Sarı-kırmızılı ekip, rakip takımlar için cehennem diye adlandırılan Kombank Arena’da altın değerinde bir galibiyet aldı. Kızılyıldız’ın coşmasına izin vermeyen temsilcimiz tempoyu sürekli kontrol ederek TOP 16 E Grubu’ndaki üçüncü maçında ikinci kez kazanmayı başardı.
THY Euroleague E Grubu’ndaki temsilcimiz Galatasaray Liv Hospital, 3. maçında Sırbistan deplasmanında Kızılyıldız’ı 74-65 yenmeyi başardı, 3. maçında 2. galibiyetini aldı.
Saha dışındaki gergin ortam, haftalardır bu maçın konuşulması, ‘tarafsız saha’ seçeneğinin masaya yatırıldığı bir ortamda rakibine konuk olan sarı-kırmızılı temsilcimiz, baştan sona akıllı stratejisini bozmadı. Taraftarı önünde rakibini coşturmamak için tempoyu sürekli düşüren ve 10 dakika da sadece 1 top kaybı yaparak topun kıymetini bilen Galatasaray, ilk çeyrekte Marjanovic’i savunmakta zorlansa da Micov’un etkili oyunuyla ilk periyodu 21-19 üstün kapadı. Kızılyıldız, sadece devre sonunda istediği tempoya ulaştı, zaten o anlarda da Williams’ı devreye sokup, devreyi 35-33 galip kapadı.
Böyle atmosferlerde tecrübe çok önemlidir. Biz oyuncularımızın nasıl etkileneceğini düşünürken, ev sahibi ekibin maçın ağırlığından daha çok etkilendikleri görüldü. Çünkü ekibimizde Ender, Arroyo, Kerem gibi bu atmosferleri çok iyi oynayabilen isimler vardı, boyalı alanda da önce Young, ardından da ribauntları toplayarak Maric beklentileri ‘kısmen’ karşılayınca ev sahibi 3. çeyrekte 12 sayıda kalmış, temsilcimiz 51-47’lik üstünlüğü yakalamıştı.
Tecrübe farkı
Kenardan bir süper katkı da Carter’dan geldi. En kritik anlarda Williams’ı savunan ABD’li oyuncu, bir de hücumda devreye girince maçı koparan isim oldu, Galatasaray ‘nasıl çıkılacak’ denen salondan başı dik ayrıldı.
Galatasaray’da süre alan 10 oyuncunun da skora katkı yapması, özellikle tempo için performansları çok önemli olan 1-2 pozisyonlarında Ergin Ataman’ın süreleri çok iyi dağıtması ve bu alandaki isimlerinin hepsini diri tutması, maçın sonunda da akıllı oynamamızı sağladı, Galatasaray çok haklı bir galibiyet aldı.
