Vitrin Bir Sinem Güven takısı

Bir Sinem Güven takısı

08.04.2000 - 00:00 | Son Güncellenme:

Bir Sinem Güven takısı

Bir Sinem Güven takısı


Manken Sinem Güven'i hep başarılı organizasyonlarda izledik. Şimdi tek başına bir başarıya imza atıyor. Kendi tasarımı olan takılar kapış kapış satıyor


       Hep farklıydı. Mankendi ama herkes onu evin kızı gibi benimsemişti. O kadar çok annesi vardı ki. Yolda çevirip sarılıyorlardı. "Sen ne iyi bir kızsın" derken gözleri doluyordu insanların. O, mankenlik mesleğinin yüz akıydı. Aynı Arzum Onan, Eyşan Özhim gibi...
       Bu günlerde yine takdir ediliyor. Büyük başarılara imza attı. Adı kendi elleriyle yaptığı takılara marka oldu. Bir senelik çalışmanın sonucunda bugün, Sinem Güven imzalı takılar Beymen Club'da satılıyor ve kapışılıyor.

      
  • Takı yapmaya nasıl başladınız?

  •        Aslında çok tesadüf oldu. El becerileri konusunda yetenekli olduğumu ilkokul zamanlarında keşfetmiştim. Vitray yapar, barbie bebeklerime elbiseler dizayn ederdim. Daha sonra örgü örmeye başladım. O faslı hala keyifle sürdürüyorum. Sonra boncuklar bir yerlerde karşıma çıkmaya başladı. Bir sene önceydi. Bugünkü kadar popüler değildi. Bir dekorasyon dergisine bakarken boncuklardan yapılmış abajur gördüm. Çok hoşuma gittim. Yapmak istedim. Boncuk nereden satılır hiçbir fikrim yoktu. Tahtakale'ye gittim. Basit renkte cam bile olmayan boncuklar aldım. Ve o abajuru yaptım. Işığı yaktığım anda her tarafın rengarenk olması beni çok heyecanlandırıyordu.
          
  • Elde kalan boncuklardan da takı yapıyor musunuz?

  •        Bir aile dostumuz yapıyordu. Ondan özendim. Onun yardımıyla harika bir dükkan buldum. Sırf cam ve tahta boncuklar vardı. Şekerci dükkanı gibi. Ordan çok açgözlü bir alışveriş yaptım. Ve eve kapandım. Kolye yaptım, bileklik yaptım. Yapıldıkça kutulara sığmaz oldu. İlk başta, salondaki çekmeceli bir sehpanın üzerinde yapıyordum. Zamanla çekmeceler dar gelmeye başladı. Evin bir odasını sırf bu iş için ayırdık. Ormana bakan bir odada cam kenarına büyük bir masa koyduk. Yaptıklarımı duvar panolarına asmaya başladık. Oda da doldu. Ve satmaya karar verdim. Yapmak istediğim elden satış değildi. Kendi markamı yaratıp, Türkiye'de tanınan, hatta dünyaya açılabilecek mağazalarda satmak istiyordum. Daha sonra kapı kapıyı açtı. Karşıma çok güzel insanlar çıktı. Ve sonuçta Sinem Güven markası oluştu. Bugün fatura defterim de geldi. İş tamamen resmiyete dönüştü.
          
  • Beymen Club'la anlaştınız, değil mi?

  •        Evet, Beymen Club için geniş bir koleksiyon hazırladım. 10 Nisan Pazartesi'den itibaren satışa sunulacak. Bir de Maçka'da, Moss Kuaför'de bir bölümüm var. İnşallah birkaç yerde daha satılacak.
          
  • Kendi mağazanızı açacak mısınız?

  •        Niyetim bu değil. Hep Beymen gibi büyük mağazalarda yer almak istiyorum. Yurtdışında da büyük mağazalarda stand açacağım.
          
  • İlk yaptığınız takıyı hatırlıyor musunuz?

  •        Evet. Tahta boncuklardan bir kolyeydi. Bana bu işi öğreten aile dostumuza hediye ettim.
          
  • Peki siz takı takmayı sever misiniz?

  •        Önceleri sevmezdim. Ama kendi yaptığım şeyleri takmak çok keyifli geliyor.
          
  • Peki nasıl yetişiyorsunuz, ya da yetişeceksiniz? Sonuçta bu iş el emeği, göz nuru.

  •        Şu anda bir yardımcım var. Ama kısa sürede bu işi ev ortamından çıkarıp, bir atölyeye taşıyacağım. O zaman bir ya da iki yardımcım daha olacak.
          
  • Takıları yaparken nelerden esinleniyorsunuz?

  •        Mısır kültürü beni çok etkiliyor. Bence dünya medeniyetlerinin birçoğunun kaynağı Mısır. Bu kültür rengarenk, ama aynı zamanda kadına abartısız ve sade bir güzellik kazandırıyor.