Ümit Avcı

Ümit Avcı

umit.avci@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Obradovic’in çok da gerekli olmayan ‘Üçüncülük maçının hiçbir önemi yok, Galatasaray serisini düşünüyoruz’ açıklaması belli ki takımı Final Four’dan koparmıştı.

Fakat tecrübeli çalıştırıcının düşüncesine taraftarın katılmadığı, 2. yarıda takımlarının üzerinden ölü toprağını attıran, onları maça sokan desteklerinden anlaşıldı. Avrupa Üçüncülüğü’nün fazlasıyla istendiği, en azından sarı-lacivertli kulübün geleneğinde her maça kazanmak için çıkılacağı gerçeği, tribünlerin bu gerçeği sahadakilere hatırlatması, maça heyecan getirdi.

Haberin Devamı

Neydi o ilk yarıdaki görüntü, ikinci devrenin başında fark 28’e yükseldi! İlk yarıda sadece Goudelock ile Vesely direniyordu, onlar da erken faul yapıp kenara gelince olay daha da kötüleşti.

Ama taraftarlar takımlarının en azından mücadele etmesini istiyordu, desteği hiç kesmedi, hatta fark 28 sayıya çıktığında, ‘Yenilsen bile maçın sonunda, sırılsıklam olsun o forma’ tezahüratıyla salonu inletti, gereken mesajı verdi.

O andan itibaren sahadaki görüntü de değişti.

Zisis ile Goudelock’ın dışarıdan skor katkısına devam etmesi, Bjelica’nın ‘belki de tarihin en çok hak edilmiş MVP’ ödülünün hakkını vermesi, kenardan Semih’in gelişi ile boyalı alanda Ruslar’a geçiş izninin verilmemesi, bir anda temsilcimizi maça ortak etti. Hücumda da önemli işler yaptı dev oyuncu, adeta ‘Yarı finalde, uzun sıkıntısı çeken Real karşısında nasıl olur da ben sadece 1 dakika sahada kalırım, takımım 5 numarasız oynar’ der gibiydi! 28 sayılık fark öyle 13 dakikada erimiş, Fenerbahçe rakibini yakalamayı bilmişti. Ancak böyle farkları eritirken takımların harcadığı enerji, hep sonlarda başına bela olur ya, art arda gelen 3 top kaybı onun eseriydi.

Goudelock’ın 5. faulü alarak, Semih’in ise Obradovic’in kararıyla kenara gelişi, son iki dakikada en önemli silahlardan yoksun mücadele etmemizi beraberinde getirdi, CSKA da bu hatayı affetmedi.

Tebrikler Fenerbahçe Ülker, ilk yarıdaki oyun devam etse, hepimiz Türkiye’ye hüzünlü dönecektik, şimdi de üzüldük ama ikinci yarıdaki takımı gururla izledik. Pes etmemek bu sporun en güzel görüntüsü. Dün Fenerbahçe Ülker bize bunu ispatladı, hem Final Four heyecanını 14 yıl sonra yaşatması, hem de sergilediği ‘gurur savaşı’ için hepimiz sarı-lacivertli kulübe teşekkür etmeliyiz.