaya itiyor.

* Abdullah Oğuz’la çalışmak nasıl?Dokuz yıl önce ‘90-60-90’da birlikte çalışmıştık. Abdullah Bey’le çalışmak çok keyifli. Çünkü oyuncuyu çok iyi yöneten ve şaşırtan bir yönetmen. Çok doğru nokta atışları yapıp, karakteri daha iyi yorumlamanızı sağlıyor.

* Set ortamınız nasıl?Çok profesyonel bir set. Yaşlarımız birbirine çok yakın, birbirimizi çok yeni tanıyoruz ama sanki uzun zamandır birlikte çalışıyormuş gibi ekibin içinde çok sağlam bir bağ var olduğunu hissediyorum.

* Sizce ‘Şüphe’ hangi yönüyle seyirciyi daha çok saracak?İnsanlar merak edecek. Ben senaryoyu okurken bile sonrasında ne olacak diye düşünüyorum. İzleyiciye de aynı duyguların geçeceğine inanıyorum.

SERKAN ALTINORAK
“ABDULLAH OĞUZ’DAN ÇOK ŞEY ÖĞRENİYORUM”

* ‘Şüphe’nin teklifi size nasıl geldi?‘Melekler Korusun’un son iki bölümünü çekerken Cüneyt rolü için senaryo geldi bana. Ama okurken Tarık rolü daha çok gözüme çarptı. Konuyu menajerimle ve yapımcımız Ayşe Durmaz’la paylaştım. Sonra Abdullah Bey’le bir deneme çekimi yaptık ve Tarık rolünü aldım.

* Tarık karakterinde sizi çeken şey ne oldu?Şimdiye kadar yaptığım hiçbir işte oynadığım karakterleri tekrarlamadım. Bu yedinci işim, yedisi de bambaşkaydı. Tarık’ın da daha önce oynadıklarımdan farklı bir karakter olması beni heyecanlandırdı. Oynaması çok keyifli bir rol.

* Nasıl biri Tarık?Kutlu Ailesi’nin oğullarından biri. Ne yapacağını pek kestiremiyorsunuz. Aşk evliliği yapmış ama karısını aldatıyor. Bu kadar zenginliğin, lüksün içinde kendini koruduğunu zannediyor ama aslında paranın esiri olmuş. Aileyi mi korumaya çalışıyor yoksa ailenin parasını mı korumaya çalışıyor? Bunu başlarda çözemeyeceğiz. Ama ben çok haklı bir kötü olduğunu düşünüyorum.

* Bir röportajınızda Abdullah Oğuz’la çalışmak istediğinizi söylemişsiniz. Bu projede bir araya geldiniz, birlikte çalışmak nasıl?‘Mutluluk’ filmini izledikten sonra birlikte çalışmayı çok istedim. Harika bir insan, çok şey öğreniyordum ondan.
Çok titiz çalışıyor Abdullah Bey, çok prova yapıyoruz. Bu da herkesin işin üzerine ne kadar titrediğini gösteriyor. Bu işten umudum büyük.

* Tiyatro çalışmalarınızdan bahsedebilir misiniz?5 Ocak’ta dizi, 6 Ocak’ta Shopping & F***ing adlı oyunumuz yeniden başlıyor. Ocakta sezonu açıyorum.

Milliyet Cadde